22. Ceza Dairesi 2015/15237 E. , 2016/7412 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, cezaların türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Suça sürüklenen çocuk ... ve sanık ... hakkında mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık ... yönünden Anayasa Mahkemesi"nin karar tarihinden sonra 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının infazda gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
a-Sanık ... hakkında kurulan hükümde 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi uygulamasında (a,b,d,e) ve c bendindeki kendi altsoyu dışındaki kişiler üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluğunun hükmolunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, (c) bendindeki kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından yoksunluğun ise, koşullu salıverilmesine kadar devam edeceğine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
b- 5271 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/4. maddesi gereğince, suça sürüklenen çocuk hakkında hükmedilen adlî para cezasının ödenmemesi hâlinde, bu cezanın hapse çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..., suça sürüklenen çocuk ... ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılıklar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca hükümden, hak yoksunluğuna ilişkin kısmın çıkartılarak yerine sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53/1-c maddesinde öngörülen velayet hakkından vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca kendi altsoyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıvermeye; diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden ise mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar uygulanmasına, karar verilmek, suça sürüklen çocuk yönünden ise; hüküm fıkrasından adli para cezası verilmesine ilişkin kısımdaki "ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine" cümlesinin çıkarılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Suça sürüklenen çocuk ... ve sanık ... hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Dosya kapsamına göre diğer temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. Ancak;
a-Eylemi gerçekleştirme zamanının kesin olarak tespit edilememesi karşısında, şüphe, sanık ve suça sürüklenen çocuk lehine yorumlanarak suçun gündüz işlendiğinin kabulü gerektiği gözetilmeden ve eylemin gece işlendiğine dair delillerin neler olduğu da kararda gösterilmeden, TCK"nın 143, 116/4. maddeleri ile uygulamalar yapılarak fazla ceza tayini,
b-Sanık ... hakkında kurulan hükümlerde 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi uygulamasında (a,b,d,e) ve c bendindeki kendi altsoyu dışındaki kişiler üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluğunun hükmolunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, (c) bendindeki kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından yoksunluğun ise, koşullu salıverilmesine kadar devam edeceğine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hükümler kurulması,
c-5271 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/4. maddesi gereğince, suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan hükmedilen adlî para cezasının ödenmemesi hâlinde, bu cezanın hapse çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi,
d-5271 sayılı CMK"nın 150/2. maddesi uyarınca, 18 yaşından küçük suça sürüklenen çocuğa savunmasını yapmak üzere zorunlu müdafii görevlendirilmesi nedeniyle, müdafiiye ödenen avukatlık ücretinin, suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi suretiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..., suça sürüklenen çocuk ... ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 03.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.