11. Hukuk Dairesi 2015/15383 E. , 2016/5339 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ......ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/11/2014
NUMARASI : 2014/894-2014/178
Taraflar arasında görülen davada ...... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 03.11.2014 tarih ve 2014/894-2014/178 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ....... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, 16/09/2004 tarihinde müvekkilinin nüfus cüzdanının işyerinden çalındığını, davalı banka tarafından müvekkilinin kimliğini kullanarak kendisini H.. A.. olarak tanıtan 3. kişilere çek karnesi ve kredi kartı düzenlenerek verildiğini, müvekkilinin kendisi adına işlemler yapan kişiler hakkında şikayetçi olduğunu, müvekkili aleyhine icra takipleri yapıldığını, karşılıksız çek keşide etmekten hakkında davalar açıldığını, müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını, davalı bankanın ağır kusurlu olduğunu, gerekli araştırmaları yapmadığını ileri sürerek, 30.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminatın çek karnesinin düzenlendiği tarihten itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili bankanın hesap açılışı ve çek karnesi verilmesi sırasında gerekli basiret ve özeni gösterdiğini, gerekli tüm belgeleri tam ve eksiksiz olarak aldığını, çek karnesi verilmesinde de evrakların kontrol edildiğini, müvekkilinin üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini ve herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı bankanın basiretli bir tacir gibi davranmadığı ve kusurlu olduğu, bu itibarla davacının zararını gidermekle yükümlü olup, BK"nın 50. maddesi uyarınca zararın miktarının tam olarak ispat edilememesi halinde mahkemece hakkaniyete uygun olarak belirleneceği, davacının şahsiyet hakkının da hukuka aykırı bir şekilde zarar gördüğü gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, 10.000,00 TL maddi, 15.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki (2) ve (3) numaralı bentlerin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2- Dava, bankacılık işleminden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlenen gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, davacı tarafça dava dilekçesinde hükmedilecek tazminatın çek karnesinin düzenlendiği tarihten itibaren yasal faiziyle tahsili talep edilmesine rağmen, mahkemece faiz istemi konusunda herhangi bir karar verilmemesi doğru olmamış, bu nedenle kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.
3- Ayrıca, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T."nin 10/2 madde ve fıkrasında "Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez." hükmü düzenlendiğinden, anılan husus nazara alınmaksızın hüküm fıkrasının 6. bendinde reddedilen manevi tazminat yönünden davacı vekili lehine belirlenen ücreti aşan şekilde davalı vekili lehine vekalet ücreti takdiri de doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle de davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.280,75 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 11.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.