Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11727
Karar No: 2016/359

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/11727 Esas 2016/359 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/11727 E.  ,  2016/359 K.
"İçtihat Metni"


İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: ... Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ... ile davalılar ... ... ve ... ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

1997 yılında yapılan kadastro sırasında, ... köyü 103 ada 30, 31 ve 32 parsel sayılı sırasıyla 1297.79 m2, 21.613.27 m2 ve 2457.44 m2, 104 ada 1, 2 ve 3 parsel sayılı sırasıyla 3502.59 m2, 1871.07 m2 ve 438.45 m2, 105 ada 1, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63 ve 64 parsel sayılı sırasıyla 87.403.88 m2, 7355.87 m2, 1388.32 m2, 22.445.87 m2, 2440.99 m2, 6254.16 m2, 1613.13 m2, 10.635.86 m2 ve 487.62 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, T.Evvel 1931 tarih 17 nolu tapu kaydı ile,
103 ada 12, 13, 14, 15, 16 ve 17 parsel sayılı sırasıyla 1570.37 m2, 1720.18 m2, 111.87 m2, 1348.46 m2, 1675.70 m2 ve 9616.73 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar ise, Şubat 1341 tarih 2 nolu tapu kaydı ile davalılar adlarına tespit edilmiştir.
Davacı gerçek kişi, Ocak 1943 tarih 36 ve 35 nolu tapu kayıtlarında malik annesi Fatma Kelleci"nin tek mirasçısı olduğu, davacı ... ... ise, 105 ada 1 ve 59 parsel sayılı taşınmazların evveliyatı itibariyle orman sayılan yerlerden olduğu iddiası ile dava açmışlardır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacı gerçek kişinin davasının reddine, ... ... davasının kısmen kabulüne, çekişmeli 105 ada 59 parselin tamamının orman niteliği ile ... adına tapuya tesciline, 105 ada 1 parselin (A) harfi ile işaretli kısmın tamamı ile (B) harfi ile işaretli kısım içerisinde kalan ve tapu kaydı kapsamında bulunan 1838 m2"lik bölümün davalılar adına, (B) harfi ile işaretli bölümde yer alıp da tapu kaydı kapsamı dışında kalan bölümün ise orman niteliği ile ... adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacılardan ... ... ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz incelemesi sonrasında Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 22.02.2007 tarih, 2007/...-... sayılı bozma kararında; "Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; davacı gerçek kişi, davalı parsellere revizyon gören tapu kayıtlarında Ocak 1943 tarih 35 ve 36 nolu tapu kayıtlarında annesi ... ... de payı olduğu ve bu payın tek mirasçısı olarak kendisine intikal ettiğini belirterek tüm taşınmazlara yönelik olarak kadastro tespitine itiraz davası açmıştır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazlarda taksim yapıldığı kabul edilerek gerçek kişinin davasının reddine karar verilmiş, ancak taşınmazların kim ya da kimler adına tescil edileceğini hüküm yerinde göstermemiştir. Düzenli sicil oluşturmakla görevli kadastro hakimi infazda duraksama yaratmayacak biçimde reddedilen taşınmazlarla ilgili olarak 105 ada 1 ve 59 parsel sayılı taşınmazlar dışındaki payları da belirtilmek suretiyle taşınmazların kim ya da kimler adına tesciline karar verildiğini hüküm yerinde göstermesi gerekir.
Davacı ... ..., 105 ada 1 ve 59 parsel sayılı taşınmazların orman niteliğinde olduğu iddiası ile kadastro tesbitine itiraz davası açmış, mahkemece uzman bilirkişi raporuna göre ve tapu kaydı kapsamı dışında kabul edilen 59 parselin tamamı ile 1 parselin bir bölümünün orman niteliğinde olduğu kabul edilerek davanın kısmen kabulü yolunda hüküm kurulmuştur. Ne var ki; çekişmeli 1 parsel sayılı taşınmazın kuzeyinde yer alan dava dışı 11 parsel sayılı taşınmaza yönelik olarak ... ... tarafından açılan dava dosyasında uzman orman bilirkişi tarafından düzenlenen rapor ve ekindeki memleket haritasında her iki taşınmaz birbirine bitişik olmasına rağmen farklı yerlerde işaretlenmiştir. Bu hali ile çekişmeli taşınmazın resmi belgelerdeki konumunun doğru olarak belirlendiği hususunda şüpheye düşülmüş, ayrıca çekişmeli 1 ve 59 parsel sayılı taşınmazların üzerindeki bitki örtüsü, eylemli durumu ziraat mühendisi marifeti ile incelenmemiştir.
Bundan ayrı olarak; mahkemece, davalı gerçek kişilerin dosyaya sundukları değişik mevkilere ilişkin tapu kayıtlarının çekişmeli 1 parselin belli bölümlerini kapsadığı kabul edilmiş ise de uygulama yeterli değildir.
Bu kayıtlardan Mart 1289 yoklama 66 numaralı evardında mevkili 3 dönüm yüzölçümündeki tapu kaydı dava dışı 103 ada 7 ila 10, 105 ada 53 ila 56 parsellere Mart 1289 yoklama 68 numaralı karlaşma mevkili tapu kaydının çekişmeli 103 ada 12 ila 17 parsel sayılı taşınmazlar dışındaki tüm çekişmeli taşınmazlara T.Sani 88 tarih 56 numaralı gevher yerinde mevkili tapu kaydının çekişmeli 103 ada 12 ila 17 parsellere, Nisan 325 tarih 57 numaralı kayadibi mevkili tapu kaydının ise, dava dışı 103 ada 22, 29 parsellere revizyon gördüğü anlaşılmaktadır. Kadastro çalışmasında çekişmeli 105 ada 1 ve 59 parsellere revizyon gören Mart 1289 yoklama 68 numaradan gelen 2 dönüm yüzölçümündeki tarikiam, tarikiam, orman ve hendek hudutlu tapu kaydı diğer dava konusu olan 103 ada 30 ila 32,104 ada 1, 2, 3, 105 ada 57, 58, 60 ila 64 parsellere de birlikte revizyon görmüştür.
Yerel bilirkişi marifeti ile tapu kayıtlarının uygulaması yeterli olmadığı gibi, revizyon tapu kayıtları ve bu kayıtların uygulandığı bölünme ile oluşan komşu parsellerin dayanak tapu kayıtları ilk tesis kayıtları ile getirtilerek uygulanmamış ve komşu parsellerin tutanak örnekleri ve dayanağı tapu kayıtları getirtilerek çekişmeli 1 ve 59 parselleri ne olarak gösterdikleri de araştırılmamıştır.
Mahkemece, dava dışı başka parsellere de revizyon gören tapu kayıtlarının çekişmeli 1 parsel sayılı taşınmaza uyduğunun kabul edilmesi, ayrıca 1 parselin çavdarlık mevkili tapu kaydı içinde kaldığı kabul edilen (C) harfli bölümüne ilişkin olarak da olumlu ya da olumsuz hüküm kurulmaması da doğru değildir.
Mahkemece; öncelikle, çekişmeli 105 ada 1 ve 59 parsel sayılı taşınmazlara 4 yönden komşu olan taşınmazlar ilişkin kesinleşme şerhini içeren kadastro tesbit tutanakları, varsa dayanakları olan kayıt ve belgeler, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman yüksek mühendisi, ziraat mühendisi ve bir fen elemanı yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü, çekişmeli taşınmazların varsa üzerindeki ağaçların yaşları, cinsleri, dağılımları, kendiliğinden yetişip yetişmedikleri ve çevresinin bitki örtüsü incelenmeli; uzman ziraat bilirkişiden bu konuları açıklayan rapor alınmalı, keşifte hâkim gözetiminde, taşınmazların dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı ve çekişmeli taşınmazlara ve komşu parsellere revizyon gören tapu kayıtları ilk oluştukları günden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte getirtilerek yerel bilirkişiler ve tanıklar yardımı ile uygulanmalı, taşınmazlara revizyon gören tapu kaydının hududunda orman yazılı olduğu ve değişebilir sınırları içeren tapu kaydına miktarı ile geçerli kapsam tayin olunması gerekmekle asıl taşınmazların kapsamı orman veya ormandan açma değilse miktar fazlasının sınırda bulunan ormandan açma yapılarak kazanıldığı kabul edilmeli, komşu parsellerin tapu kayıtlarının (bölünmeden önceki ilk tesis edilen) çekişmeli taşınmazlar yönünü ne şekilde nitelendirdikleri araştırılarak yerel bilirkişi ve tanık sözleri denetlenmeli, tapu kaydının 4785 sayılı Kanun karşısında hukukî değerini yitirip yitirmediği düşünülmeli, tüm deliller birlikte değerlendirilip oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır." denilmiştir.
Yargıtay bozma ilâmı sonrasında mahkemece Orman Yönetiminin davasının kısmen kabulüne,
Dava konusu 105 ada 1 nolu parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının iptali ile dava konusu taşınmazın fen bilirkişisi Kaya Öztürk"ün 08/11/2013 havale tarihli raporuna ek krokide (A) harfi ile işaretlenen 84125,57 m2 yüzölçümlü ve tutanaktaki niteliği ile beraber orman vasfında Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, krokide (B) harfi ile gösterilen 3278,31 m² yüzölçümlü kısmının yeni bir parsel numarası verilmek fındık bahçesi niteliğiyle beraber, .... ... ..., ....adlarına verasette iştirak olarak tapuya kayıt ve tesciline,
Dava konusu 105 ada 59 nolu parsel sayılı taşınmazın kadastro komisyon tutanağının iptali ile dava konusu taşınmazın tamamı aynı yüzölçümü ve niteliğiyle birlikte orman vasfında ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... ... ve davalı ...tarafından çekişmeli 105 ada 1 parsel sayılı taşınmaza yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tespit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafı ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli 105 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kısmen orman sayılan yerlerden olduğu, kısmen ise orman sayılmayan yerlerden olup adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak, mahkemece yargılama sonunda çekişmeli 105 ada 1 ve 59 parsel sayılı taşınmazların kadastro tesbitinin iptali yerine kadastro tutanağının/kadastro komisyon tutanağının iptaline denilmiş olması ile çekişmeli 105 ada 1 parselin (A) harfiyle işaretlenen bölümü ve 105 ada 59 parselin tamamının orman vasfıyla tesciline karar verilmiş iken hüküm kısmında "105 ada 1 parselin (A) harfi ile işaretlenen bölümünün tutanaktaki niteliği ile beraber orman vasfında", "105 ada 59 parselin tamamının ise aynı niteliği ile birlikte orman vasfında Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline" karar verilmiş olması doğru değilse de, bu hususlar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün ikinci fıkrasının (A) bendinde yer alan "tutanağının iptali” ibaresinin çıkarılarak, bunun yerine, “tespitinin iptali” ibaresi; hükmün ikinci fıkrasının (B) bendinde yer alan "komisyon tutanağının iptali” ibaresinin çıkarılarak, bunun yerine, “komisyonunca yapılan tespitin iptali” ibaresi ; hükmün ikinci fıkrasının (a) ile gösterilen alt bendinde da yer alan "ve tutanağındaki niteliği ile beraber” ibaresinin çıkarılarak, bunun yerine, “bölümün” ibaresinin yazılması, hükmün ikinci fıkrasının (B) bendinde da yer alan "ve niteliği” ibaresinin ise tamamen çıkartılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 14/01/2016 günü oy birliği ile karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi