Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/6356
Karar No: 2014/13099
Karar Tarihi: 13.10.2014

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/6356 Esas 2014/13099 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/6356 E.  ,  2014/13099 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL 37.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
    TARİHİ : 26/02/2013
    NUMARASI : 2012/176-2013/14

    Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili şirketin aralarındaki cari ilişki nedeniyle davalı şirketten alacaklı olduğunu, borcunun bir bölümünü ödemek isteyen davalı şirketin 31.05.1999 tarihinde Yurtbank A.Ş."den kullandığı 654.603,93 TL tutarındaki kredi ile müvekkili şirketin aynı bankadan 15.03.1999 tarihinde kullanmış olduğu aynı tutarlı krediyi kapattığını, ancak dava dışı TMSF"nin yapılan bu kredi kapatma nedeniyle tarafları birlikte sorumlu tutarak kredi tutarı olan 654.603,93 TL ve bu miktara 15.03.1999 tarihinden 18.01.2012 tarihine kadar işlemiş 4.671.843,44 TL faiz olmak üzere toplam 5,326.447,37 TL"nin ödenmesini talep ettiğini, aynı zamanda bu tutar alacak için müvekkili şirketin tüm banka hesaplarına, gayrimenkullerine ve diğer malvarlığına ihtiyati haciz uygulandığını, söz konusu borç ve bu borca dayalı olarak TMSF tarafından uygulanan ihtiyati haciz işlemleri sebebiyle ticari faaliyeti durma noktasına gelen müvekkili şirketin, ödeme emrine konu borcun; 119.332,27 TL"sini çeşitli bankalar nezdindeki hesaplarından ihtiyati haciz uygulanması suretiyle 04.01.2012 tarihinde, 5.209.255,00 TL"sini ise 24.01.2012 tarihinde TMSF"ye havale etmek suretiyle toplamda 5.328.587,27 TL ödeyerek kapatmak zorunda kaldığını, böylece davalı şirketin TMSF"ye olan borçlarından, müvekkil şirketin ödemek zorunda kaldığı tutar kadar kurtulmak suretiyle sebepsiz olarak zenginleştiğini ileri sürerek; 5.328.587,27 TL"nin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; davaya konu talebin zamanaşımına uğradığını, esas yönünden ise kendi borcunu ödeyen davacı şirketin müvekkil şirkete rücu hakkı olmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece; davanın temelini oluşturan ve sebepsiz zenginleşmeye yol açan ödeme olgusunun 1999 yılında gerçekleştiği, davada borç ilişkisinin nisbiliği ilkesi nedeni ile taraflar arasındaki ilişkinin ve vakıanın dikkate alınmasının gerektiği, dava dışı taraflarla olan vakıaların, zamanaşımı definin incelenmesi bakımından tesirinin olmadığı, BK.nun 66 ve bu maddeye parelel olan TBK.nun 82.maddesi hükmü uyarınca 1999 yılındaki ödeme olgusundan 10 yıl geçtikten sonra davanın açıldığı gerekçe gösterilerek davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, hukuksal nitelikçe sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı, alacak istemlidir.
    Sebepsiz zenginleşmede davacının geri alma hakkının, buna karşın davalının geri verme borcunun doğması, bunların malvarlıklarının birbirinin zararına ve yararına olmak üzere karşılıklı yoksullaşma ve zenginleşmelerine bağlıdır. Bunun doğal sonucu olarak da, bu geri alma hak ve borcunun doğum anı, sebepsiz yoksullaşma ve zenginleşme olgularının gerçekleştikleri andır. O halde geri isteme hakkının kapsamı da kural olarak, anılan hak ve borcun doğdukları tarihten daha önce belirlenemez. Zira, geri alma, bu yoksullaşma ve zenginleşmenin sonucudur ve bu olgular gerçekleşmeksizin geri alma söz konusu değildir. Şu durumda; sebepsiz zenginleşmede geri verme borcu, zenginleşmenin geçersiz bir nedene dayanması durumunda hemen; geleceğe yönelik bir neden bulunuyorsa onun oluşmadığı an; var olan bir neden bulunuyorsa da onun ortadan kalktığı zaman doğmuş olur.
    Somut olayda ise; davacı, kullanmış olduğu kredinin, alacaklı olduğu davalı tarafça kullanılan kredi ile kapatıldığını, ancak davalının kullandığı kredi nedeniyle dava dışı TMSF tarafından aleyhine takip başlatıldığını ileri sürerek; davalı adına ödediği tutarın tahsilini talep etmektedir. Diğer bir anlatım ile davada; taraflar arasındaki cari hesap ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlık söz konusu değildir.
    Diğer taraftan, davaya konu edilen ödemelerin, TMSF"ye 04.01.2012 ve 24.01.2012 tarihlerinde yapıldığı, davanın ise 30.07.2012 tarihinde açıldığı dosya kapsamı ile sabittir.
    Bu durumda mahkemece; davanın süresinde açıldığı gözetilerek zamanaşımı definin reddi ile işin esasının incelenmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalı tarafa iadesine, 13.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi