(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2017/30141 E. , 2020/6665 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin ücret alacakları ödenmediğinden iş akdini haklı nedenle feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak hafta tatili ücretinin reddi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında, davacı işçin ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışıp çalışmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Aynı ilkeler ulusal bayram ve genel tatil ücret alacağı içinde geçerlidir.
Somut olayda, davacı davalı şirkete ait hastanede hasta kabul ve vezne işlerinde çalışmış olup hükme esas alınan bilirkişi raporunda tanık beyanlarına göre davacının haftada ortalama 10,5 saat fazla mesai yaptığı ve dini bayramların yarısı ile diğer ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı ve hafta tatili günlerinde çalışmadığı kabul edilmiştir. Fazla mesai hesabı davalı tanık beyanlarına göre de isabetli olmuştur ancak ulusal bayram ve genel tatil ücreti talebinin davalı işverenle husumetli olduğu anlaşılan davacı tanık beyanına ve davacıyla çok kısa süre çalıştığı anlaşılan tanık beyanına göre hesaplanması hatalı olmuştur. Davalı tanık beyanlarında da davacının ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmadığı ifade edildiğinden yapılacak iş davalı işverenle husumeti bulunmadığı anlaşılan tanık ... davacıyla birlikte 2012 yılı 9. Ayı ila 2013 yılı 2. Ayı arasında çalıştığını beyan ettiğinden bu tanığın sigortalı hizmet döküm cetveli getirilerek tam olarak hangi süre içerisinde davalı işyerinde çalıştığı belirlenerek bu davacı tanığının davacıyla birlikte ortak çalışma dönemi ile sınırlı olarak belirlenen tarih aralıkları için varsa ulusal bayram ve genel tatil ücretine ilişkin hesaplama yapılmalıdır. Bunun dışında kalan dönemler bakımından ise davacının ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı ispatlanamadığından hesaplama yapılmamalıdır.
Anılan yön gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3- Davacının ödenmeyen asgari geçim indirim alacağının olup olmadığı noktası da taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 37. maddesine göre, işçiye ücretinin elden ya da banka kanalıyla ödenmesi durumunda, ücret hesabını gösteren imzalı ve işyerinin özel işaretini taşıyan “ücret hesap pusulası” verilmesi zorunludur.
Uygulamada çoğunlukla “ücret bordrosu” adı altında belgeler düzenlenmekte ve periyodik ödemelerde işçinin imzası alınmaktadır. Banka aracılığı ile yapılan ödemelerde banka kayıtları da ödemeyi gösteren belge niteliğindedir.
Ücretin ödendiğinin ispatı işverene aittir. Bu konuda işçinin imzasını taşıyan bir ödeme belgesi yeterli ise de, para borcu olan ücretin ödendiğinin tanıkla ispatı mümkün değildir.
Somut olayda davacı dava dilekçesinde evlendikten sonraki 3 aylık dönemde asgari geçim indirimi alacağının ödenmediğini iddia etmiş, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda 01.09.2014-31.12.2014 tarihleri arasında ödenmesi gereken ile ödenen asgari geçim indirimi alacağı hesaplanmış ve mahkemece talep 64,26 TL olarak hüküm altına alınmış ise de dosya içerisinde yer alan davalı yanca ibraz edilmiş 27.05.2015 tarihli banka dekontuna göre 9,10,11 ve 12. aylar asgari geçim indirimi farkı adı altında 64,24 TL ödeme yapıldığı görüldüğünden yapılan ödemenin mahkemece dikkate alınmaması isabetsiz olup bozma sebebidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.