3. Hukuk Dairesi 2015/17553 E. , 2017/3877 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, ...; kendilerinin tarımsal sulama amacıyla davalı şirkete ait 10050007200 no"lu sayaçtan elektrik kullandıklarını, söz konusu sayacın 2001 yılında köyde heyelan olup tesisin zarar görmesi üzerine 2005 yılında Kaymakamlık emriyle Köy Hizmetleri İlçe Müdürlüğü tarafından taktırıldığını,zira trafo, elektrik panosu ve sulama pompalarının Köy Hizmetleri tarafından kurulduğunu, kendilerinin o tarihten bu yana tarımsal sulama amacıyla bu saatten enerji kullandığını ve bu dönem içerisinde de davalıya elektrik borçları bulunmadığını; ancak, son dönem faturalarında eski borç adı altında 77.800,00 TL tutarında borcun kendilerinden talep edildiğini; köy muhtarının yaptığı araştırma neticesinde sayacın abone kaydının SS. Toprak Su Kooperatifi Başkanlığı adlı bir kooperatife ait olduğunu, 1996 yılından kalma bir elektrik borcu bulunduğu bilgisine ulaşıldığını, aynı konu ile ilgili olarak kaçak elektrik kullanmak suçlamasıyla köy muhtarı..... hakkında... Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/77 E. Sayılı dosyası kapsamında dava açıldığını, davalı şirketin elektriği kesme tehdidi üzerine kendilerine ait olmayan borcu da üstlenmek zorunda kalıp taksitlendirme talebinde bulunduklarını ileri sürerek; taraflarına tahakkuk ettirilen 77.800,00 TL"lik borçtan borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ,davaya konu borçların kaçak elektrik tutanağı tahakkuku ve normal dönem tahakkukları olduğunu, davacı hakkında davalı kurumun bilgisi dışında sayaç değiştirmekten dolayı 06.09.2008 tarih ve 3325 seri no"lu kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağı tanzim
./..
-2-
edildiğini, buna istinaden kaçak tahakkuku çıkartıldığını, ayrıca 2008/9, 2009/2, 2009/5 dönemlerine ait normal elektrik tüketim tahakkuklarının da bulunduğunu savunarak; davanın reddini istemiştir.
Davacı Köy Tüzelkişiliği kaldırıldığından ve davacı köy... Belediyesi ve Mersin Büyükşehir Belediyesi"nin mahallesi haline geldiğinden mahkemece... Belediyesi ve Mersin Büyükşehir Belediyesi 6360 Sayılı Kanun gereğince davaya dahil edilmiştir.
Mahkemece;alınan bilirkişi raporundaki değerlendirmeler hükme esas alınmak suretiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık;kaçak elektrik kullanımı ve normal elektrik tüketiminden kaynaklanan alacağa yönelik menfi tespit istemine ilişkindir.
Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği 01.03.2003 tarihinde yürürlükten kaldırılmış ve Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği yürürlüğe girmiştir. Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği"nin 13. maddesi hükmünde, gerçek veya tüzel kişiler tarafından, yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde elektrik tüketilmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiş, 15. madde hükmünde de, kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama, tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirleneceği açıklanmıştır.
Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği"nin uygulanmasına ilişkin olarak 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından uygulanacak “Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar” hakkında 622 sayılı karar alınmıştır.
Somut olayda;davaya konu edilen toplam 77.800,07 TL"lik borcun 100500007200 abone numarası ile S.S. Toprak Su Koop.Bşk. adına abone kaydı olan... Malaklar Köyü sulama tesisinde 2008/09 dönemine ait 06.09.2008 t.li kaçak elektrik tutanağına istinaden çıkarılmış olan 60.086, 20 TL ile 2008/09 dönemine ait 9.610,09 TL,2009/02 dönemine ait 1.130,49 TL ve 2009/05 dönemine ait 6.973,29 TL olmak üzere 3 adet normal tüketim faturasının toplamından oluştuğu ve davacı tarafından söz konusu bu borçtan dolayı borçlu bulunmadığının tespiti istemi ile eldeki davanın açıldığı sabittir.
Mahkemece, hükme esas alınan 13.06.2014 tarihli bilirkişi heyet raporu incelendiğinde; raporun hükme esas almaya yeter nitelik ve yeterlilikte olmadığı, nitekim davaya konu edilen 2008/09 dönemine ilişkin 06.09.2008 t.li kaçak elektrik tutanağına istinaden tahakkuk ettirilen 60.086,20 TL"lik tahakkuk yönünden tutanak tarihi olan 06.09.2008 tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre hesaplama yapılmadığı, yine diğer davaya konu edilen 3 adet normal tüketim faturaları yönünden de yapılan tahakkukların ilgili yönetmelik hükümlerine uygun olup olmadığı yönünde de herhangi bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Oysa ki, hesaplamanın kaçak elektrik tüketimi yönünden Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından yayımlanan 29.12.2005 günlü 622 sayılı kararı ile Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerine göre yapılması ,yine davaya konu edilen 3 adet diğer elektrik tüketim faturaları yönünden de yapılan tahakkukun usul ve yasaya uygun olup olmadığının ilgili yönetmelik çerçevesinde değerlendirilmesi gerekmektedir. Bilirkişi raporu bu yönleri ile hükme esas almaya elverişli değildir.
Hal böyle olunca, mahkemece, yukarıda ifade edilen yasa hükümleri ve açıklamalar dikkate alınmak suretiyle; dosyanın alanında uzman 3"lü bilirkişi heyetine tevdi edilmesi ile davalı kurumun davacıdan isteyebileceği kaçak elektrik bedelinin Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından yayımlanan 29.12.2005 günlü 622 sayılı kararı ile Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerine göre yeniden hesaplanması ve yine davaya konu edilen 3 adet normal tüketim faturası yönünden de davalı kurumca yapılan tahakkukun ilgili yönetmelik hükümlerine uygun olup olmadığının hesaplanması için rapor alınması suretiyle; sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken,yetersiz bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı ... yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.