3. Hukuk Dairesi 2015/18019 E. , 2017/4253 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki Tüketici Hakem Heyeti Kararının İptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalının Etimesgut Tüketici Sorunları Hakem Heyetine başvurusu üzerine, faturalı mekanik sayacın önceki ön ödemeli sayaç ile değiştirilmesine, güvence bedelinden tüketicinin sorumlu olmadığının tespitine, ödenen güvence bedeli 36,92 TL nin tüketiciye iadesine karar verildiğini, dava konusu uyuşmazlığın Tüketici Hakem Heyeti görev sınırını aştığını, mevzuat doğrultusunda işlemin gerçekleştirildiğini, tüketicinin talebinin aşıldığını belirterek Etimesgut Tüketici Sorunları Hakem Heyetinin 25/5/2015 tarih ve 2015/14181 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; itiraz süresinin geçtiğini, davacının bilgilendirme yapmadan sayacı değiştirdiğini, güvence bedelinin ödemeye zorlandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davalı abonenin talebi ve rızası olmadan ön ödemeli sayacın mekanik sayaçla değiştirildiği ve sözleşme yapılarak güvence bedeli alındığı, söz konusu durumun dürüstlük kuralıyla bağdaşmadığı, kazanılmış hakkın ihlal edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün süresi içerisinde davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine ek karar ile temyiz talebinin kesinlik nedeniyle reddine karar verilmiş, ek karar davacı tarafça temyiz edilmiştir.
1- Dava, davalının başvurusu üzerine Tüketici Sorunları Hakem Heyetince davalı tüketicinin faturalı mekanik sayacın önceki ön ödemeli sayaç ile değiştirilmesine, güvence bedelinden tüketicinin sorumlu olmadığının tespitine, ödenen güvence bedeli 36,92 TL nin tüketiciye iadesine karar verilmesi üzerine, bu kararın iptali talebiyle açılmış olup, davalının yaptığı başvuruyla yarattığı çekişmenin giderilmesine yöneliktir.
Öncelikle mahkeme kararının kesin olup olmadığı hususunun belirlenmesi gerekmektedir.
Her ne kadar, mahkemece kararın kesin olarak verildiği belirtilmiş ise de, davaya konu Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Kararında parasal bir değerin belirtilmediği, dolayısıyla verilen kararın değer yönünden kesinlik sınırı içerisinde kalmadığı açık ve belirgindir.
Kesin olmayan bir kararın mahkemece kesin olarak verildiği belirtilerek ve gerçekte kesin olmayan bir karara ilişkin olarak mahkemece kararın kesin olduğunun yazılması ve bu kararın temyizine ilişkin dilekçenin kararın kesin olduğundan bahisle red edilmesi yok hükmünde olup, hukuki sonuç doğurmaz.
HUMK.nun 432/4.maddesinde "Temyiz, temyizi kabil olmayan bir karara ilişkin olursa karar veren mahkeme temyiz isteminin reddine karar verir." Yasanın belirlediği anlamda bir kesinlik gerçek bir kesinliktir. Kesin olmayan bir karara mahkemenin kesin ibaresini koyması o kararın kesin olduğu anlamına gelmez. Dolayısıyla da 432/4. maddesinde belirtilen bir kesinlikten bahsedilemez. Kesin olmayan bir karara hakimin kesin olduğunu kararına yazması bu kararın gerçekte kesin olduğu anlamına gelmez. Dolayısıyla da temyizi mümkündür.
Arz edilen hususlar kapsamında kesin olmayan bir karara ilişkin olarak mahkemece kararın kesin olduğunun yazılması ve bu kararın temyizine ilişkin dilekçenin kesin olduğundan bahisle reddedilmesi yok hükmünde olup sonuç doğurmayacağından bu nedenle temyiz dilekçesinin kararın değer yönünden kesin olduğundan bahisle reddine dair mahkemece verilen ek kararın kaldırılması ve yasal süresi içinde verilen temyiz isteminin incelemesine geçilmiştir.
2- Doğal Gaz Piyasası Dağıtım ve Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin 39/1.maddesine göre; ‘’Dağıtım şirketi, alacaklarını garanti altına alabilmek amacıyla, mekanik sayaç kullanan abonelerden abonelik sözleşmesinin imzalanması sırasında bir defaya mahsus olmak üzere güvence bedeli alabilir. Ancak ön ödemeli sayaç kullanan abonelerden güvence bedeli alınmaz.’’
Dosyanın incelemesinde; davalı tarafından 30/03/2015 tarihli Tüketici Hakem Heyetine başvuru dilekçesinde; “kartlı saatimin pil ikazı vermesi üzerine firma aranarak randevu alındı, fakat saatin yapılamayacağı ve değişmesi gerektiği bildirildi, firmaya gidildiğinde kartlı saat takamayacakları, onun yerine faturalı saat takılıp bunun için ise güvence bedeli alınacağı bildirilmiştir. Diğer saate de 300 dolar ödenmiştir, iadesi istenilen tutar 443,04 Tldir” şeklinde açıklama yapıldığı, Etimesgut Tüketici Hakem Heyetinin 2015/14181 karar sayılı 20/05/2015 tarihli kararıyla talebinin kabulüne, doğalgaz aboneliğinde bulunan faturalı mekanik sayacın önceki ön ödemeli sayaç ile değiştirilmesine, güvence bedelinden tüketicinin sorumlu olmadığının tespitine, ödenen güvence bedeli 36,92 TL nin tüketiciye iadesine karar verildiği görülmektedir.
Dava konusu meskene ilişkin abonelik bilgileri incelendiğinde; aboneliğin 25/06/2014 tarihinden itibaren dava dışı Zekayi Beyaztaş isimli kişiye ait olduğu, 21/03/2015 tarihinde arıza bildirimi üzerine düzenlenen servis formuna göre sayaca işlem yapılamadığı tespit edilerek sayaç değişimi için abonenin şubeye yönlendirildiği, abone olarak davalı ile aynı soyadı taşıyan Vehbi Pekşen"in imzasının alındığı, 25/03/2015 tarihinde davalı tarafından abonelik sözleşmesi imzalandığı, 26/03/2015 tarihinde ise faturalı sayaç değişiminin yapıldığı anlaşılmaktadır.
Davalı tarafından abonelik sözleşmesinin 25/03/2015 tarihinde imzalandığı belirlenmekle, bu tarih öncesinde davalının ön ödemeli sayaca ilişkin hak sahibi olmadığı, sayacın arızası nedeniyle değişimi gerektiğinin tespit edildiği, Tüketici Hakem Heyetine başvuru dilekçesinde de sayaç değişiminin açıkça talep edilmediği, abonelik sözleşmesinin özel şartlar bölümünde ise davalı abonenin güvence bedelini ödeyeceğini taahhüt ettiği belirlenmektedir.
O halde mahkemece; davalının aboneliğinin öncesi dönemde mevcut bulunan ön ödemeli sayaca yönelik hak sahipliğinin bulunmadığı, sayacın değişimini açıkça talep etmediği, yönetmelik ve sözleşme hükümlerine göre güvence bedelinin tahsilinde hukuka aykırılık bulunmadığı görülmekle itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz talebinin reddine ilişkin ek kararın kaldırılmasına, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı taraf yararına HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalı tarafa iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.