Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1522
Karar No: 2018/9513
Karar Tarihi: 19.11.2018

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/1522 Esas 2018/9513 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2018/1522 E.  ,  2018/9513 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava, Kurum tarafından müfettiş raporuna istinaden eksik işçiliğe dayalı olarak resen tahakkuk ettirilen prim borcu ve ferilerinin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, uyulan bozma sonrasında, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Mahkemece uyulan bozma ilamımızda, “…Davalı Kurumun 26.05.2009 tarih ve 6933627 sayılı yazısı ile davacı şirketin 1065301 sicil nolu şube işyeri ile ilgili olarak kurum müfettişince düzenlenen rapora istinaden 2004 yılı otobüs işletmeciliği, kamyon işletmeciliği ve İstanbul Samandıra İşletmesi için yapılan asgari işçilik hesaplamaları sonucunda kuruma bildirilmediğinden bahisle resen prim tahakkuku yapılarak, ek tahakkuk belgelerine göre primlerin gecikme cezası ile birlikte ödenmesinin talep edildiği, eldeki dava ile de, eksik işçilik bildirimi bulunmadığı gerekçesiyle prim borcunun iptalinin talep edildiği, Mahkemece bozma öncesinde yapılan yargılama sonucu, davacı şirkete ait üretim araçları ve üretim kapasitesine göre bildirilen işçi sayısının yeterli olduğu, eksik bildirim bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Mahkemece verilen 29.12.2010 tarihli bu hükmün, Dairemizin 25.06.2012 gün, 2011/1679 E. 2012/12247 K. sayılı ilamı ile, kararın eksik incelemeye dayalı olduğu, müfettiş raporundaki tespitlerin tümünün gerekçeli olarak irdelenmediği, şehirlerarası otobüs işletmeciliği, kamyon işletmeciliği ve küp şeker imalatı ve paketleme işi nedeniyle trafik ceza tutanakları, terminal giriş-çıkış kayıtları gibi delillerin araştırılması gerektiği belirtilerek bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma sonrasında, Dairemizin yukarıda anılan bozma ilamına uyulmasına karar verilmekle birlikte, bozma ilamının gereğinin tam olarak yerine getirilemediği, müfettiş raporunda yer verilen prim borcunun dayanaklarının tamamının irdelenmediği gibi, bozmada araştırılması istenip de araştırılan trafik ceza ve terminal giriş-çıkış kayıtları gibi delillerden de uyuşmazlığı aydınlatmaya yeter bir sonuç elde edilemediği, buna rağmen araştırma genişletilmeden, mevcut delillere göre alınan, Yargıtay denetim ve irdelemesine elverişsiz nitelikte, müfettiş raporunu ve Dairemizin bozma ilamını karşılamaya yetersiz bulunan ek bilirkişi raporuna dayalı olarak, ilk hükme benzer gerekçelerle davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. .….” hususları belirtilmiş olup,bozma ilamı gerekleri tam olarak yerine getirilmeden karar verilmiştir.
    Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden; dava konusu edilen ek prim tahakkukunun dayanağı olan asgari işçilik inceleme raporunda;kamyon işletmeciliği işyerinde 2004/1-5 ayları arasında kalan dönem için işletmede çalışmış olduğu belirlenen en az kamyon şoförü sayısının tabldot sayısına göre belirlendiği,otobüs işletmeciliği işyerinde çalışan şoförlerin prime esas kazanç ücretlerinin işçi sendikası vasıtasıyla yapılan emsal araştırma sonucuna göre belirlenerek tespit edildiği anlaşılmaktadır.
    Hizmet akdine tabi olarak geçen ve davalı Kuruma bildirilen zorunlu sigortalılık sürelerinde asgari ücretin üzerinde ücretle çalışıldığının tespitine ilişkin davanın yasal dayanakları olan 506 sayılı Kanunun “Prime esas ücretler” başlığını taşıyan 77. maddesinin 1. fıkrası ile 5510 sayılı Kanunun “Prime esas kazançlar” başlıklı 80. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, sigortalıların prime esas kazançlarının nasıl belirleneceği açıklanmıştır.
    Diğer taraftan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun; 288. maddesinde, bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri belirli bir tutarı geçtiği takdirde senetle kanıtlanması gerektiği, bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri, ödeme veya borçtan kurtarma (ibra) gibi herhangi bir sebeple belirli bir tutardan aşağı düşse bile senetsiz kanıtlanamayacağı bildirilmiş, 289. maddesinde, 288. madde uyarınca senetle kanıtlanması gereken konularda yukarıdaki hükümler hatırlatılarak karşı tarafın açık muvafakati durumunda tanık dinlenebileceği, 292. maddesinde de, senetle kanıtlanması zorunlu konularda yazılı bir delil başlangıcı varsa tanık dinlenebileceği açıklanarak delil başlangıcının, dava konusunun tamamen kanıtlanmasına yeterli olmamakla birlikte, bunun var olduğunu gösteren ve aleyhine sunulmuş olan tarafça verilen kağıt ve belgeler olduğu belirtilmiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 200. ve 202. maddelerinde de bu düzenlemeler korunarak senetle kanıtlama zorunluluğunda parasal sınır 2.500 TL. olarak belirlenmiş, anılan Kanunun geçici 1. maddesinin 2. fıkrasında, bu Kanunun, senetle ispat, istinaf ve temyiz ile temyizde duruşma yapılmasına ilişkin parasal sınırlarla ilgili hükümlerinin Kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan dava ve işlerde uygulanmayacağı hüküm altına alınmıştır. Şu durumda senetle kanıtlamada parasal sınırlar; 2005 yılı için 400 TL., 2006 yılı için 430 TL., 2007 yılı için 460 TL., 2008 yılı için 490 TL., 2009 yılı için 540 TL., 2010 yılı için 550 TL., 2011 yılı için 590 TL., 01.10.2011 gününden itibaren açılan davalar yönünden ise 01.10.2011 tarihinden itibaren 2.500 TL. olarak uygulanmaktadır.
    Kuruma ödenmesi gereken sigorta primlerinin hesabında gerçek ücretin/kazancın esas alınması gerekmekte olup hizmet tespiti davalarının kamusal niteliği gereği, çalışma olgusu her türlü kanıtla ispatlanabilmesine karşın ücret konusunda aynı genişlikte ispat serbestliği söz konusu değildir ve değinilen maddelerde yazılı sınırları aşan ücret alma iddialarının yazılı delille kanıtlanması zorunluluğu bulunmaktadır. Ücret tutarı maddede belirtilen sınırları aştığı takdirde, tespiti gereken gerçek ücretin; hukuksal geçerliliğe sahip olarak düzenlenmiş bulunmaları kaydıyla, sigortalının imzasını içeren aylık ücreti gösteren para makbuzları, banka kayıtları, ticari defter kayıtları, ücret bordroları gibi belgelerle kanıtlanması olanaklıdır. Yazılı delille ispat sınırının altında kalan miktar için tanık dinlenebileceği gibi, tespiti istenen miktar sınırı aşsa dahi varlığı iddia edilen çalışmanın öncesine ve sonrasına ait yazılı delil başlangıcı sayılabilecek belgeler bulunuyorsa tanık dinlenmesi mümkündür. Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 20.10.2010 gün ve 2010/10-480 Esas - 2010/523 Karar, 20.10.2010 gün ve 2010/10-481 Esas - 2010/524 Karar, 20.10.2010 gün ve 2010/10-482 Esas - 2010/525 Karar, 19.10.2011 gün ve 2011/10-608 Esas - 2011/649 Karar, 19.06.2013 gün ve 2012/10-1617 Esas - 2013/850 Karar sayılı ilamlarında da aynı görüş ve yaklaşım benimsenmiştir.
    Otobüs işletmeciliği işyeriyle ilgili ek prim tahakkukunda şoförlerin ücretlerinin emsale göre belirlenip esas alınması hatalıdır.
    Yukarıda belirtilen davacı şirkete ait işyerlerinin tek tescil numarası ile tescil ettirildiği anlaşılmakta olup, mahkemece; kamyon işletmeciliğinin fiilen yapıldığı işyerinde keşif yapılmak suretiyle, şoförler dışında çalışan olup olmadığı, işyerinin niteliği itibariyle şoför dışında çalışanların çalışmasına uygun olup olmadığı denetlenerek 2004/1-5 aylar arası dönemde işyerinde çalışanların tümü tespit edilerek tabldot yemekten tüm çalışanların yararlanıp yararlanmadıkları belirlenerek yararlanan çalışan sayısına göre asgari işçilik inceleme raporunda izlenen yönteme göre bu dönem için en az kamyon şoför sayısı tespit edilmelidir.
    Mahkemece, otobüs işletmeciliği işyerinde en az çalışan sayısı olarak belirlenen şoförlerin ücretlerinin bildirim gibi olduğu kabul edilerek ve kamyon işletmeciliği işyerinde 2004/1-5 dönemleri arası dönemleri için yukarıda belirtildiği şekilde en az çalışan şoför sayısı belirlenerek, diğer hususlarda müfettiş raporuna itibar edilip, yapılan tespitlerin Kurum ek prim tahakkuku miktarına etkisi kapsamında Kurumdan sorulmak suretiyle veya uzmanı bilirkişiden rapor alınmak suretiyle kısmen iptali gereken prim tahakkuku olup olmadığı tespit edilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 19.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi