
Esas No: 2015/3098
Karar No: 2016/507
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/3098 Esas 2016/507 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi ... ... ve ... ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
1985 yılında 766 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan genel arazi kadastrosu sırasında ... ili, ... ilçesi, ... köyü 517 parsel sayılı 7.100 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, dava dışı 418 parsele uygulanan tapu kaydının miktar fazlası olarak tarla niteliği ile ... ... adına tespit edilmiştir. ... ..."ın itirazı üzerine kadastro komisyonunca taşınmazın ... ... adına tesbitine karar verilmiştir. Davacı ... ..., 517 parsel sayılı taşınmazın ... ... adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine yönelik verilen kararın ... ... tarafından temyizi üzerine Yargıtay 16. Hukuk Dairesince “...dava dışı ... parsele revizyon gören tescil ilâmı yoluyla oluşan tapu kaydının 3402 sayılı Kanunun 20/A maddesi uyarınca kapsamının belirlenmesi, kaydın tesis edildiği tarihten kadastro tespit tarihine kadar 20 yıllık süre bulunmadığından tapu kaydının kapsamı dışında kalan yerin kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilemeyeceğinin düşünülmesi, oluşacak sonuca göre karar verilmesi ...” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra dava konusu taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle orman niteliği ile ... ... adına tapuya tesciline karar verilmiş, ... ... ve davalıların temyizi üzerine bozulmuştur.
Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 25.12.2006 gün ve .../... E. - .../... K. sayılı bozma kararında özetle; “...mahkemece bozma kararına uyulduğu, taraflar yararına usuli kazanılmış hak oluştuğu halde bozma ilâmının gereklerinin yerine getirilmediği, bu sebeple yerel bilirkişi ve fen bilirkişi huzuruyla yapılacak keşifte dava dışı 418 parsele revizyon gören tescil ilâmı yoluyla oluşan tapu kaydının 3402 sayılı Kanunun 20/A maddesi uyarınca kapsamının belirlenmesi, kaydın tesis edildiği tarihten kadastro tespit tarihine kadar 20 yıllık süre bulunmadığından tapu kaydının kapsamı dışında kalan yerin kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilemeyeceğinden, tapu kaydı kapsamında kalan kesimin kayıt maliki adına, kalan bölümün ... ... adına tapuya tesciline karar verilmesi ...” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra; çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi tarafından düzenlenen 25.07.2014 tarihli rapor ve krokide (A) harfi ile işaretlenen 591 m2 yüzölçümlü kesimin tapu kaydı kapsamı içinde kaldığı gerekçesiyle davalılar adlarına, (B) harfi ile işaretlenen 6.509 m2 yüzölçümlü bölümünün ... ... adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm ... ... ve ... ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro komisyon kararına itiraz niteliğindedir.
1- ... ... temyiz itirazları yönünden; ... ... çekişmeli 517 parsel sayılı taşınmaza yönelik dava açtığına veya temyize konu davaya 3402 sayılı Kanunun 26/D maddesi uyarınca katıldığına ilişkin bilgi, belge ve ara karar bulunmadığı halde gerekçeli karar başlığında ... ... davacı olarak yazıldığı anlaşıldığına, davada taraf olmayanların kararı temyiz edemeyeceklerine göre ... ... TEMYİZ DİLEKÇESİNİN REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine,
2- Davacı ... ...nin temyiz itirazları yönünden; mahkemece bozma kararı uyarınca işlem yapılıp hüküm kurulduğuna göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 19/01/2016 günü oy birliği ile karar verildi.