3. Hukuk Dairesi 2017/9652 E. , 2017/4460 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki nafaka davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, boşanma kararı ile kendisi lehine hükmedilen 150 TL yoksulluk nafakasının, ...2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi"nin 2012/381 esas sayılı dosyasında verilen karar ile 259,08 TL"ye çıkartıldığını, ancak günün ekonomik koşulları içerisinde bu nafakanında yetersiz kaldığını belirterek, yoksulluk nafakasının aylık 759,08 TL"ye yükseltilmesini istemiştir.
Davalı, talep edilen nafakayı ödeyecek gücünün olmadığını ileri sürerek, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 11.04.2016 tarih ve 2016/4654 esas,2016/5480 karar sayılı ilamı ile, "...Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir, nitekim dosya arasında bulunan, taraflar arasındaki önceki nafaka dava dosyalarında yapılan ekonomik sosyal durum araştırma tutanaklarıyla da değişiklik olmadığı sabittir.
O halde; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. " gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, davanın kısmen kabulü ile, ...Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 15.01.2013 tarih, 2012/381 esas 2013/13 karar sayılı dosyasında davacı kadın lehine hükmedilen aylık 259,08 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 305,00 TL ye arttırılmasına, fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1- ) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın tüm, davacı tarafın ise vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazları dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Dava; nafaka artırım talebine ilişkindir. Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 9 maddesinin 1. fıkrasına göre; nafaka davalarında hükmolunan nafakanın bir yıllık tutarı üzerinden tarifenin üçüncü kısmı gereğince hesaplanacak miktarın tamamı, vekalet ücreti olarak hükmolunur. Bu miktarlar, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde davanın görüldüğü mahkemeye göre belirlenmiş bulunan ücretten az olamaz denilmektedir. Yine aynı maddenin 2. fıkrasında nafaka davalarında reddedilen kısım için avukatlık ücretine hükmedilemeyeceği hususu düzenlenmiştir.
O halde, mahkemece; davada kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 1.800 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu vekalet ücretine hükmedilmemiş olması doğru değil ise de; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ve "hakimin takdir yetkisi kapsamında" kalmadığından, hükmün HUMK 438/7 maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair ve davalının tüm temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle hüküm fıkrasının 7. bendi olarak, "davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT"ne göre 1.800 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" . ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 03.04.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.