Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3130
Karar No: 2016/442

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/3130 Esas 2016/442 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/3130 E.  ,  2016/442 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki mera tahsis kararına itiraz, kesinleşen orman sınırları içinde kalan taşınmazın mera kaydının iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... Yönetimi, ... köyü 1504 (9600 m²), 1633 (12000 m²), 662 (13600 m²), 1791 (1700 m²), 1300 (2400 m²) ve 1677 parsel sayılı (5400 m²) taşınmazların, yörede 1969 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu ile 2007 yılında 4999 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanunun 7 ve 9. madde hükümlerine göre yapılan orman kadastro ve fennî hataların düzeltilmesi çalışmalarında orman sınırları içinde kaldığı halde, 1984 yılında yapılan genel arazi kadastrosunda mera olarak sınırlandırıldığını, daha sonra 2008 yılında 4342 sayılı Mera Kanunu uyarınca yapılan tahdit ve tespit çalışmalarında mera olarak tespit edilip, 25.07.2008 - 25.08.2008 tarihleri arasında ilân edildiğini ve davalı köye mera olarak tahsis edildiğini bildirerek, mera tespit ve tahsis kararının iptali ile taşınmazların orman niteliği ile ... adına tescili istemiyle ayrı ayrı dava açmıştır.
    Mahkemece, mera tespit ve tahsis kararlarının iptali hakkındaki davaların ayrılmasına ve yeni bir esasa kaydedilmesine, tescil davası yönünden; dava dilekçesinde gösterilen dava değerinin mahkemenin görev alanı dışında kaldığı ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dairenin 02/11/2009 gün ve 2009/14076, 14093, 14092, 14080, 14083, 14084 sayılı dosyalarında verilen benzer bozma kararlarında özetle: "Mahkemece, dava dilekçesinde gösterilen dava değerinin, mahkemenin görev alanı sınırının altında kaldığı gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Gerçekten HUMK"nın 7. maddesine göre görev, kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi hâkim tarafından da kendiliğinden gözönünde bulundurulması gerekir. Ne var ki; Orman Yönetimince, dava dilekçesinde "gerçek değerin keşifte belirleneceği" yazılarak dava açıldığı halde, mahkemece bu konuda keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmamıştır.
    Diğer taraftan 4342 sayılı Mera Kanununun 13/5. maddesine göre, mera tespit ve tahsis işlemlerine karşı 30 günlük askı ilân süresi içinde açılacak davalara bakma görevi asliye hukuk mahkemesine aittir. Somut olayda, mera tespit ve tahsis kararının iptali ve sonucuna göre de tescil istenmiştir. Bu iki istekten biri, diğerinin sonucuna göre karara bağlanacaktır. Yasalarımızda bu iki isteğin aynı dava içinde görülmesini engelleyen hiç bir hüküm bulunmamaktadır. Mahkemece öncelikle taşınmazın kesinleşmiş orman sınırları içinde ve orman niteliğinde olup olmadığı belirlendikten sonra kesinleşen orman kadastro sınırını değiştirmeye hiç bir merci ve organ yetkili olmadığından mera tespit ve tahsis kararı iptal edilecek ve kesinleşen orman kadastrosu 6831 sayılı Kanunun 11/4. maddesi gereğince bu güne kadar tapuya tescil edilmemişse, tescil istemi konusunda karar verilecektir. Anayasanın 141/son ve HUMK"nın 77. maddesi davaların en az giderle ve mümkün olan en hızlı şekilde
    2015/3130 - 2016/442 sonuçlandırılmasını öngörmektedir. Anayasa ve Yasa hükümleri gereğince mera tespit ve tahsis kararına itiraz davası ile tescil davasının birlikte görülmesi usûl ekonomisi gereğidir. Bu ilkeler gözönünde bulundurularak davanın esasının incelenmesi" gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan ve aynı nedenle bozulan taşınmazlara ilişkin dava dosyaları birleştirildikten sonra, çekişmeli 1633 parsel sayılı mera niteliğindeki taşınmazın 24.05.2013 tarihli bilirkişi ek raporundaki krokide gösterildiği şekilde tamamının mera olarak tahsisine ilişkin Mera Tahsis Komisyonu kararının ve mera sicil kaydının iptaline; orman niteliği ile ... adına tapuya tesciline,
    2009/81 (2010/58) sayılı birleştirilen davanın kısmen kabul kısmen reddi ile;
    662 parsel sayılı mera niteliğindeki taşınmazın (A) harfi ile işaretli 171,50 m² kısmının Mera Tahsis Komisyonu kararının ve mera sicil kaydının iptaline; orman niteliği ile ... adına tapuya tesciline,
    2009/82 (2010/59) sayılı birleştirilen davanın kabulü ile;
    1504 parsel sayılı mera niteliğindeki taşınmazın tamamının Mera Tahsis Komisyonu kararının ve mera sicil kaydının iptaline; orman niteliği ile ... adına tapuya tesciline,
    2009/83 (2010/60) sayılı birleştirilen davanın kısmen kabul kısmen reddi ile;
    1791 parsel sayılı mera niteliğindeki taşınmazın (A) harfi ile işaretli 1179,30 m² kısmının Mera Tahsis Komisyonu kararının ve mera sicil kaydının iptaline, orman niteliği ile ... adına tapuya tesciline,
    2009/79 (2010/56) sayılı birleştirilen davanın kısmen kabul kısmen reddi ile;
    1300 parsel sayılı mera niteliğindeki taşınmazın (A) harfi ile işaretli 768 m² kısmının Mera Tahsis Komisyonu kararının ve mera sicil kaydının iptaline; orman niteliği ile ... adına tapuya tesciline,
    2009/36 (2010/9) sayılı birleştirilen davanın kabulü ile;
    1677 parsel sayılı mera niteliğindeki taşınmazın tamamının Mera Tahsis Komisyonu kararının ve mera sicil kaydının iptaline; orman niteliği ile Maliye ...si adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından reddedilen 662, 1791 ve 1300 sayılı parselin (B) bölümlerine yönelik olarak temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmaz hakkında sonradan yapılan mera tespit ve tahsis kararının iptali ile orman niteliğiyle ... adına tapuya tescili istemine ilişkindir.
    Hükmüne uyulan bozma ilâmına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman orman bilirkişi raporuna göre, temyize konu taşınmazların kesinleşen orman sınırları dışında kaldığı saptanarak yazılı şekilde karar verilmesinde ve 6099 sayılı Kanunun 36/A maddesinin mera sicil kaydının iptali davalarını da kapsayacağı gözönünde bulundurularak, davacı ... Yönetimi lehine vekâlet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmemesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, ... Yönetimi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 18/01/2016 günü oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi