20. Hukuk Dairesi 2016/1670 E. , 2017/10588 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı dava dilekçesiyle;müvekkillerinin...köyü 398 parsel sayılı taşınmazı maliki olduklarını, Hazine tarafından açılan dava sonucu... 1 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/60 Karar sayılı dosyası ile taşınmazın 19781 m2 kısmının tapusunun iptaline karar verildiği ve kararın kesinleştiğini, taşınmazın dava tarihindeki bedelinin fazlaya dair haklarını saklı tutmak kaydı ile şimdilik 1000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Birleşen dosyada davacılar 06.04.2015 tarihli dilekçeleri ile müvekkillerinin malik oldukları 398 parsel sayılı taşınmazın bir kısmının Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılan yerlerden olduğu gerekçesi ile 19781 m2 kısmının tapusunun iptaline karar verildiğini, kararın 13.10.2009 tarihinde kesinleşiğini, kararın infaz edilmediği, daha sonra yürürlüğe giren 6292 sayılı Kanun gereği bu tür taşınmazların maliklerine bedel alınmaksızın iade edilmesi gerektiğini, taşınmazda bulunan 2/B şerhinin 11.7.2012 de terkin edildiğini, davacılardan ..."nin taşınmazın iadesi için tapu müdürlüğüne başvuruda bulunduğunu ancak talebinin yerine getirilmediğini mahkeme kararı ile iptal edilen kısmın Hazine adına tescil edildiğini belirterek taşınmazın Hazine adına olan tapu kaydının iptalini ve veraset ilamına göre 1/4"ünün Hatice, 3/4"ünün ise ... adına tesciline karar verilmesini istemiştir Mahkemece, birleşen dosya yönünden davanın kabulü ile 398 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına olan tapu kaydının iptaline ¼ payının davacı ... 3/4 payının ise davacı ... adına tesciline, asıl dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, asıl dava TMK’nın 7. maddesine dayalı tazminat davası, birleşen dosya ise tapu iptali ve tescil davasıdır. İncelenen dosya kapsamına göre; dava konusu taşınmazın 1976 tarihinde kesinleşen kadastro sonucu tarla vasfı ile davacıların murisi ... adına 20000 m2 yüzölçümü ile tescil edildiği, Hazine tarafından açılan dava sonucu taşınmazın 19781 m2 kısmının kesinleşen 2/B alnında kaldığı gerekçesi ile tapusunun iptaline ve tarla vasfı ile Hazine adına tesciline karar verildiği, hükmün 13/10/2009 tarihinde kesinleştiği, taşınmazın 2/B alanında kaldığına ilişkin şerhin 08/01/2001 tarihinde yazıldığı, 11/07/2012 tarihinde Hazinenin 10/07/2012 tarihli yazısı gereği 6292 sayılı Kanun gerekçe gösterilerek 2/B şerhinin silindiği, ilgili tapu iptali ve tescil kararının 26/08/2013 tarihinde infaz edilerek dava konusu 398 parsel sayılı taşınmazın 19781 m2 yüzölçümü ile Hazine adına tecil edildiği, davacıların 24/02/2015 tarihinde 6292 sayılı Kanundan bahsedilerek taşınmazın iadesi için başvuruda bulunduğu, ilgili başvurunun Milli Emlak Müdürlüğünün 27/02/2015 tarihli yazısı ile; iade başvurusunun 6292 sayılı Kanunda belirtilen 2 yıllık süre içinde yapılmadığı gerekçe gösterilerek reddedildiği anlaşılmış ise de; 26/04/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6292 sayılı Kanunun 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde; "tapu ve kadastro veya imar mevzuatına göre ilgilileri adına oluşturulan ve tapuda halen kişiler adına kayıtlı olan taşınmazlardan Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/A veya 2/B belirtmesi bulunan veya konulan taşınmazların tapu kayıtları bedel alınmaksızın geçerli kabul edilir ve tapu kütüklerindeki 2/A veya 2/B belirtmeleri terkin edilerek tescilleri aynen devam eder, aynı gerekçeyle bu nitelikteki taşınmazlar hakkında dava açılmaz, açılan davalardan vazgeçilir, açılan davalar sonucunda tapularının iptaliyle Hazine adına tesciline karar verilen, kesinleşen ve tapuda henüz infaz edilmeyen taşınmazlar hakkında da aynı şekilde işlem yapılır. Ancak, bu kararlardan infaz edilerek tapuda Hazine adına tescil edilen taşınmazlar ise ilgilileri tarafından bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki yıl içinde idareye başvurulması hâlinde, bedelsiz olarak önceki kayıt maliklerine veya kanuni mirasçılarına iade edilir.";(b) bendinde “Özel kanunları gereğince Devlet tarafından kişilere satılan, dağıtılan, trampa edilen, bedelli veya bedelsiz olarak devredilen veya iskânen verilen ya da özelleştirme suretiyle satılanlar ile hisseleri devredilen özel hukuk tüzel kişileri adına kayıtlı olan ancak daha sonra Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/A veya 2/B belirtmesi konulan taşınmazların tapu kayıtları geçerli kabul edilir, aynı gerekçeyle bu nitelikteki taşınmazlar hakkında dava açılmaz, açılan davalardan vazgeçilir, açılan davalar sonucunda Hazine adına tescil edilenler ise bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki yıl içinde ilgilileri tarafından idareye başvurulması hâlinde önceki maliklerine veya kanuni ya da akdî haleflerine bedelsiz olarak iade edilir. Ancak, bu kişilerden taşınmazlarına karşılık daha önce yer verilenlere veya bedeli ödenenlere iade işlemi yapılmaz.” hükümlerinin bulunduğu;taşınmaza ilişkin verilen tapu iptal kararının infazının 6292 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 26/04/2012 tarihinden itibaren 2 yıllık süre geçmeden 26/08/2013 tarihinde infaz edildiği, 6292 sayılı Kanunun 7. maddesinin (a) bendinde belirtildiği şekilde, “...açılan davalar sonucunda tapularının iptaliyle Hazine adına tesciline karar verilen, kesinleşen ve tapuda henüz infaz edilmeyen taşınmazlar hakkında da aynı şekilde işlem yapılır.” hükmünün uygulanarak taşınmazda bulunan 2/B şerhinin silinmesi ve tescilinin aynen devam etmesi gerekirken kanun hükmüne aykırı olarak infazın gerçekleştirildiği ve taşınmazın Hazine adına tescil edildiği belirlenerek hüküm kurulmuş olduğuna göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 14/12/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.