Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/7121
Karar No: 2019/2192
Karar Tarihi: 21.03.2019

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/7121 Esas 2019/2192 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2018/7121 E.  ,  2019/2192 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:İş Mahkemesi


    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Davacı, sigorta başlangıç tarihinin 20/11/1987 olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
    K A R A R
    Dava, davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 20.11.1987 olarak tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, Davalı işveren yönünden açılan dava atiye bırakılmış olmakla davalı işveren yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına, Davalı Sgk ya karşı açılan davanın kabulü ile davacının 20/11/1987 tarihinde 1 gün hizmet akdiyle ... Ticaret Ünvanlı ... sicil nolu işyerinde çalıştığının tespitine, davanın kabulüne karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.Uyuşmazlık, somut olayda fiili çalışma olgusunun ispatı konusunda, mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.Davanın yasal dayanaklarından 506 sayılı Yasa"nın 108.maddesinin 1.fıkrasında; " Malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarının uygulanmasında nazara alınacak sigortalılık süresinin başlangıcı, sigortalının, yürürlükten kaldırılmış 5417 ve 6900 sayılı kanunlara veya bu kanuna tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihdir." hükmü düzenlenmiştir.Bir kimsenin sigortalı sayılabilmesi için sigortalı işe giriş bildirgesinin varlığı yeterli değildir. Aynı zamanda o kimsenin Yasa"nın belirlediği biçimde (506 sayılı Yasa"nın 2. maddesi ve 5510 sayılı Yasa"nın 4/a maddesi) eylemli olarak çalışması da koşuldur. Bu yön 506 sayılı Yasa"nın 6. maddesi ile 5510 sayılı Yasa"nın 7/a maddesinde ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 1999/21-549-555, 2005/21-437-448 ve 2007/21-306-320 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır. Bu bakımdan bu tür davalar yalnızca bir günlük çalışmanın tespitinden ibaret olarak görülmemeli, bir günlük çalışmanın kabulü ile saptanacak sigortalılık başlangıcının sigortalıya sağlayacağı sigortalılık süresi ile birlikte kazandıracağı haklar dikkate alınarak; davanın kamu düzenine ilişkin olduğu da gözetilerek davacının işyerinde eylemli olarak çalışıp çalışmadığı yeterli ve gerekli bir araştırmayla hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak sağlıklı bir biçimde belirlenmelidir.Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacıya ait 20.11.1987 tarihli ilk işe giriş bildirgesinin dava dışı... sicil numaralı Volkan Ticaret unvanlı işyerinden 1.12.1987 tarihinde Kurum kayıtlarına süresi içinde intikal ettirildiği, davacının sigortalı çalışmalarının 01.04.1993 tarihinden itibaren başladığı, işyerinin 20.11.1987 tarihinde 506 Sayılı Yasa kapsamına alındığı, 31.12.1987 tarihinde anılan yasa kapsamından çıkarıldığı, dinlenen davacı tanıklarının bordro tanığı veya komşu işyeri tanığı niteliğinde olmadığı, bordro tanığı olmadığından bordro tanıklarının dinlenemediği, tespit edilen komşu işyeri tanıklarının davacıyı hatırlamadıklarını beyan ettikleri, Adli Belge İnceleme uzmanı tarafından verilen 22.02.2018 tarihli bilirkişi raporunda işe giriş bildirgesindeki imzanın ..."un eli ürünü olduğunun rapor edildiği, işe giriş bildirgesinin 01.12.1987 tarih ve ... varide numarasıyla Kuruma verildiği, sigorta sicil numarasının işe giriş bildirgesinin Kuruma verildiği yıla ait olduğunun bildirildiği anlaşılmaktadır.Yapılacak iş, işverenin davacının babası olup olmadığının araştırılarak işveren babası ise davanın reddine, babası değilse askerlik bilgilerinin araştırılarak sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir.Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 21/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi