MAHKEMESİ : Alanya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/05/2013
NUMARASI : 2011/178-2013/175

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili yüklenici ile davalı arsa sahipleri arasında arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi düzenlendiğini, Kestel Belediyesi tarafından verilen imar durumu ve inşaat iznine uygun olarak inşaat çalışmalarına devam edilirken imar planının iptali üzerine inşaatın durdurulduğunu, müvekkilinin sağlık durumu, imar durumunun henüz düzelmemesi ve inşaat yasağının devam etmesi sebebi ile Alanya"ya gelemediğini, bu arada arsa sahiplerinin sözleşme hükümlerine aykırı olarak, üzerine inşaat yapılacak arsayı kiraya verdiklerini, müvekkilinin yaptığı temeller üzerine hizar ve mobilya atölyesi kurulduğunu ve halen inşaat sahasının üçüncü kişiler tarafından işgal edildiğini, müvekkili tarafından açılan müdahalenin önlenmesi davasının reddedildiğini, sözleşmenin feshi için açılan karşı davanın kabul edildiğini, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshedildiğini, feshin 12.03.2010 tarihinde kesinleştiğini, müvekkili tarafından sözleşmenin yerine getirileceği inancıyla yapılan masraflar ile imalat bedelinin iade edilmesi gerektiğini ileri sürerek, şimdilik 10.000,00 TL"nin 12.03.2010 tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri, sözleşmenin haklı nedenle feshedilmiş olduğunu, davacı yüklenicinin 17.07.1997 tarihinde sözleşme yapılmasına rağmen inşaat ruhsatını dahi almadan taşınmazı 13 yıl boş tuttuğunu, arsa sahiplerinin büyük zarara uğradığını, taşınmazın imar çalışmasından sonra 3 parçaya ayrıldığını, davacının kaçak durumda olan imalatının değerinin bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki 17.07.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin mahkeme kararı ile feshedilmiş olduğu, fesih kararının 12.03.2010 tarihinde kesinleştiği, sözleşmeye konu taşınmaz üzerinde yıkılmış, çok küçük, çatısız, kullanılmaya elverişsiz bir baraka ile moloz yığınlarının bulunduğu, sözkonusu yığınların taşınmaza herhangi bir artı değer katmadığı, keşif tarihi itibari ile davacının yapmış olduğunu iddia ettiği temel inşaatının taşınmaz
üzerinde bulunmadığı, tespit dosyasına konu imalatların, değişen imar planı çerçevesinde zaman içerisinde taşınmaz üzerinden kaldırıldığı, davalıların sebepsiz zenginleşmelerinin olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
M. G. mirasçılarından V.. S.., M.. S.., Ü. S., E.. S.. dava başlığında yer almamış iseler de bu durum HMK"nın 297/1-b maddesi hükmüne aykırı olmuş ise de, HMK"nın 304. maddesi gereğince mahallinde tarafların müracaatı ile veya re"sen her zaman düzeltilmesi mümkün maddi hata niteliğinde olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.