Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/11688
Karar No: 2007/9300
Karar Tarihi: 07.06.2007

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/11688 Esas 2007/9300 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, davalı işveren nezdinde 01.01.1992-01.11.2004 tarihleri arası çalıştığının tespiti ile işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, davalıya ait çiftlik işyerinde 01.01.1992-03.11.2004 tarihleri arasında hizmet aktine dayalı olarak geçen Kuruma kayıt ve tescil edilmeyen sigortalı hizmetlerinin tesbiti ile işçilik alacakları istemine ilişkin davanın, 5 yıllık hak düşürücü süre nedeni ile reddi doğru olamayacağına karar verdi. Somut olayda, mahkemenin kabulüne göre 1992-1999 tarihleri arası sürekli çalışan davacı için de 1999 yılı çalışmanın bitim tarihi olsa bile 5 yıllık hak düşürücü süre bitiş tarihinin 2004 yılı sonu olacağı belirtildi. Bu sebeple, işin esasına girilerek çalışmanın varlığının yöntemince araştırılması ve delillerin toplanarak tespiti gerektiği ifade edildi. Mahkemece yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı bulundu ve karar bozuldu. Kararda geçen kanun maddeleri ise 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 79/
21. Hukuk Dairesi         2006/11688 E.  ,  2007/9300 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Erdemli 1.Asliye Hukuk İş Mahkemesi
    Tarih : 30.03.2006
    No : 84-69

    Davacı, davalı işveren nezdinde 01.01.1992-01.11.2004 tarihleri arası çalıştığının  tespiti ile işçilik alacaklarının tahsiline  karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının  sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Dava, davalıya ait çiftlik  işyerinde 01.01.1992-03.11.2004 tarihleri arasında hizmet aktine dayalı olarak geçen Kuruma kayıt ve tescil edilmeyen sigortalı hizmetlerinin tesbiti  ile işçilik alacakları istemine ilişkindir.
    Mahkemece işçilik alacağı istemi feragat nedeni ile reddi doğru ise de çalışma tesbitine yönelik 5 yıllık hak düşürücü süre nedeni ile reddi doğru olamamıştır.  Bu yönü ile davanın yasal dayanağı belirgin olarak 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesidir. Anılan maddede yönetmelikle tesbit edilen belgeler işveren tarafından verilmeyen sigortalılar çalıştıkları hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde dava açacakları hükmü öngörülmüştür. Somut olayda davacı ile ilgili olarak hiç bildirim yapılmadığı  ancak mahkemenin kabulüne göre 1992-1999 tarihleri arası sürekli çalıştığı sabit görüldüğünden 1999 yılı çalışmanın bitim tarihi olsa bile bu tarihten sonra 5 yıllık hak düşürücü süre bitiş tarihi 2004 yılı sonu olmaktadır. Hal böyle olunca 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemeyeceği ortadadır.
    Somut olaya gelince; mahkemece 5 yıllık hak düşürücü süre geçmediğinden işin esasına girilmeli ve fiili çalışmanın varlığının yöntemince araştırılıp sonuca gidilmelidir. Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesinde, bu tür hizmet tespiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında; resmi belge veya yazılı delillerin bulunması, sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması, salt, bu nedene dayalı istemin reddine neden olmaz. Somut bilgilere dayanması, inandırıcı olmaları koşuluyla, Kuruma bildirilen dönem bordroları, tanıkları veya iş ilişkisini bilen veya bilmesi gereken işverenler tarafından Kuruma bildirilen komşu işyerleri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen kimi diğer kanıtlarla dahi sonuca gitmek mümkündür.
    Mahkemece yapılacak iş, tesbit dönemi usulüne uygun deliller toplanıp sonuca gidilmediğinden öncelikle kayıtlı işyeri bulunmadığı da göz önünde bulundurularak her tür delilin toplanıp değerlendirilmesi gerekir .
    Bu durumda davacı kendisini davalı eşinin işe aldığını ve 2004 yılına kadar çiftlik evinde kalarak çalıştığına dair elektirik faturaları olduğunu , bazı beyanlarda davacının  1995,1999 yıllarında küçük iş kazaları geçirdiği belirtildiğinden bu işkazaları ile ilgili tedavi ve müfettiş tutanakları varsa getirtilmeli, işyerinin varsa komşu işyerinden  kayıtlı işveren ve çalışanları tanık olarak gerekirse işyerinde dinlenmeli,işyeri köy sınırları içinde ise çalışmayı bilebilecek tesbit dönemindeki muhtar aza ve bekçiler dahi gerektiğinde işyerinde dinlenerek tarafların sunduğu tüm deliller değerlendirilerek çalışmanın süresi yılın her mevsimi çalışılıp çalışılmadığı işyerinin kapsam ve kapasitesi başka çalışanları olup olmadığı araştırılarak çalışma olgusu hiçbir şüpheye mahal vermeyecek şekilde ortaya konularak tüm deliller toplandıktan sonra bir arada değerlendirilip eksik bildirilen çalışmaların tespiti yönünde karar verilmesinden ibarettir. 
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. 
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 07.06.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi