MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 1134 parsel sayılı 20.523,05 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, ...., ..., ... ve ..."lerin müsavi şekilde kullanımındadır şerhi yazılarak fındıklık vasfıyla ... adına tespit ve tescil edilmiş, güncelleme çalışmalarında ise tapu kaydının beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca ... adına orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhi verilmiştir. Davacı ... beyanlar hanesindeki kullanım şerhinin hatalı yazıldığı iddiasına dayanarak iptal talebiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın, tapu kaydının beyanlar hanesinde bulunan “... oğlu ..., ... oğlu ..., ... oğlu ..., ... oğlu ..."in müsavi kullanımındadır.” şerhinin iptaliyle, fen bilirkişisinin 11.11.2013 havale tarihli raporu doğrultusunda, parselin bilirkişi raporuna ekli krokide (C) harfi ile gösterilen 3.317,72 metrekare ve (B) harfi ile gösterilen 4.585,57 metrekarelik kısmı 300 metrelik koruma bandındadır. (B) harfiyle gösterilen 4.585,57 metrekarelik kısım “... oğlu ..., ... oğlu ..., ... oğlu ..., ... oğlu ..."in müsavi kullanımındadır, (C) harfi ile gösterilen 3.311,72 metrekarelik kısım fiilen kullanılmamaktadır, parselin geriye kalan ve (A) harfi ile gösterilen 12.625,76 metrekarelik kısmı ... Sulama Göleti içerisinde olup ... oğlu ..., ... oğlu ..., ... oğlu ..., ... oğlu ... kullanamamaktadır” şerhinin tesciline, karar verilmiş; hüküm, davalılar ..... ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava 3402 sayılı Kanun"un Ek-4. maddesi uyarınca 1134 parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak yapılan güncelleme ile tapu kaydına dayalı lehine verilen kullanım şerhinin iptali istemi ile açılmıştır. 26.4.2012 tarihli Resmi Gazete ile yayımlanarak yürürlüğe giren 6292 sayılı Kanun"un 9/2. madde de "bu Kanun gereğince yapılacak işlemler sonuçlanıncaya kadar 2/B alanları hakkında ... tarafından kişiler aleyhine açılması gereken davaların açılmayacağı ve devam eden davaların durdurulacağı" düzenlenmiştir. Hal böyle olunca, ..."nin anılan Kanun"un yürürlük tarihinden sonra açtığı davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddi gerekirken, esasa girilerek hüküm kurulması isabetsiz olup, bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalılara iadesine, 09.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.