3. Hukuk Dairesi 2015/18315 E. , 2017/4399 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı , kendisine ait .... plaka sayılı aracın harici sözleşme ile dava dışı .....isimli kişiye satılıp teslim edildiğini, araç kiralama işi yapan dava dışı Mustafa Yılmaz"ın satın aldığı aracı davalılardan ...."e kiraladığını, davalı ..."in ise sahte belge düzenlenmek suretiyle aracı Kütahya 1. Noterliği"nin 24.10.2011 tarih ve 24765 yevmiye sayılı "Araç Satış Sözleşmesi" ile diğer davalı ..."e satışını yaptığını ileri sürerek; davalılar arasında yapılan 24.10.2011 tarihli satış sözleşmesinin sahte olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ...,ilgili araç satış sözleşmesinin Kütahya 1.Noterliğinde yapıldığını ve Kütahya Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu nedenle yetki itirazında bulunduklarını, esasa ilişkin olarak ise; olayda noter olan kendisinin kast, ihmal veya kusurunun bulunmadığını, sahteliğin kim tarafından ve nasıl yapıldığını ispat yükünün davacıda olduğunu savunarak; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davanın kabulü ile; davaya konu edilen .... plakalı aracın devri için yapılan Kütahya 1. Noterliğince tanzim edilmiş 24765 yevmiye no"lu 24.10.2011 tarihli araç satış sözleşmesinin sahte olduğunun tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; Noterde yapılan araç satışına ilişkin satış sözleşmesinin sahte olduğunun tespitine ilişkindir.
Tespit davaları, bir hakkın veya hukuki ilişkinin var olup olmadığının tespitine ilişkin davalardır. Tespit davası yolu ile, mahkemeden bir hakkın veya hukuki ilişkinin varlığı veya yokluğu yahut bir belgenin sahte olup olmadığının belirlenmesi talep edilebilir.
Tespit davası, eda davasının öncüsüdür. Tespit davasının dinlenebilmesi için, diğer genel dava şartlarından başka, davacının tespit davasına konu yapılan hukuki ilişkinin hemen tespit edilmesinde hukuki yararının bulunması şarttır. Bir hukuki ilişkinin hemen tespit edilmesinde hukuki yararın bulunması üç şartın varlığına bağlıdır. İlk olarak, davacının hakkının veya hukuki durumunun güncel bir tehlike ile tehdit edilmiş olması gerekir. İkinci olarak, bu tehdit nedeniyle davacının hukuki durumunun tereddüt içinde olması ve bu hususun davacıya zarar verebilecek nitelikte bulunması gerekir. Üçüncü olarak da; yalnız kesin hüküm etkisine sahip olup, cebri icraya yetki vermeyen tespit hükmü, bu tehlikeyi ortadan kaldırmaya elverişli olmalıdır.
Davacının tespit davası ile istediği hukuki korunma, diğer dava çeşitlerinden biri ile sağlanabiliyorsa, o zaman, davacının, o konuda tespit davası açmakta hukuki yararı yoktur.
Tespit davasının konusunun hak veya hukuki ilişki olması ve davacının tespit davası açmakta hukuki yararının bulunması dava şartıdır. Davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden gözetilir.
Somut olayda; kayden araç maliki olan davacı tarafından 24.11.2011 tarihli araç satış sözleşmesinin sahte olduğu ileri sürülerek; davalı ..."e aracı kiralayan ve sahte belge düzenleyen olarak, davalı ..."e araç satış sözleşmesini düzenleyen noter olarak, diğer davalı ..."e ise araç satış sözleşmesinin tarafı yani aracı satın alan olarak husumet yöneltildiği ve eldeki bu davanın açıldığı sabittir. Ancak yukarıda ifade edilen yasa maddeleri ve açıklamalar da gözetildiğinde, davacının eda davası açabilecekken eldeki bu tespit davasını açmasında korunmaya değer bir hukuki yararının olmadığı kuşkususuzdur.
Hal böyle olunca, mahkemece; davacının kayden maliki olduğu aracın sahte araç satış sözleşmesi ile satışına ilişkin olarak tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığı,nitekim davacının davaya konu ettiği uyuşmazlığı eda davası olarak açması gerektiği gözetilerek davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken,eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı ... yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.