11. Hukuk Dairesi 2015/13165 E. , 2016/4625 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 29/01/2015 tarih ve 2013/28-2015/74 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ... ... adı altında bir işyeri olup, çeşitli alanlarda hizmet verdiğini, davalının bu kapsamda müvekkilinden hizmet aldığını, ayrıca müvekkilinin davalı şirketin Ocak/2011-Haziran/2012 yılları arasında mesul müdürlüğü ile danışmanlığını yaptığını, tüm bu hizmetlerin karşılığı olarak kesilen 02.07.2012 tarihli fatura bedelinin 59.980,48 TL"lik kısmının ödenmemesi üzerine, davalı hakkında icra takibi başlattığını ancak davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve % 20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin davacıya hiçbir borcu bulunmadığını, davacının şirketin hissedarlarından olduğunu, şirket hissedarlarının şirketin faaliyeti ile ilgili bir konuda şirketten alacaklılık iddiasında bulunamayacağını, şirkete fatura keserek kötü niyetle şirketi borçlandırarak haksız surette para tahsil ettiğini, sözü edilen fatura bedeli tahsilatlarının davacının şirket içerisinde olduğu döneme ilişkin olduğunu, müvekkilinin ... isimli şahıs işletmesi ile ticari ilişkisi olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı borçlu tarafından .... İcra Müdürlüğü"nün 2012/4307 esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın 18.775,13 TL asıl alacak ve 1.564,50 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 20.339,63 TL yönünden iptali ile takibin 18.775,13 TL asıl alacak ve 1.564,50 TL işlemiş faiz üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak yargılamayı gerektirip tartışmalı olduğundan ve likit bulunmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı ve davalı vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalının tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacının temyiz itirazlarına gelince;
Dava, ödenmeyen ücret alacaklarının tahsili istemine ilişkin olup; taraflar arasındaki anlaşmaya göre davacıya ödenmesi gereken ücret net 10.000,00 TL"dir. Davacı alacağının hesaplanması için, öncelikle, brüt ücret, KDV ve Gelir Vergisi (GV) dahil olmak üzere belirlenmeli, bu miktardan davalı tarafından yapılan ödemeler mahsup edilmek suretiyle bulunacak alacak hüküm altına alınmalıdır.
Kaldı ki, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davalının kendi defterlerine göre davacının 59.980,48 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Bu kayıt, davacının görevde bulunmadığı zamanda davalının defterlerine kaydedilmiş ise davalının aleyhine delil oluşturur.
Bu durumda mahkemece, davalının kendi defterindeki kayıt değerlendirilmek, yukarıda belirtilen şekilde hesaplama yapılmak ve sonucuna göre davacı alacağı belirlenmek gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmadığından hükmün davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.042,01 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 25/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.