
Esas No: 2017/30167
Karar No: 2020/6707
Karar Tarihi: 15.06.2020
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/30167 Esas 2020/6707 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının iş akdinin davalı tarafça feshedildiğini,yasal haklarını almadığını belirterek,kıdem tazminatı ve bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar Cevabının Özeti:
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Kararı davacı vekili süre tutum dilekçesi ile davalı vekili gerekçeli temyiz dilekçesi ile temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere ve davacı tarafın temyiz dilekçesinin gerekçesiz olmasına göre davacının tüm ve davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında, davacının yol ve yemek ücreti alacaklarının bulunup bulunmadığı noktasında uyuşmazlık vardır.
Somut olayda, davacı alt işveren şirketler nezdinde davalı kurum bünyesinde çalıştığını, çalışma süresi boyunca yol ve yemek ücretlerinin ödenmediğini belirterek tahsilini talep etmiş, Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi ile hesaplanan yol ve yemek alacağı hüküm altına alınmıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, yol ve yemek ücretinin ne kadar olduğu konusunda dosya içerisindeki ücret bordroları, tanık anlatımları ve şartnamede herhangi bir bilgi ve beyanın bulunmadığı belirtilmiş, emsal dosyadaki bordrolara kıyasen hesplama yapılmıştır. Bilirkişi raporu bu yönü ile denetine elverişli değildir.
Mahkemece davacı işçinin yol ve yemek yardımı alacağına ilişkin talebi kabul edilmiş ise de söz konusu alacakların dayanağı herhangi bir sözleşme hükmü veya işyeri uygulamasının varlığı ortaya konulmuş değildir. Davacı tanıklarının kendilerine yol ve yemek yardımı yapılacağının söylenmiş olduğunu beyan etmeleri de söz konusu alacağın mevcut olduğunu göstermeye yeterli değildir. Zira tanıkların ifadelerinde yol ve yemek yardımı ödeyeceğini söyledikleri kişilerin kimler olduğu, işvereni temsile yetkili kişiler olup olmadığı anlaşılamamaktadır. İhale yolu ile verilen işlerde hak edişlerin kapsamı ihale evraklarında belirtilir. Somut olayda, ihale şartname ve sözleşmelerinde, çalışanlara yol ve yemek yardımı sağlanacağına ilişkin herhangi bir düzenleme bulunmadığı gibi, davacı ile işverenleri arasında bu yönde yazılı bir sözleşme de söz konusu değildir.
Dosya kapsamına ve mevcut delil durumuna göre söz konusu alacakların varlığı her türlü şüpheden uzak, tereddüte mahal bıramayacak ve hüküm kurmaya yetecek şekilde ispatlanamadığından, ihbar ve kıdem tazminatı hesabına esas aylık ücretin hesabında da dikkate alınması mümkün değildir. Davacının yöntemince ispatlanamayan yol ve yemek ücreti konusundaki alacak talebinin reddi ile ihbar ve kıdem tazminatı alacaklarının ise bu yardımlar dikkate alınmaksızın yeniden hesaplanması gerekmektedir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerktirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.