Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5379
Karar No: 2017/6585
Karar Tarihi: 20.11.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/5379 Esas 2017/6585 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/5379 E.  ,  2017/6585 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAHİLİ DAVACILAR : ... V.D.
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TENKİS


    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tenkis davası sonunda, mahkemece, davacı ... ... ve dahili davacı ... yönünden davanın kabulüne, dahili davacı ... yönünden reddine ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil olmazsa tenkis isteğine ilişkindir.
    Davacı, miras bırakanı ... ..."in maliki olduğu ... parsel sayılı taşınmazını 2002 yılında torunu ... ..."e satış suretiyle devrettiğini, ... ...’in de 2008 yılında davalı amcası ..."e satış suretiyle temlik ettiğini, işlemlerin mirastan mal kaçırma amaçlı muvazaalı olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile muris adına tesciline, olmazsa miras payı oranında tapuda adına tesciline, olmadığı takdirde saklı payını aşan miktardaki tasarrufun tenkisine karar verilmesini istemiş, 28.11.2013 tarihli dilekçesiyle, dava dışı mirasçılar ... ve ..."ün davaya katılmalarını talep etmiştir.
    Dava dışı mirasçılardan, ..., dava konusu taşınmazın satışının gerçek olduğunu, davacının açtığı davaya muvafakat etmediğini belirtmiş, mirasçı ... ise; açılan davaya muvafakat ettiğini, veraset ilamındaki payı oranında taşınmazın adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, malik ..."nin vekili olarak ... tarafından taşınmazın satışının yapıldığını satış işleminin gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüyle, tapu kaydının iptaline, davacı ... ve dahili davacı ..."ün miras payları oranında tapuya kayıt ve tesciline, dahili davacı ... yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden, miras bırakan ..."ün maliki olduğu ... parsel sayılı taşınmazını 02.09.2002 tarihinde satış suretiyle torunu ... devrettiği, ..."inin de 01.12.2008 tarihinde vekili ... aracılığıyla amcası davalı ..."e sattığı, miras bırakan ..."ün 28.11.2008 tarihinde ölümü üzerine mirasçıları olarak davacı ve davalı ile dava dışı çocukları ... ..."ın kaldığı, miras bırakanın ölünceye kadar taşınmazı kullandığı, mal satmaya ihtiyacının olmadığı, temliklerin bedelsiz olduğu, torun Fethi"ye yapılan ilk devrin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı yapıldığı, amca ..."inde ilk işlemin muvazaalı olduğunu bildiği kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmesinde kural olarak isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne ilişkin temyiz isteminin reddine.
    Davalının diğer temyiz itirazına gelince;
    Davacı, miras bırakan ... ... mirascıları (tereke) adına eldeki davayı açmıştır,
    Miras bırakanın ölüm tarihine göre terekesi elbirliği mülkiyetine tabidir.
    Bilindiği üzere, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun (TMK) 701 ila 703 maddelerinde düzenlenen elbirliği mülkiyetinin (ortaklığın) tüzel kişiliği olmadığı gibi eşya üzerinde ortaklardan her birinin doğrudan doğruya bir hakkı da yoktur. Elbirliği mülkiyetinde ortakların belirlenmiş payları olmayıp her birinin hakkı, ortaklığa giren malların tamamına yaygındır, bu özelliği itibariyle de, ortaklar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaktadır. Şayet yasa veya elbirliği (iştirak) halinde mülkiyeti oluşturan anlaşmada ortaklık adına hareket etme yetkisinin kime ait olacağı belirtilmemişse, ortaklığın tasfiyesini isteme hakkı dışındaki tüm işlemlerde ortakların (iştirakçilerin) oybirliğiyle karar almaları ve birlikte hareket etmeleri zorunluluğu vardır.
    TMK"nin 702/2 maddesi bu yönde açık hüküm getirmiştir. Ancak, açıklanan kural yargısal uygulamada kısmen yumuşatılmış bir ortağın tek başına dava açabileceği, ne var ki, davaya devam edebilmesi için öteki ortakların olurlarının (onaylarının) alınması veya miras şirketine atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerektiği kabul edilmiştir. (11.10.1982 gün, 1982/3-2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı) Nitekim bu görüş bilimsel alanda da aynen benimsenmiştir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri kanununun, dava takip yetkisini düzenleyen 53. maddesi "Dava takip yetkisi, talep sonucu hakkında hüküm alabilme yetkisidir. Bu yetki, kanunda belirtilen istisnai durumlar dışında, maddi hukuktaki tasarruf yetkisine göre tayin edilir." hükmünü içermektedir. Buna göre, davanın geçerli biçimde açılıp incelenebilmesi için davayı açanın dava takip yetkisine de sahip olması gerekir. Dava takip yetkisi, davayı kimin yürütebileceğine ilişkin olarak hüküm alabilme yetkisidir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri kanununun, dava şartlarını düzenleyen 114-(1)-e maddesi, dava takip yetkisine sahip olunmasını, dava şartı olarak belirlemiş, aynı yasanın 115- maddesinde de, dava şartı noksanlığında yapılacak inceleme usulü düzenlenmiştir.
    Belirtilen yasal düzenleme ve ilkelere göre somut olaya bakıldığında, tereke adına açılan davada, dava dışı mirasçılardan Menekşenin davaya onay vermemesi nedeniyle Mevlüt Şişek terekesine temsilci atanması gerekirken bu usuli eksiklik tamamlanmadan, davacı ve mirasçı Gülay"ın miras payı oranında verilen iptal ve tescil kararını, davacı temyiz etmediğinden, aleyhe bozma yasağı ilkesi uyarınca bu husus bozma nedeni yapılmamış eleştirilmekle yetinilmiştir.
    Bu durumda, ..."ün usulünce açılmış bir davası ve davada davacı taraf sıfatı bulunmadığına göre, ..."ın miras payı oranında tapu iptal ve tescile karar verilmesi doğru değildir.
    Davalının temyiz itirazı bu yönüyle yerindedir. Kabulüyle,hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi