20. Hukuk Dairesi 2015/9450 E. , 2016/175 K.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... köyü 104 ada 15 parsel sayılı 21419,49 m² yüzölçümündeki taşınmaz, ham toprak niteliğiyle ...,
112 ada 14 parsel sayılı 5754,38 m² yüzölçümündeki taşınmaz, ham toprak niteliğiyle ...,
113 ada 2 parsel sayılı 7462,54 m² yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden ... ...,
113 ada 3 parsel sayılı 9674,47 m² yüzölçümündeki taşınmaz, bir takım şahısların taşınmazı kullandığı ancak hiçbirinin malik sıfatıyla zilyetliğinin bulunmadığı belirtilerek tarla ve bahçe niteliğiyle ...,
113 ada 4 parsel sayılı 2995,09 m² yüzölçümündeki taşınmaz, bir takım şahısların taşınmazı kullandığı ancak hiçbirinin malik sıfatıyla zilyetliğinin bulunmadığı belirtilerek tarla niteliğiyle ...,
113 ada 6 parsel sayılı 1347,91 m² yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden İlköğretim Binası ve müştemilatı niteliğiyle ... Köyü Tüzel Kişiliği,
113 ada 7 parsel sayılı 2371,30 m² yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden tarla niteliğiyle ... ...,
109 ada 6 parsel sayılı 3026,39 m² yüzölçümündeki taşınmaz, mezarlık niteliğiyle ... Köyü Tüzel Kişiliği adına tespit edilmişlerdir.
Davacı ... ... mirasçıları ... ... ve arkadaşları vekili, çekişmeli taşınmazların kök muris ...’dan kaldığı iddiasıyla tüm mirasçıları adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Yargılama sırasında davalı ... ... çekişmeli 113 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazların Eylül 1986 tarih 24 sıra numaralı tapusu kapsamında kaldığı iddiasıyla davaya katılmıştır.
Mahkemece davacıların davasının kısmen kabulüne, müdahil davacı ... ...’ın davasının kabulüne, 113 ada 3 ve 4 parselin kadastro tespitinin iptaliyle katılan ... ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 109 ada 6 sayılı parselin kadastro tespitinin iptaliyle tarla niteliğiyle davacılar adına müştereken tapuya kayıt ve tesciline, 113 ada 2, 6 ve 7; 112 ada 14; 104 ada 15 sayılı parselin tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından 113 ada 3 ve 4 sayılı parsellere yönelik temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın katılan – davalının dayandığı Eylül 1986 tarih 24 sıra numaralı tapu kaydı kapsamında kaldığı 113 ada 3 ve 4 sayılı parsellerin adına tesciline karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Hükme dayanak tapu kaydı ilk oluşumundan itibaren tüm tedavülleriyle birlikte getirtilmeden, keşifte uygulanmış olması hüküm için yeterli olmadığı gibi fen bilirkişi raporu da uygulanan tapu kaydının sınırlarının haritada gösterilmemiş olması nedeniyle denetime elverişli değildir.
O halde; mahkemece öncelikle dayanak tapu kaydı tüm geldi ve gitti kayıtları ve varsa ifraz haritası ile birlikte getirtilerek, kadastro sırasında revizyon görüp görmediği araştırılmalı, revizyon görmüş ise revizyon gördüğü kadastro parsellerine ait kadastro tespit tutanakları getirtilmeli ve bu tapu kaydına dayanılan ve çekişmeli taşınmazlara komşu olan taşınmazlara ilişkin açılmış bulunan başkaca dava bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa bu dava dosyaları tespit edilmeli daha sonra yöreyi iyi bilen elverdiğince yaşlı, yansız, yerel ve uzman bilirkişi, tutanak bilirkişilerinin tümü, tarafların aynı yöntemle göstereceği tanıklar hazır olduğu halde dava konusu taşınmazlar başında yeniden keşif yapılmalı, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 20. maddesi hükmü uyarınca dayanılan tapu kayıtları yerel bilirkişi yardımı, uzman bilirkişi eliyle yerine uygulanmalı, uygulamada kayıtların revizyon gördüğü dava dışı taşınmazlar varsa özellikle gözönünde tutulmalı, kayıtlarda tarif edilen sınır yerlerinden yerel bilirkişice bilinemeyen sınır yerleri bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, uzman bilirkişiye kayıtlarda tarif edilen sınır yerleri düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli, uygulamaya ilişkin yerel bilirkişi ve tanık sözleri, dıştan komşu taşınmazların tespit tutanağı içeriği ve varsa dayanakları kayıtlarla denetlenmeli, bu yolla dava konusu taşınmazların dayanılan tapu kayıtlarının kapsamında kalıp kalmadığı duraksamasız saptanıp oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 12/01/2016 günü oy birliği ile karar verildi.