Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/29888
Karar No: 2020/6912
Karar Tarihi: 17.06.2020

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/29888 Esas 2020/6912 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi         2017/29888 E.  ,  2020/6912 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma ile genel tatil ücreti alacaklarının bulunup bulunmadığı uyuşmazlık konusudur.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür. Aynı ilkeler ulusal bayram genel tatil ücreti alacakları için de geçerlidir.
    Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının hafta içi 5 gün 08.00-18.30 saatleri arasında birbuçuk saat ara dinlenme ile, cumartesi günleri ise 08.30-12.30 arası yarım saat ara dinlenme ile çalıştığı ve haftada 3,5 saat fazla çalışma yaptığı, ayrıca tanık beyanlarına göre haftalık ortalama 1,5 saatlik fazla çalışma süresinin de eklenmesi ile haftada 5 saat fazla çalışma yaptığı tespit edilerek ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödemesi bulunmayan dönemler için fazla çalışma ücreti alacağı hesaplanmıştır. Ancak dosya kapsamından davacının davalı aleyhine açılan ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/128 esas dosyasında 06.10.2011 tarihinde tanık olarak verdiği ifadesinde; “...fazla mesai yaparsak ücretini alıyoruz...” şeklinde açıklamada bulunduğu anlaşıldığından davacının o dosyada mahkeme huzurunda verdiği tanık beyanı kendisini bağlayıcı nitelikte olduğundan, tanık olarak ifade verdiği tarihe kadar olan dönem için fazla çalışma ücretinin ödendiğinin kabulü gerekmektedir. Diğer yandan dosya kapsamında mevcut olan imzalı ücret bordrolarına göre 2011 yılı Ekim ayından itibaren her ay değişik miktarlarda fazla çalışma ücreti ödemesi bulunmaktadır. Nitekim hükme esas alınan bilirkişi raporunda da fazla çalışma ücreti alacağı 2011 yılı Ekim ayına kadar olan dönem için hesaplanmıştır. Belirtilen tüm bu hususlar dikkate alınarak davacının fazla çalışma ücreti alacağının reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Davacının ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı yönünden ise , mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının 06.10.2011 öncesine ilişkin ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmadığını beyan ettiğinden, 06.10.2011 sonrası dönem için tanık beyanlarına göre dini bayramlar ile 1 Ocak dışında kalan resmi bayram günlerinde çalıştığı kabul edilerek ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı hesaplanmıştır. Davacının tanık olarak verdiği ifadesi dikkate alınarak 06.10.2011 öncesi dönem için ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının hesaplanmaması isabetli ise de, 06.10.2011 sonrası dönem için davacı tanıklarının davalı işyerinde çalışmadıkları, dolayısıyla davacı ile birlikte görev yaptıkları süre haricindeki dönem için davacının çalışma düzenini bilmeleri mümkün olmadığından beyanlarına itibar edilemeyeceği, davalı tanıklarının da ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışma olmadığını beyan ettikleri nazara alınarak davacının ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı ispatlanamadığından reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur.
    SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgiliye iadesine, 17.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi