Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/11391
Karar No: 2007/8941
Karar Tarihi: 31.5.2007

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/11391 Esas 2007/8941 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, davalı işyerinde 01.08.1998-01.10.2002 tarihleri arası çalıştığının tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme verdiği kararla isteği kısmen kabul etmiştir. Ancak, davanın kanıtlanması için yeterli araştırma yapılmadığından, mahkeme kararı bozulmuştur. Kanun maddesi olarak, 506 sayılı Yasaya atıfta bulunulmuştur. Özellikle, hizmet tespiti davalarının kanıtlanması açısından özel bir yöntem öngörülmediği vurgulanmıştır. Mahkemece yapılması gereken işlemler de, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararlarına atıfta bulunularak belirtilmiştir.
21. Hukuk Dairesi         2006/11391 E.  ,  2007/8941 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara 7. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 07/06/2006
    NUMARASI : 1154-233

    Davacı, davalıya ait işyerinde 01.08.1998-01.10.2002 tarihleri arası çalıştığının   tesbitine  karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin   kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, davacı ile  davalı kurum vekilleri tarafından  temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    Davacı, davalıya ait işyerinde 1.8.1998-1.10.2002 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak sürekli çalıştığının tesbitini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile varılmıştır.
    Gerçekten, davacının, işyerindeki çalışmaları işe giriş bildirgelerine, aylık ve üç aylık bordrolara dayanılarak Kuruma kısmi olarak bildirilmiş ve bildirime uygun olarak da primleri ödenmiştir. Öte yandan işe giriş bildirgesi ve bordrolar davacı çalışmalarının işyerinde kesintili geçtiğinin karinesidir. Karinenin tersinin ise eşdeğerdeki belgelerle kanıtlanması gerektiği söz götürmez. Bu gibi durumlarda çalışma olgusunu ortaya koyabilecek inandırıcı ve yeterli kanıtlar aranmalı, kamu düzenine dayalı bu tür davalarda hakim, görevi gereği doğrudan soruşturmayı genişleterek sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemelidir. Bu yön, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555, 5.2.2003 gün 2003/21-35-64, 15.10.2003 gün 2003/21-634-572, 3.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 2004/21-479-578, 10.11.2004 gün 2004/21-538 ve 1.12.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.
    Somut olaya gelince; mahkemece açıklanan şekilde fiili çalışmanın varlığının yöntemince araştırılmadan sonuca gidildiği ortadadır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesinde, bu tür hizmet tespiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında; resmi belge veya yazılı delillerin bulunması, sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması, salt, bu nedene dayalı istemin reddine neden olmaz. Somut bilgilere dayanması, inandırıcı olmaları koşuluyla, Kuruma bildirilen dönem bordroları, tanıkları veya iş ilişkisini bilen veya bilmesi gereken işverenler tarafından Kuruma bildirilen komşu işyerleri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen kimi diğer kanıtlarla dahi sonuca gitmek mümkündür.
    Mahkemece yapılacak iş, öncelikle Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 26.2.2003 tarih ve 2003/21-43 Esas 2003/97 karar sayılı kararında da belirtildiği gibi 1.10.1998, 1.12.2000, 21.11.2001 tarihli işe giriş bildirgelerindeki davacı imzası üzerinde uzman bilirkişilere  imza incelemesi yaptırmak; imzaların davacıya ait olduğunun  tespiti halinde, davacının bu işyerinden çıkış ve tekrar bu işyerine giriş tarihleri arasındaki hizmet talebi reddedilmek; imzaların davacıya ait olmadığının saptanması halinde ise, davacının hizmeti 1.8.1998 tarihinden itibaren kesintisiz bir şekilde 1.10.2002 tarihine kadar devam etmiş sayılacağından, diğer bir anlatımla dava tarihi itibariyle hak düşürücü süre geçmemiş olacağından dinlenen bordro tanıkları davayı doğruladığına göre, bu tanıkların anlatımları  dikkate alınarak 1.10.1998-1.10.2002 tarihleri arasındaki dönemde eksik bildirilen çalışmaların tespiti yönünde karar verilmesinden ibarettir. 
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacının ve davalı SSK’nun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 31.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.

     



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi