16. Ceza Dairesi 2015/1195 E. , 2016/3709 K.
"İçtihat Metni"
TALEP :
Sanık ... hakkında infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokmak suçundan Türk Ceza Kanununun 297/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına, cezasının aynı Kanunun 58. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair ... 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 13.11.2013 tarih ve 2012/697 esas, 2013/941 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip hükümlü hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığınca tekerrür konusunda tereddüt oluştuğundan bahisle karar verilmesi talebinin reddine ilişkin anılan mahkemenin 13.02.2014 tarih ve 2012/697 esas, 2013/941 sayılı ek kararına yapılan itirazın reddine dair ... Ağır Ceza Mahkemesinin 26.02.2014 tarih ve 2014/79 değişik iş sayılı kararına ilişkin dosya kapsamına göre;
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 98. maddesinde; ""Mahkumiyet hükmünün yorumunda veya çektirilecek cezanın hesabında duraksama olursa, cezanın kısmen veya tamamen yerine getirilip getirilmeyeceği ileri sürülür ya da sonradan yürürlüğe giren kanun, hükümlünün lehinde olursa, duraksamanın giderilmesi veya yerine getirilecek cezanın belirlenmesi için hükmü veren mahkemeden karar istenir"" şeklindeki düzenleme ve sanık ..."ın birden fazla tekerrüre esas adli sicil kaydının bulunması ve mahkemesince ilamda hangisinin tekerrüre esas alınacağının belirtilmemesi karşısında, sanığın cezasının infazı hakkında meydana gelen tereddüdün ancak mahkemesince alınabilecek bir kararla giderilmesinin mümkün olduğu gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK"nın 309.maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 01.09.2014 gün ve 2014-16697/56608 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 16.09.2014 tarih ve 2014/313217 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
I- Olay:
Sanık ... Çayır hakkında cezaevinde cep telefonu kullandığı iddiasıyla açılan davada TCK"nın 297/1, 62/1, 53, 58. maddeleri gereğince mahkumiyetine karar verilmiş, mahkeme kararında tekerrür hükümlerinin uygulamasına esas alınan ilam gösterilmediği ve infazda tereddüt oluştuğundan bahisle Cumhuriyet Savcılığınca yapılan başvuru ... 1. Asliye Ceza Mahkemesince, bu mahkemenin kararına karşı yapılan itiraz ise ... Ağır Ceza Mahkemesince reddedilmiştir.
II- Kanun yararına bozma istemine ilişkin uyuşmazlığın kapsamı:
Mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilen hükümde mükerrirliğe esas alınan önceki mahkumiyetin gösterilmemesi halinde, ilamın gösterilmesi için infazı yürüten Cumhuriyet Savcılığınca 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 98. maddesi kapsamında kararı veren mahkemeye başvurulup başvurulamayacağı hususuna ilişkindir.
III- Hukuksal Değerlendirme:
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.06.2013 tarih, 2013/1302/309 sayılı ve 20.05.2014 tarih, 2013/6-53-2014/277 sayılı kararlarında belirtildiği üzere;
5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinde tekerrüre esas alınan ilamın açıkça kararda gösterilmesi gerektiğine ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. Mükerrirlere özgü infaz rejimi, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunda düzenlenmiş olup, "Mükerrirlere Özgü İnfaz Rejimi ve Denetimli Serbestlik Tedbiri" başlıklı 108. maddesinin 2. fıkrasında; "Tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktar, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamaz" hükmüne yer verilmiş, 1. fıkrasının (c) bendine göre ise mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanmasına karar verilenler hakkında infaz koşulları ağırlaştırılarak koşullu salıverilme süresi, süreli hapis cezasında cezanın dörtte üçü olarak belirlenmiştir.
Ayrıca, aynı maddenin 3. fıkrasında "İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilmez" düzenlenmesine yer verilmiştir. Sanık hakkında birinci tekerrür şartlarının oluşması nedeniyle tekerrür hükümleri uygulandıktan ve bu tekerrür uygulanan mahkûmiyet kesinleştikten sonra, yeniden tekerrür hükümlerinin uygulanmasını gerektiren bir suçun işlenmesi halinde ikinci defa tekerrür hükümleri uygulanacak ve hükümlü artık şartlı salıvermeden yararlanamayacaktır.
Bahsolunan kanuni düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, her ne kadar hükümde tekerrüre esas alınan ilamın gösterilmesine gerek olmadığı, bu durumun Cumhuriyet Savcılığınca infaz aşamasında gözetilebileceği, sanık hakkında birden fazla tekerrüre esas alınabilecek hükümlülüğün bulunması halinde ise, bunlardan en ağırının infaz aşamasında tekerrüre esas alınması gerektiği anlaşılmış ise de 5275 sayılı Kanunun 98. maddesinde yer alan ""Mahkumiyet hükmünün yorumunda veya çektirilecek cezanın hesabında duraksama olursa, cezanın kısmen veya tamamen yerine getirilip getirilmeyeceği ileri sürülür ya da sonradan yürürlüğe giren kanun, hükümlünün lehinde olursa, duraksamanın giderilmesi veya yerine getirilecek cezanın belirlenmesi için hükmü veren mahkemeden karar istenir"" şeklindeki düzenleme gözetildiğinde Cumhuriyet Savcılığının tekerrüre esas alınacak mahkumiyeti belirlerken duraksama halinde mahkemesinden karar talep edebileceği anlaşıldığından
... Ağır Ceza Mahkemesi"nin kararı usul ve kanuna aykırı görülmüştür.
IV- Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının istemi yerinde görüldüğünden, ... Ağır Ceza Mahkemesinin 26.02.2014 tarih ve 2014/79 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 06.06.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.