Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15224
Karar No: 2016/422
Karar Tarihi: 18.01.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/15224 Esas 2016/422 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, davalıların işyeri kiracısı olduklarını ve işletme ilişkisinin sona ermesi nedeniyle kamu ve vergi borçlarından davalıların sorumlu olduğunu ancak borcu ödemediklerini ileri sürerek alacak talebinde bulunmuştur. Davalılar ise davacının işyerinde kullanılan eşyaları başka birine sattığı ve borçlarının alacaklı tarafın muvafakati ile başka birine temlik edildiği gerekçesiyle davanın reddini talep etmişlerdir. Mahkeme, borcun naklinin sözleşme ile mümkün olduğu ancak bu durumda sözleşme bulunmadığından davanın reddine karar vermiştir. Yargıtay ise borcun nakli protokole tabi alacağın, ödenmesi amacıyla verilen bonoların bir başka keşideci tarafından düzenlenen bono ile değiştirilmesi borcun nakli olarak kabulü mümkün değildir gerekçesiyle kararı bozmuştur.
Kanun Maddeleri: 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 174. maddesi ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 196. maddesi.
11. Hukuk Dairesi         2015/15224 E.  ,  2016/422 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 23/10/2013 tarih ve 2008/93-2013/521 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalıların müvekkiline ait işyerinin kiracısı olduklarını, belediye tarafından işyerinin kaldırılması sebebiyle taraflar arasında işletme ilişkisinin sona erdiğini, davalılarla imzalanan protokol gereğince kamu ve vergi borçlarından davalılar sorumlu olduğu halde borcu ödemediklerinden müvekkili tarafından ödeme yapılmak zorunda kalındığını, bilahare davalılarla 08.06.2005 tarihli bir başka protokol imzalanarak davalılardan bonolar alındığını, davalı ..."ün 30.07.2005 ve 30.08.2005 vade tarihli bonolar yerine, borçlusu...., alacaklısı ... olan 05.08.2005 vade tarihli bonoyu verdiğini, borcun vadesinde ödenmemesi üzerine senet borçlusu hakkında icra takibi başlatıldığını ancak böyle bir şahsın olmadığının anlaşıldığını ileri sürerek 9.650,00 TL alacağın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ..., davacı ile aralarında ticari ilişki olduğunu, davacının talebi ve yönlendirmesi ile işyerinde kullanılan tüm eşyaların dava dışı...."a satıldığını, yine davacının talebi doğrultusunda eşyaların bedeline mukabil olarak davacının vekili ..."ın alacaklısı olduğu senedin düzenlenerek kardeşi davalı ... tarafından davacıya teslim edildiğini, davacının işyerinde kullanılmakta olan eşyaları...."a sattığını, böylelikle borçlarının alacaklı tarafın muvafakati ile...."a temlik edildiğini, davacıya borçları olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Diğer davalılar, davaya yanıt vermemiştir.
    Mahkemece, 30.07.2005 tarihli 4.800,00 TL bedelli senet ile 30.08.2005 vade tarihli 4.850,00 TL bedelli senetlerin, senet alacaklısı davacı yedinde iken davalı ..."in davacı vekiline 10.500,00 TL meblağlı.... tarafından ödenecek senet ibraz ettiği, davacı vekilinin bu senedi kabul ettiği, böylelikle 6098 sayılı TBK"nın 196. (818 sayılı BK"nın 174.) maddesinde düzenlenen borcun naklinin gerçekleşmiş olduğu, davacının dava dışı.... tarafından düzenlenen senedi kabul etmiş olmakla artık davalılara karşı talepte bulunmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava, sözleşmeden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
    Mahkemece, yukarıda özetlendiği gibi, dava konusu borcun üçüncü kişiye naklinin gerçekleştiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Olay tarihi itibariyle yürürlükte olan 818 sayılı BK"nın 174. maddesi uyarınca, borcun nakli ancak taraflar arasında yapılacak bir sözleşme ile mümkündür. Somut olayda, borcun nakli sözleşmesi yapıldığına dair herhangi bir belge ve bilgi bulunmadığı gibi, salt protokole tabi alacağın, ödenmesi amacıyla verilen bonoların bir başka keşideci tarafından düzenlenen bono ile değiştirilmesi borcun nakli olarak kabulü mümkün değildir. Hal böyle olmakla, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi isabetli görülmemiş ve hükmün davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 18/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi