3. Hukuk Dairesi 2017/121 E. , 2017/4305 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dilekçesinde; taraflar arasında abonelik sözleşmesinden kaynaklanan (21/12/2011 tarihi itibari ile) toplam 126.281,86 TL borçlarını davalıların bugüne kadar ödemediklerini beyanla, 21/12/2011 tarihi itibari ile davacı idarenin alacağı olan 126.281.86 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; yasal süresi içinde cevap dilekçesi ibraz etmemişlerdir.
Mahkemece; "Davacının alacak talebini içerir davasının kısmen kabulüne, 32.191,35 TL asıl alacak ve 83.103,79 TL gecikme cezası olmak üzere toplam 115.295,14 TL alacağın, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ...ile Aksis Turz. Dan. Tic. Ltd. Şti "nden tahsili ile davacı ... Genel Müdürlüğü"ne verilmesine, Davacı ... Genel Müdürlüğü"nün fazlaya ilişkin alacak talebini içerir davasının reddine," karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ,32.191,35 Tl asıl alacak ve 83.103,79 Tl gecikme cezası olmak üzere toplam 115.295,94 TL davalıların borcu bulunduğu yönünde görüş beyan edilmiştir.
Davacı taraf bilirkişi raporuna gecikmeli ödenen faturaların gecikme cezasının hesaplanmadığından bahisle gerekçelerini de belirterek itiraz etmiş, yeni bir rapor alınmasını talep etmiştir.
6100 sayılı HMK"nun 266.maddesi hükmüne göre, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda bilirkişi oy ve görüşünün alınması zorunludur.
Aynı kanunun 281. maddesinde ise, tarafların, bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebililecekleri; mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği; ayrıca gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabileceği açıklanmıştır.
Somut olayda, davacı vekili hükme esas alınan rapora gerekçelerini de göstermek suretiyle itiraz etmiş, ancak mahkemece, davacı vekilinin rapora itirazını reddetmiş, itirazlar karşılanmadan hüküm tesis edilmiştir. Çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda, bilirkişi raporuna karşı itirazları değerlendirmek de uzman bilirkişilerin görevidir.
Hal böyle olunca, mahkemece davacı vekilinin rapora itirazlarını karşılar biçimde önceki bilirkişi kurulu dışında oluşturulacak üç kişilik bilirkişi heyetinden taraf ve Yargıtay denetimine elverişli yeni bir rapor alınarak varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-)Bozma nedenine göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.