Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/12071
Karar No: 2007/9072
Karar Tarihi: 04.06.2007

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/12071 Esas 2007/9072 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, davalı işverenle arasındaki hizmet akdinin 12.08.1976-17.05.2000 tarihleri arasında geçtiğini ve çalışmalarının Kuruma bildirilmeyen kısmının tesbitine ilişkin dava açmıştır. Mahkeme, davacının 02.04.1998-27.05.2000 tarihleri arasındaki çalışmalarının tesbiti ile fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermiştir. Temyiz edilen kararda, davacının işyerindeki çalışmalarının ispatlanması gerektiği belirtilmiş ve yargıtay kararlarına göre, tarım Bağ-kur sigortalısı olması, farklı iş yerinde çalışması, çift sigortalılık gibi durumlar dikkate alınarak çalışmanın gerçekliğinin kanıtlanması gerektiği kaydedilmiştir. Kararda, 506 sayılı Yasa’nın 2, 6, 9 ve 79/8. maddeleri belirtilerek bu maddelerin gerekliliklerine uygun şekilde karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
21. Hukuk Dairesi         2006/12071 E.  ,  2007/9072 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Tarsus İş Mahkemesi
    TARİHİ : 31/03/2006
    NUMARASI : 17-88

    Davacı, davalı işveren nezdinde 12.08.1976- 17.05.2000 tarihleri arası çalıştığının tesbitine    karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davacı ile davalı kurum  vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre  tarafların sair  temyiz  itirazlarının reddine,
    2-Dava, 12.08.1976-17.05.2000 tarihleri  arasında davalının yanında hizmet akdine dayalı olarak geçen ve Kuruma  bildirilmeyen çalışmaların tesbiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, istek tanık sözlerine dayanılarak kısmen kabul edilerek davacının 02.04.1998-27.05.2000 tarihleri  arasındaki çalışmaların tesbiti ile fazlaya ilişkin talebin  reddine karar verilmiştir..
    Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa"nın 79/10.  maddesi olup yönetmelikle tesbit edilen belgeleri   işveren tarafından  verilmeyen  veya  çalıştıkları  Kurum’ca  tesbit  edilmeyen  sigortalılar,  çalışmalarını hizmetlerinin   geçtiği yılın sonundan başlayarak  5 yıl  içerisinde mahkemeye  başvurarak  alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse  bu çalışmaların  Kurum’ca  dikkate alınacağı  belirtilmiştir.  Yerleşik  Yargıtay görüşü, birden ziyade  işe giriş  bildirgesi  verilmesi halinde çıkış yok ise ilk  işe giriş  bildirgesi ile son işe giriş bildirgesinin verildiği  tarihler  arasında geçen çalışmaların hak  düşürücü süreye  uğramayacağı,  çıkış varsa hak düşürücü sürenin  her kesim çalışma için ayrı  ayrı hesaplanacağı çıkış  tarihinden sonra işçinin aynı işyerinde  çalışmasını sürdürmesi veya hak düşürücü  süre içerisinde  tekrar aynı işyerine girerek  çalışmasının  hak düşürücü sürenin  işlemesine engel olmayacağıdır. Bu nedenle işe giriş ve çıkış tarihleri   arasındaki kısmi bildirimin  aksinin eşdeğer  belgelerle ispat  edilebileceği kabul edilmelidir.
    Yapılan incelemede davalı işverence davacının (1435733) sicil nolu  iş yerinde 12.08.1976,  12.10.1978, ve  18.07.1993 tarihlerinde işe girdiğine dair 3 ayrı işe giriş bildirgesi verildiği,  ayrıca (3609331) sicil nolu farklı iş yerinde  18.04.1989 tarihlerinde işe girdiğine dair  işe giriş bildirgesi verildiği 18.07.1993 tarihli giriş bildirgesi dışındaki bildirgelerdeki imzaların davacıya ait olmadığı yapılan imza incelemesi ile anlaşılmıştır. Davacının  (1435733) sicil nolu  iş yerinde 12.08.1976-04.11.1977 tarihleri arasında  geçen çalışmaları 1976/3 dönemde  50 gün,  1976/4 dönemde 90  gün, 1977/1 dönemde 85 gün,  1977/2 dönemde 89 gün, 1977/4 dönemde 34 gün; 12.10.1978-31.12.1978 tarihleri arasında 1978/4 dönemde 53 gün  ve 18.07.1993-10.11.1994 tarihleri arasında 1993/2 dönemde 10 gün, 1993/3 dönemde 20 gün, 1994/1 dönemde 20 gün,1994/2 dönemde 5 gün olmak üzere kısmi olarak  ayrıca   (1435733) sicil nolu  farklı iş yerinde 18.04.1989-15.10.1989 tarihleri arasında 1989/1 dönem 12 gün, 1989/2 dönemde 120 gün 1989/3 dönemde 45 gün olmak üzere kesintisiz olarak bildirildiği diğer yandan uyuşmazlık konusu dönemde  01.01.1997-17.01.1998 tarihleri arasında tarım Bağ-kur sigortalısı olarak tescilinin bulunduğu ve 06.07.1981 ile 17.11.1981 tarihleri arasında askerlik yükümlülüğünü yerine getirdiği dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.
    Gerçekten, sigortalının, işyerindeki çalışmaları işe giriş bildirgelerine, aylık ve üç aylık bordrolara dayanılarak Kuruma kısmi olarak bildirilmiş ve bildirime uygun olarak da primleri ödenmiştir. Öte yandan işe giriş bildirgesi ve bordrolar sigortalı çalışmalarının işyerinde kesintili geçtiğinin karinesidir. Karinenin tersinin ise eşdeğerdeki belgelerle kanıtlanması gerektiği söz götürmez. Bu gibi durumlarda çalışma olgusunu ortaya koyabilecek inandırıcı ve yeterli kanıtlar aranmalı, kamu düzenine dayalı bu tür davalarda hakim, görevi gereği doğrudan soruşturmayı genişleterek sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemelidir. Bu yön, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun  2003-21-43 E.,2003/97 K. sayılı 26.02.2003 günlü kararında da belirtildiği gibi 11.10.1978 tarihli işe giriş bildirgesindeki imzanın davacıya  ait olmaması nedeni ile 12.08.1976 tarihinden itibaren davalı  şirkete  ait  (1435733)  sicil  nolu iş yerindeki çalışmaları kesintisiz şekilde 19.04.1989 tarihine kadar devam ettiği kabul edilerek hak düşürücü süreden söz edilemeyecektir.  Ayrıca davacının 1989 yılında farklı iş yerinde geçen çalışmalarının bitiminden sonra  davalı şirkete ait iş yerinde tekrar 18.07.1993 tarihinde işe girdiğini gösterir işe giriş bildirgesi ile başlayan çalışmasının  17.05.2000 tarihinde sona erdiğinin  ileri sürülmüş ve bu dönemde farklı iş yerinde çalışmasının bulunmadığının anlaşılması karşısında çalışmanın kesintisiz geçtiği kabul edilerek uyuşmazlık konusu dönemlerde iş yerinde çalışması bulunan ve kayıtlara geçmiş bordro tanıkları dinlenerek sonuca gidilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu 02.04.1998 tarihinden önceki çalışmalar yönünden istemin reddine karar verilmesi doğru değildir.
    Mahkemenin kabule göre de davacının 18.04.1989 ile 15.10.1989 tarihleri arasında farklı iş yerinde çalışması bulunduğu anlaşıldığından bu süreler yönünden istemin reddine karar verilmesi doğru ise de; 01.01.1997-17.11.1998 tarihleri arasında tarım Bağ-kur sigortalısı olduğu gözetilmeden sigortalılığın sona erdiği 18.11.1998 tarihinden itibaren tesbit kararı verilmesi gerekirken çifte sigortalılık yaratacak şekilde 02.04.1998 tarihinden itibaren eksik bildirilen 506 sayılı Yasa kapsamındaki çalışmaların tesbitine karar verilmesi doğru değildir.
    Yapılacak iş, davalı şirkete ait (1435733) sicil nolu işyerine işyerinden 12.08.1976-18.04.1989 ile 18.07.1993-17.05.2000 tarihleri arasındaki sürelerde Kuruma verilen dönem bordrolarında işyerinde çalıştığı tespit edilen kayıtlı işyeri çalışanlarının, çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde 506 sayılı Yasanın 2, 6, 9 ve 79/8. maddeleri gereğince kanıtladıktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, tarafların  bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine,  04.06.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi