Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1752
Karar No: 2019/4854
Karar Tarihi: 21.10.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/1752 Esas 2019/4854 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalıya yapılan kargo teslimlerinin bedelini ödemediği gerekçesiyle açılan dava kısmen kabul edilmiş, kısmen reddedilmiş ve karar temyiz edilmiştir. Temyiz incelemesi sonucu mahkemede yapılan yargılamanın eksik olduğuna karar verilmiş, bozma kararı verilmiştir. Yapılan tekrar yargılama sonucunda davalının ürün bedellerini ödemediği tespit edilmiş ve davacının talebi doğrultusunda ürün bedeli, avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilmesine karar verilmiştir. Ancak davalıya sunulan diğer irsaliyelerdeki imzaların davalıya ait olmadığı tespit edilmiş ve bu bedellerin tahsili reddedilmiştir. TBK 66. maddesi gereği davalının çalışanının sorumluluğunun bulunduğu belirtilmiştir. Kararda BK 182 (TBK 207. md), TBK 66. madde ve ziraat mühendisi bilirkişi raporu kullanılmıştır.
19. Hukuk Dairesi         2018/1752 E.  ,  2019/4854 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, davacı tarafından davalıya 5 adet kargo irsaliye fişi karşılığında irsaliyelerdeki malları satarak teslim ettiğini, davalı tarafın söz konusu malların bedelini ödemediğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 16.000,00-TL ‘nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, taraflar arasında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığını, davalının davacıdan herhangi bir mal almadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller doğrultusunda, davalı tarafça akdi ilişkinin inkar edildiği, davalının ticari defterlerinde yanlar arasındaki ticari ilişkiye dair bir kaydın bulunmadığı, tek başına kargo fişinin akdi ilişkinin ve alacağının varlığına yeterli olmadığı, davacının kargo fişindeki yazılı malları davalıya teslim edildiğini ispat edemediği, davalı tarafa yemin teklifinde bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Hüküm Dairemizin 2014/12464 esas ve 2014/17009 karar ve 26.11.2014 tarihli ilamıyla;
    Davacı, satım akdi uyarınca BK 182(TBK 207.md) satım konusu malların teslimini yazılı belge ile kanıtlamak zorunda olduğunu, dosyaya delil olarak sunulan mal teslimi ile ilgili 01.11.2004, 22.10.2004, 14.10.2004 ve 09.10.2004 tarihli 4 adet kargo teslim belgesinde gönderilen malın cinsi ve miktarının belirtildiği, teslim alan kısmında ise kaşe ve imzanın bulunduğu görüldüğü, mahkemece imza incelemesi için kargo şirketinden teslim belgelerinin asılları istendiğini, kargo şirketi tarafından mahkemeye gönderilen 17.11.2006 tarihli yazıda belge asıllarının gönderildiği ve belge altına “ekindeki belgeler kasaya alındı 17.11.2006” şeklinde şerh düşüldüğü görüldüğü, her ne kadar bu teslim fişleri altındaki teslim alan bölümlerinde bulunan imzaların sahiplerinin isim ve soy ismi yazılı değilse de mahkemece davacıya bu konuda açıklama yaptırılarak, davacının yapacağı açıklama doğrultusunda imzaların davalıya ya da davalının çalışanına ait olup olmadığı araştırılıp, gerektiğinde belge asılları üzerinde imza incelemesi yaptırıldıktan sonra, tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden bahisle bozulmuştur.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılamaya ve benimsenen bilirkişi raporuna göre,davacı tarafından davalıya teslim edilen ürün bedellerinin talep edildiği davacı tarafından sunulan belgelerden 09.12.2004 tarihli faturanın davalı çalışanı ... tarafından imzalandığı bu hususun bilirkişi incelemesi ile belirlendiği, ... nın ürünün davalı adresinde ancak dava dışı Hasan adına aldığını beyan ettiği, dolayısı ile ürünlerin davalı uhdesine girdiği , teslim alınan ürünün davalının yaptığı iş ile de ilişkisi bulunduğu, TBK 66 maddesi gereğince davalının adam çalıştıranın sorumluğu ilkesi gereğince sorumluluğu bulunduğu, 09.12.2004 tarihli belge ili teslim edilen 600 kg ceviz içi ürün bedelinin Mahkememizce yapılan 08.03.2011 tarihli ziraat mühendisi bilirkişi raporu ile bedelinin 5.274,00 TL olduğu bu miktarın davalının dava tarihinden önce temerrüdü bulunmadığından dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesi gerektiği, davacı her ne kadar 09.12.2004 tarihli belge dışında 4 adet irsaliye fişi ile teslim edildiği iddia edilen ürün bedellerini de talep etmiş isede teslime ilişkin imzaların davalıya yada davalının çalışanlarına ait olmadığı,yapılan bilirkişi incelemesinde de taraflar arasındaki ticari ilişkiye dair bir kayıt bulunmadığı, gerekçesiyle talep edilen diğer ürün bedelleri ile ilgili açılan davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddine,
    2-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıda belirtilen bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
    3-Mahkemece bozmadan önce yapılan yargılama giderlerinin hesaplanmayarak davacı lehine eksik yargılama giderine hükmedilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin (1) nolu bentte belirtilen tüm temyiz itirazlarının reddine, davacı vekilinin (2) nolu bentte belirtilen sair temyiz itirazlarının reddine,(3) nolu bentte belirtildiği üzere hükmün davacı lehine BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde davacı tarafa iadesine, 21/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi