Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3705
Karar No: 2018/12260
Karar Tarihi: 09.10.2018

Hırsızlık - iş yeri dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2018/3705 Esas 2018/12260 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, suça sürüklenen çocukların hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından mahkum edildikleri belirtiliyor. Mahkeme, suça sürüklenen çocuklar hakkında mala zarar verme suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezalarının miktarlarına göre mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığına hükmetmiş. Ayrıca sosyal inceleme raporu istemine karşın alınmayan raporun alınması gerektiği, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması için katılana zararın karşılanması gerektiği ve iştirak halinde suç işleyen çocukların yargılama giderlerinin ayrı ayrı, ortak yapılan giderlerin ise payları oranında alınması gerektiği belirtiliyor. Kanun maddeleri olarak ise 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35/1 ve Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik'in 20/2. maddesi, 6217 sayılı Yasa'nın 26. maddesi, 5320 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna eklenen geçici 2. maddesi, 5237 sayılı TCK’nın 168/1-4. maddesi, 5271 sayılı CYY.nın 231. maddesinin 6. fıkrası (b) bendi ve 5271
17. Ceza Dairesi         2018/3705 E.  ,  2018/12260 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    1-Suça sürüklenen çocuklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümler açısından;
    Mala zarar verme suçundan doğrudan hükmolunan adli para cezalarının miktarları ve türlerine göre; 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Yasa"nın 26. maddesi ile 5320 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000,00 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından, suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafiilerinin temyiz istemlerinin 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca ayrı ayrı REDDİNE,
    2-Suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihalali suçlarından kurulan hükümler açısından;
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Suç tarihinde 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuk ... hakkında her ne kadar, ara karar ile “Sosyal inceleme raporu istenilmesine” karar verildiği ve gerekçeli kararın deliller bölümünde sosyal inceleme raporunun düzenlendiği belirtilmesine rağmen, dosya kapsamından istemin yerine getirilemediğinin anlaşılması karşısında, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35/1 ve Çocuk Koruma Kanunu"nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik"in 20/2. maddesi gereğince zorunlu olan sosyal inceleme raporu alınmadan, hüküm kurulması,
    2-Yakalama, üst arama, teslim, tesellüm tutanak içeriğine ve dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk ..."ın yer göstermesi suretiyle, soruşturma aşamasında suça konu malzemelerin ve paraların bir kısmının katılana iade edilmesini sağlaması karşısında; kısmi iade nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına katılanın izni olup olmadığı sorularak ve savunmasında zararı karşılamaya hazır olduğunu beyan eden suça sürüklenen çocuk ..."a zararı gidermesi için imkan ve fırsat verilerek, sonuçlarına göre suça sürüklenen çocuklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 168/1-4. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
    3-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03/02/2009 tarih, 2008/11-250 Esas ve 2009/13 Karar sayılı kararında da kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde dikkate alınacak zararda, mahkemece kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların esas alınması, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, işyeri dokunulmazlığını ihlal suçunun zarar doğurmaya elverişli suçlardan olmadığı ve suça sürüklenen çocuk ..."in sabıkasının bulunmaması, suça sürüklenen çocuk ..."ın ise adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Akdağmadeni Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2009/74 Esas ve 225 Karar sayılı kararının 23/12/2009 tarihinde kesinleştiğinin ve üç yıllık deneme süresi içinde yeni bir suç işleyerek hükmün açıklanmamış olduğunun anlaşılması karşısında suça sürüklenen çocuklar hakkında, 5271 sayılı CYY.nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen “Kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi ve Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde takdirin gerekçelerinin kararda gösterilmesi gerekirken, “Suçun işlenmesi ile oluşan katılanın zararını gidermediği ve suça sürüklenen çocuk ... açısndan zarar gidermediğine ek olarak sabıkasının bulunması ”Biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    4-İştirak halinde suç işleyen suça sürüklenen çocuklar sarfına sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinin ayrı ayrı, ortak yapılan yargılama giderlerinin ise payları oranında alınmasına karar verilmesi gerekirken, yargılama giderlerinin eşit olarak alınmasına karar verilmek sureti ile 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar ... ve ... müdafiilerinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, temyiz etmeyen sanık ..."e SİRAYETİNE, 09/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi