Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5881
Karar No: 2017/9990

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/5881 Esas 2017/9990 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/5881 E.  ,  2017/9990 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ile davalılar ... ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili adına tarla vasfıyla tapuda kayıtlı olan ... mahallesi 240 ada 9 parsel sayılı taşınmazın bir kısmının yörede 2007 yılında yapılan orman tahdit çalışmasında orman alanında bırakıldığını belirterek tahdidin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda açılan davanın kısmen kabulü ile dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi 240 ada 9 parselin ifrazı sonucunda oluşan taşınmazlardan 84 parsel sayılı taşınmazın 04/05/2015 tarihli harita mühendisi Ahmet Tekiner tarafından düzenlenen rapor ve ekindeki krokide 84/A ile gösterilen 300,34 m² kısmın, 85 numaralı parselin yine aynı raporda 85/A ile gösterilen 3650,13 m² kısım, 86 numaralı parselin tamamına ilişkin olarak 59 nolu Orman Kadastro Komisyonunun işleminin iptaline ve taşınmazın orman tahdit sınırları dışarısına çıkartılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından yargılama giderleri ve vekalet ücretine yönelik olarak, ... (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) tarafından davada taraf sıfatlarının bulunmadığı gereğine değinilerek, Orman Yönetimi tarafından ise esasa ve yargılama giderlerine yönelik olarak temyiz edilmiştir.
    Dava, 10 yıllık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir.
    Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 6831 sayılı Kanuna göre yapılan ve 19/11/2007-19/05/2008 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamaları bulunmaktadır.
    1) Davalı ... Yönetiminin esasa yönelik temyiz itirazları bakımından;
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman tahdit sınırları dışına çıkarılmasına karar verilen temyize konu 240 ada 9 parselin ifrazı sonucu oluşan “250 ada 84 parselin bilirkişi raporunda 84/A ile gösterilen 300,34 m² kısmın, 240 ada 85 numaralı parselin 85/A ile gösterilen 3650,13 m² kısım, 240 ada 86 numaralı parselin tamamının” orman sayılmayan yerlerden olduğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, hükmün orman tahdit sınırları dışına çıkarılmasına karar verilen bölümler yönünden onanmasına karar verilmiştir.
    2) Davalı ... ve Su İşleri Bakanlığının temyiz itirazları bakımından;
    Dava 10 yıllık sürede açılan orman kadastrosunun iptaline ilişkindir. 6831 sayılı Kanunun 11/2. maddesine göre, gerçek kişiler tarafından açılan bu tür davalarda hasım Orman Genel Müdürlüğüdür. Davacı ... yanında Orman ve Su İşleri Bakanlığına da husumet yöneltmiştir. 6831 sayılı Orman Kanununun 11/2. maddesi karşısında, davalı ... ve Su İşleri Bakanlığının pasif dava ehliyeti bulunmamaktadır. Dava ehliyeti ise 6100 sayılı HMK/114-1,d bendi kapsamında dava şartı olup, mahkemece dava şartlarının mevcut olup olmadığı davanın her aşamasında resen araştırılır. Dava şartı noksanlığı tespit edildiği takdirde ise aynı Kanunun 115/2. maddesi gereğince davanın usulden reddine karar verilir. Somut olayda, davalı ... ve Su İşleri Bakanlığının pasif dava ehliyeti bulunmadığı anlaşıldığına göre, mahkemece bu davalı hakkında husumetten red kararı verilmesi gerekirken aksi düşünce ile karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup hükmün bu sebeple bozulmasına karar verilmiştir.
    3) Davacı kişinin ve davalı ... Yönetiminin yargılama giderleri ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazları bakımından;
    Davacı gerçek kişi tarafından adına kayıtlı 240 ada 9 parsel sayılı taşınmazın yörede yapılan orman tahdidi sırasında kısmen orman sınırı içine alındığından bahisle dava açılmış ve orman sınırı içine alınan kısımların orman sayılmayan yerlerden olduğundan bahisle bu kısımların orman sınırı dışına çıkartılması talep edilmiştir. Dava konusu 240 ada 9 parsel sayılı taşınmaz 12744 m2 olarak kayıtlı iken 1999 yılında taşınmazın 1318 m2 kısmı kamulaştırılmış ve taşınmaz 11426 m2 yüzölçümü ile kayıtlı iken yargılama sırasında yapılan imar uygulaması ile taşınmaz 240 ada 84, 85 ve 86 parsellere ifraz olmuştur.
    İncelenen dosya kapsamına göre ifraz parsellerinden 240 ada 84 parselin (B) harfi ile gösterilen 6461 m2 kısmı orman tahdidi dışında bırakılmış, 240 ada 85 ve 86 parsellerin tamamı orman sınırı içinde bırakılmıştır.Bilirkişilerce yapılan inceleme sonucu orman sınırı içine alınan kısımlardan 85 parselin (B) harfli 671 m2 kısmın orman sayılan yerlerden olduğu, 85 parselin kalan (A) harfi ile gösterilen 3650 m2 kısmı, 84 parselin orman içinde kalan (A) harfli 300,34 m2 kısmı ile 86 parselin tamamının orman sayılmayan yerlerden olduğu belirlenerek hüküm kurulmuştur. Ne varki davacı dava dilekçesi ile taşınmazın orman sınırı içine alınan kısımlarını dava ettiği, yani ifrazla oluşan ve zaten orman tahdidi dışında kalan 84 parselin (B) harfi ile gösterilen kısmı dava konusu olmadığı halde mahkemece sanki taşınmazın tamamı davalıymış gibi düşünülerek, taşınmazın tamamı üzerinden belirlenen değere göre nisbi vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup hükmün açıklanan nedenlerle bozulmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: 1) Yukarıda 1. bentde açıklanan nedenlerle Orman Yönetiminin esasa yönelik temyiz itirazlarının reddi ile hükmün; dava konusu taşınmazların orman tahdit dışına çıkarılmasına karar verilen kısım yönünden ONANMASINA,
    2) İkinci ve üçüncü bentlerde açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine 28/11/2017 günü oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi