3. Hukuk Dairesi 2020/9438 E. , 2021/5933 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANTALYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ANTALYA 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı tarafın istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; işlettikleri hastanenin yatan bölümü anesteziyoloji ve reanimasyon ile çocuk sağlığı ve hastalıkları yoğun bakım ünitelerinden fatura ettiği 2015 Yılı Kasım ayı hizmetlerinden yoğun bakım seviyeleri ile ilgili olarak kurumca kesinti yapıldığını, yapılan kesinti işleminin haksız olması sebebiyle 243.490,85 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı; davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
İlk derece mahkemesince; davacının hak ediş kesintisinin mevzuata uygun olduğu, Sağlık Bakanlığı’nca yoğun bakım servislerinin seviyelendirme ve tescil işlemlerinin tamamlanması için 31/12/2014 tarihine kadar süre verildiği, 01/08/2015 tarihine kadar seviyelendirme ve tescil işlemleri tamamlanmamış olan yoğun bakım servislerinde 01/08/2015 tarihinden sonra verilecek yoğun bakım tedavilerinde 1. basamak yoğun bakım fiyatının üzerinde ödeme yapılmayacağının davacı hastaneye bildirildiği, davacı hastanenin seviyelendirme işleminin Bakanlıkça verilen son süre olan 31/12/2014 tarihine kadar tamamlanmamış olması sebebiyle dava dilekçesinde ekli yoğun bakım hizmeti alan 10 adet hastaya ilişkin faturalandırmanın 1. basamak yoğun bakım fiyatı üzerinden yapıldığı, bu nedenle davalı kurum tarafından yapılan kesintinin mevzuata uygun olduğu kanaatiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge adliye mahkemesince; davacının istinaf kanun yolu başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, davacı hastanenin 2015 Yılı Kasım ayında verdiği dava konusu yoğun bakım hizmetlerinin hangi basamaktan ödemesinin yapılmasına ilişkindir. Davalı tarafça; davacının yoğun bakım servisinin hangi basamak olduğunun Sağlık Bakanlığı’nın Yataklı Sağlık Tesislerinde Yoğun Bakım Hizmetlerinin Uygulama Usul Ve Esasları Hakkında Tebliği’nin geçici 1. maddesinde belirtildiği gibi 31.12.2014 tarihine kadar tescillenmesi gerekirken, tescilinin yaptırılmadığı ve Kurumlarınca yapılan ilana göre de 01/08/2015 tarihine kadar seviyelendirme ve tescil işlemleri tamamlanmamış olan yoğun bakım servislerinde 01/08/2015 tarihinden sonra verilecek yoğun bakım tedavilerinde 1. basamak yoğun bakım fiyatının üzerinde ödeme yapılmayacağının bildirildiğini iddia ederek, davacının 2015 Yılı Kasım ayı yoğun bakım hizmetlerinden 2. ve 3. basamak yoğun bakım tedavisi hizmetlerini, 1. basamak yoğun bakım hizmeti olarak ödemesinin yerinde olduğunu savunmuştur. Yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporunda da davalı savunması gibi görüş bildirilmiş ve mahkemece bu rapor hükme esas alınmıştır. Ancak SUT’un 2.4.4.H maddesinde “(1) Resmi ve özel sağlık kurumları bünyesinde kurulu bulunan yoğun bakım ünitelerinin standartları, yoğun bakım ünitelerinin tanımı, hasta özellikleri, personel durumu, yatak sayısı, tıbbi cihaz ve donanım ile yoğun bakım ünitelerinin taşıması gereken diğer özellikleri v.b. hususlarda Sağlık Bakanlığı düzenlemelerine uyulacaktır. Sağlık Bakanlığı tarafından herhangi bir nedenle seviyelendirilmemiş yoğun bakım yataklarında verilen tedaviler birinci basamak yoğun bakım fiyatından faturalandırılır. Tescil edilmemiş yoğun bakım yataklarında verilen tedaviler ise faturalandırılamaz.” hükmü yer almaktadır. Bu hükme göre Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı Yataklı Sağlık Tesislerinde Yoğun Bakım Hizmetlerinin Uygulama Usul Ve Esasları Hakkında Tebliği dikkate alınarak uyuşmazlık çözülmelidir. Ancak Kurum tarafından işleme dayanak yapılan söz konusu tebliğin geçici 1. maddesinde seviyelendirme ve tescil işlemlerinin 31.12.2014 tarihine kadar tamamlanması gerektiğine dair hüküm, 16.08.2015 tarih ve 29447 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Yataklı Sağlık Tesislerinde Yoğun Bakım Hizmetlerinin Uygulama Usul Ve Esasları Hakkında Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ’in 13. maddesi ile “aynı tebliğin geçici 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin ikinci cümlesi “seviyelendirmeye tescil işlemleri 31/12/2016 tarihine kadar tamamlanır.” şeklinde değiştirilmiştir. Seviyelendirme ve tescil işlemlerinin süresinin uzatıldığı dikkate alınmadan, tebliğde değişiklik yapılıp yapılmadığını irdelemeyen bilirkişi raporuna göre karar verilmesi hatalıdır. Bu durumda davacının 13.01.2016 tarihinde yaptırdığı tescil işleminin tebliğe göre süresi içerisinde olduğu ve davacının faturalandırdığı yoğun bakım hizmetlerinin 1. basamak olarak ödenmesinin yerinde olmadığı anlaşıldığından davanın kabulü gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozma nedeni yapılmıştır.
İlk derece mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, HMK"nın 373/1 maddesi uyarınca, işbu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nın 373 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına, aynı Kanunun 371 inci maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 03/06/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.Başkan