10. Ceza Dairesi 2015/3743 E. , 2016/1759 K.
"İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığı"nın, 28.04.2015 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık Ü.. K.. hakkında Ordu 1. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 02.10.2012 tarihinde 2011/258 esas ve 2011/376 karar sayı ile verilen kamu davasının düşmesine ilişkin ek kararın kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 11.05.2015 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Ordu 1. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 02.05.2011 tarihinde 2011/258 esas ve 2011/376 karar sayı ile, sanık Ü.. K.."ın TCK"nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği ve kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleştiği,
2- Sanığın, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerini yerine getirmesi üzerine, adı geçen Mahkeme tarafından 02.10.2012 tarihinde 2011/258 esas ve 2011/376 sayılı ek kararla hükümlünün tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyduğu gerekçesiyle, TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrası uyarınca «kamu davasının düşmesine» karar verildiği ve kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleştiği,
3- Ordu Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 27.03.2015 tarihli yazısında, "...sanığın denetimli serbestlik süresi içerisinde 27.05.2011 tarihinde yapılan testleri sonucu düzenlenen hastane raporunda esrar maddesinin pozitif olarak tespit edildiği, Ordu Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce 02.06.2011 tarihinde müzekkere yazılarak bu durumun Ordu Cumhuriyet Başsavcılığına bildirildiği, ancak gönderilen evrakın UYAP sisteminden 06.03.2015 tarihinde yapılan güncelleme sonrası açılıp 10.03.2015 tarihinde de soruşturmaya kayıt edilmek üzere Ordu Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, bu nedenle sanık hakkında verilen düşme kararının hukuka aykırı olduğu, TCK"nın yürürlükteki 191. maddesinin 5. fıkrası gereğince sanığın tedavinin ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranmaması nedeniyle davaya devam olunarak hüküm kurulması gerektiğini" belirtilerek kanun yararına bozma yoluna başvurduğu,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, «Dosya kapsamına göre;
1- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/7. maddesi uyarınca, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması hâlinde mahkum olduğu cezanın infaz edilmiş sayılacağı ve Cumhuriyet savcılığınca sadece yerine getirme fişi tanzim edilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyduğundan bahisle kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde,
2- Sanığın 27/05/2011 tarihinde yapılan idrar testinde uyuşturucu madde tespit edildiği ve bu durumun 02/06/2011 tarihinde Ordu Cumhuriyet Başsavcılığına bildirildiği nazara alındığında, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine aykırı davranmasına rağmen yazılı şekilde karar verilmesinde,
İsabet görülmemiştir.» denilerek, Ordu Sulh Ceza Mahkemesi"nin 02.10.2012 tarihli ek kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
Somut olayda, sanığın 31.12.2010 tarihinde işlemiş olduğu iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen tedaviye ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına ilişkin kararın infazına 25.05.2011 tarihinde başlanıldığı ve 26.09.2012 tarihinde ise infazın son bulduğu; sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerini yerine getirmesi üzerine, Ordu 1. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 02.10.2012 tarihinde 2011/258 esas ve 2011/376 sayılı ek kararla hükümlünün tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyduğu gerekçesiyle, TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrası uyarınca «kamu davasının düşmesine» karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu durum karşısında;
a) Hapis cezasına hükmolunmadan verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davrandığı kabul edilen sanığın, karar tarihinde yürürlükte olan TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrası gereğince, hakkındaki davanın düşmesine karar verilmesi doğru olduğundan, (1) numaralı kanun yararına bozma nedeni yerinde değildir.
b) Kanun yararına bozma talebine konu olan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın infazı aşamasında, sanığın 27.05.2011 tarihinde yeniden aynı suçu işlediği ileri sürülerek Cumhuriyet Başsavcılığı"na suç duyurusunda bulunduğu anlaşıldığından; suç duyurusu sonucunun araştırılması, suçu işlediğinin anlaşılması halinde, TCK"nın hüküm tarihinde yürürlükte olan 191. maddesinin 5. fıkrasının 2. cümlesi gereğince birinci suçla ilgili davaya devam olunarak hüküm kurulması, ikinci suçu işlemediğinin tespiti halinde ise birinci suçla ilgili kamu davasının düşmesine karar verilmesi gerektiğinden, (2) nolu kanun yararına bozma talebi bu değişik gerekçe ile yerindedir.
D) Karar :
Açıklanan nedenlere göre; Ordu 1. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 02.10.2012 tarihinde 2011/258 esas ve 2011/376 karar sayı ile verilen kamu davasının düşmesine ilişkin ek kararın 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası ile aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (c) bendi uyarınca aleyhte sonuç doğurmamak üzere kanun yararına BOZULMASINA, dosyanın Adalet Bakanlığı"na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 06.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.