Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/11580
Karar No: 2007/9040
Karar Tarihi: 04.06.2007

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/11580 Esas 2007/9040 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı Bağ-Kur sigortalılığının iptali ile SSK'ya prim borçlusu olmadığının tesbiti istemiyle açtığı davada mahkeme isteğin reddine karar vermiştir. Davacının temyizi sonrası incelemeler neticesinde işin gereği düşünüldükten sonra davacının prim borcu olmasına rağmen yaşlılık aylığının iptal edilemeyeceği kararı verilmiştir. Davacının SSK ve Bağ-Kur kayıtları incelendikten sonra, davacının 01.04.1987 tarihinden itibaren aralıksız Bağ-Kur sigortalısı olarak kabul edildiği ancak prim ödemesi bulunmadığı belirlenmiştir. Bu nedenle davacının 01.11.1992 tarihinde bağlanan yaşlılık aylığının iptal edilemeyeceği ve 20.09.1994 tarihine kadar prim ödemesi bulunmayan davacının tescil tarihi itibariyle sigortalılığı durdurulduğu ve bu sürenin sigortalılık süresi olarak değerlendirilemeyeceği kararı verilmiştir. 1479 sayılı Yasa'nın değişik Ek 19 ve Geçici 26.maddeleri uyarınca davacının talebine göre, 01.04.1987-20.09.1994 tarihleri arasındaki döneme ilişkin uyuşmazlığa hüküm tarihinden önce 1.3.2006 tarihinde yürürlüğe giren kan
21. Hukuk Dairesi         2006/11580 E.  ,  2007/9040 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Afyonkarahisar Asliye Hukuk İş Mahkemesi
    Tarih : 05.05.2006
    No : 242-92

    Davacı, Bağ-Kur sigortalılığının iptali ile SSK."lya prim borçlusu olmadığının tesbitine  karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
    2-Davacı, Tarım Bağ-Kur sigortalısı olmadığının, Sosyal Sigorta Kurumu tarafından bağlanan yaşlılık aylığının iptal edilemeyeceğinin ve yaşlılık aylıklarından dolayı Kuruma borcu bulunmadığının tesbitini istemiş, Mahkemece istemin reddine karar vermiştir.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının 25.02.1958-25.09.1986 tarihleri arasında zorunlu SSK. çalışmalarının bulunduğu, 01.12.1987-30.09.1992 arasında da isteğe bağlı SSK. sigortalısı olduğu, davacıya 01.11.1992 tarihinde SSK."ca yaşlılık aylığı bağlandığı, ancak 22.07.2005 tarihinde davacının 01.04.1987 tarihinden itibaren Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğu gerekçesiyle bağlanan yaşlılık aylığının iptal edildiği ve 15.11.1992-22.07.2005 süresi aylıkların faiziyle talep edildiği, davacının uyuşmazlık konusu olan Tarım Bağ-Kur sigortalılığının 01.04.1987 tarihinde resen tescil ile başladığı, 01.01.1985-22.04.2005 tarihleri arasında ziraat odası, 14.09.1992-21.04.2005 tarihleri arasında da tarım kredi kooperatifi kayıtlarının bulunduğu, Kurumun davacıyı 01.04.1987 tarihinden itibaren aralıksız Bağ-Kur sigortalısı olarak kabul ettiği, prim ödemesinin bulunmadığı, 1994-2004 yılları arasında teslim ettiği ürünlerden prim kesintilerinin yapıldığı anlaşılmaktadır.
    Yukarıdaki kayıtlara göre, 01.04.1987 tarihinden itibaren başlayan zorunlu Tarım Bağ-Kur sigortalılığı nedeniyle, zorunlu sigortalılık ile isteğe bağlı sigortalılığın çakışması halinde zorunlu sigortalılığa geçerlik tanınması gerekeceğinden 01.12.1987-30.09.1992 tarihleri arasındaki isteğe bağlı SSK. sigortalılığının, dolayısı ile de koşulları oluşmadığından yaşlılık aylığının iptali gerekmekte ise de 1479 sayılı Yasa"nın 22.2.2006 gün ve 5458 sayılı Yasa’nın 13.maddesi ile değişik 1.3.2006 tarihinde yürürlüğe giren Ek 19.maddesinde bu Kanun ve 2926 sayılı Kanuna göre kayıt ve tescili yapıldığı halde, 5 yıl ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunan sigortalıların bu sürelere ilişkin prim borçlarının Kurumca yapılacak bildirimde belirtilen süre içerisinde ödenmemesi halinde daha önce prim ödemesi bulunan sigortalının ödediği primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibariyle, prim ödenmesi bulunmayan sigortalının ise tescil tarihi itibariyle sigortalılığı durdurulur.  Prim borcunun ait olduğu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve bu sürelere ilişkin Kurum alacakları takip edilmeyerek, Kurum alacakları arasında yer verilmez. Ancak, sigortalı veya hak sahipleri daha sonra sigortalının en son bulunduğu basamağın başvuru tarihindeki değeri üzerinden hesaplanacak borç tutarlarını   tebliğ   tarihinden   itibaren   üç   ay   İçinde  ödedikleri tebliğ tarihinden  itibaren 3 ay içinde ödedikleri  takdirde bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilir. Bu madde kapsamına giren sigortalılar hakkında zaman aşımının kesilmesi ve zaman aşımının işlememesi ile ilgili olarak 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 103 üncü maddesinin 1.fıkrasının (6),(8) ve (10) numaralı bentleri hariç diğer hükümleri ile aynı Kanunun 104 üncü maddesi hükümlerinin uygulanacağı , yine 5458 sayılı Yasa’nın 14.maddesi ile eklenen ve 1.3.2006 tarihinde yürürlüğe giren Geçici 26.maddesine göre bu Kanun ve 2926 sayılı Kanuna göre kayıt ve tescili yapıldığı halde 31.3.2005 tarihi itibariyle beş yıl ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunan sigortalılar ve hak sahiplerinden bu sürelere ilişkin prim borçlarını yeniden yapılandırma talebinde bulunmayanlar veya yeniden yapılandırma  talebinde bulundukları halde yapılandırma haklarını kaybedenler hakkında ek 19.madde hükmü uygulanacağı bildirilmiştir. Davacının  davadaki isteminden prim borcunu ödeme isteği olmadığı sonucu çıktığından talebide gözetildiğinde 01.04.1987-20.09.1994 tarihleri arasındaki döneme ilişkin uyuşmazlığa hüküm tarihinden önce 1.3.2006 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa"nın değişik Ek 19 ve Geçici 26. maddesinin uygulanacağının kabulü gerekir.  Hukuk Genel Kurulu"nun 21.6.2006 gün 2006/21-363 E. 2006/ 466  karar, 28.6.2006 gün  2006/21-485 E:, 2006/483 K. nolu kararları da bu yöndedir.
    Tescil tarihi olan 1987 yılından itibaren prim kesintilerinin yapıldığı 20.09.1994 tarihine kadar prim ödemesi bulunmayan davacının tescil tarihi itibariyle sigortalılığı durdurularak bu sürenin sigortalılık süresi olarak değerlendirilmeyeceği bu durumda 01.11.1992 tarihinden itibaren SSK."dan bağlanmış bulunan yaşlılık aylığının iptal edilemeyeceği Bağ-Kur prim kesintilerine göre ise davacının 20.09.1994 tarihinden sonraki 2926 sayılı Yasa"ya tabi sigortalı çalışmaların ise ancak sosyal güvenlik destek primine konu olabileceği ortadadır.
    Öte yandan aylık bağlanması sırasında gerekli araştırmayı yapmayan Kurumların, uzun yıllar sonra gerçekleştirdikleri işlemlerin sonuçların kötü niyetli oldukları ile geçimlerini ancak sağladıkları, birikim ve yatırım yapmalarının mümkün bulunmadığı, faizleri ile birlikte geri istenen aylıkların büyük miktarları bulması sebebiyle şahsı güçlük içine sokacağı ve bu dikkate alınmalı, yasal koşullar oluşmadığından iptali gereken aylıkların, iadesi yolunda karar verilmemesi gerektiği de düşünülmelidir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde,  davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 04.06.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi