3. Hukuk Dairesi 2015/16226 E. , 2017/3718 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki vasiyetnamenin tenfizi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; muris tarafından düzenlenen .... 22.09.1997 tarih ve 11211 yevmiye nolu vasiletname ile iki taşınmazın kendisine vasiyet edildiğini, vasiyetnamenin açılıp okunduğunu ileri sürerek, muris adına kayıtlı bulunan ....4 pafta 263 ada 16 ve 17.... pafta 268 ada 10 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile kendi adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ...., ..., ..., .... ... ve ...; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar ..., vd. vekili; davanın zamanaşımı sebebiyle reddine dair karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; ..... Mahkemesinin 1999/104-381 nolu kararına konu ....1. Noterliğinin 22.09.1997 tarih ve 11211 yevmiye nolu vasiyetnamenin tenfizine,...mahalle mevkii kain tapunun 263 ada 16 parsel ve ...alle mevkii kain tapunun 263 ada 17 parsel, Rize İli Merkez ...mahalle mevkii kain tapunun 268 ada 10 parsel sayılı taşınmazlardaki Halil İbrahim oğlu, Sultan Kuş adına olan tapu kayıtlarındaki hisse miktarlarından 1.798.400/4.300.800 oranındaki hissenin iptali ile ... adına tapuya kayıt ve tesciline, davalılar ..., ..., ... ve ... yönünden açılan davanın husumetten reddine karar verilmiş, hüküm birkısım davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dava, vasiyetnamenin tenfizi ile vasiyetnameye konu taşınmazların muris adına olan tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkindir.
Davalılar ... vd. vekili 04/09/2012 tarihli cevap dilekçesi ile davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; davanın mahiyeti gereği basit yargılama usulüne tabi oluşu, sürelerin adli tatilde de işleyeceği, bir kısım davalılar vekilinin zamanaşımı yönündeki beyanlarını içerir cevap dilekçesini yasal süre tamamlandıktan sonra dosyaya sunmuş oldukları görüldüğünden, davalılar vekilinin bu yöndeki talebinin ara kararla reddine dair karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
6100 sayılı HMK"nın 103. maddesinde adli tatilde görülecek dava ve işler sayılmıştır, aynı kanunun 104. maddesi ""Adli tatile tabi olan dava ve işlerde, bu Kanunun tayin ettiği sürelerin bitmesi tatil zamanına rastlarsa, bu süreler ayrıca bir karara gerek olmaksızın adli tatilin bittiği günden itibaren bir hafta uzatılmış sayılır"" hükmünü içermektedir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda (HMK) iki temel yargılama usulü düzenlenmiştir. Bunlar yazılı (m. 118-186) ve basit (m. 316-322) yargılama usulleri olup, davanın açıldığı mahkemeye veya uyuşmazlığın niteliğine göre uygulanacak yargılama usulü farklılık göstermektedir.
Kanunda yazılı yargılama usulü ayrıntılı olarak düzenlenmiş, basit yargılama usulü ise temel özellikleri ve farklı noktalarıyla belirtilmiş, hüküm bulunmayan hallerde yazılı yargılama usulüne ilişkin hükümlerin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. ( ...md. 322/1)
Asliye hukuk mahkemelerinde kural olarak yazılı yargılama usulü uygulanır. Yazılı yargılama usulünün nasıl yapılacağı 6100 sayılı HMK"nun 118 ve devamı maddelerinde, yazılı yargılama usulüne tabi bir davada ön incelemenin nasıl yapılacağı ise aynı Kanunun 137 ila 142. maddeleri arasında düzenlenmiştir.
Ayrıca, 6100 sayılı HMK"nın 103. maddesinde adli tatilde görülecek dava ve işler sayılmıştır, aynı kanunun 104. maddesi ""Adli tatile tabi olan dava ve işlerde, bu Kanunun tayin ettiği sürelerin bitmesi tatil zamanına rastlarsa, bu süreler ayrıca bir karara gerek olmaksızın adli tatilin bittiği günden itibaren bir hafta uzatılmış sayılır"" hükmünü içermektedir.
Somut olayda dava, vasiyetnamenin tenfizine istinaden tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Bu haliyle davanın tabi olduğu yargılama usulü; "Yazılı Yargılama Usulü" dür. Mahkemece, yazılı yargılama usulü kapsamında muhakemenin sürdürülmesi ve bir kısım davalılar vekilinin zamanaşımı itirazlarının bu kapsamında değerlendirilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince birkısım davalılar BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.