Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/5303
Karar No: 2021/5960
Karar Tarihi: 03.06.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/5303 Esas 2021/5960 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2020/5303 E.  ,  2021/5960 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, bozmaya uyularak davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    YARGITAY KARARI

    Davacı, davalı şirketten ... marka aracı 42.700.00 TL bedelle satın aldığını, kısa bir süre sonra aracın bagaj kapağının boyalı ve aracın duruşunda dengesizlik olduğunu fark ettiğini, serviste yapılan incelemede bagaj kapağında boya işlemi yapılmış olduğunu, sol ön kapıda çıkıntı olduğunun tespit edildiğini ileri sürerek sözleşmenin iptali ile araç bedeli olan 42.700,00 TL"nin ödenen tüm vergi, kasko giderleri ile birlikte dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hükmün davalının temyizi üzerine( kapatılan) Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 26.03.2018 gün, 2015/37996 Esas, 2018/3491 Karar sayılı ilamı ile " ... hükme esas alınan 12.06.2015 tarihli bilirkişi raporu, aracın sol kapısında var olduğu iddia edilen dengesizliği ayıp olarak nitelendirmeyen 06.02.2015 tarihli bilirkişi raporu ile çelişmiştir. Her iki bilirkişi raporu birbiriyle çelişkili olmasına rağmen, mahkemece, ikinci rapora itimat ederek karar verilmiştir. Hal böyle olunca, mahkemece, üç kişiden oluşacak uzman bilirkişi heyeti aracılığıyla inceleme yaptırılıp, dosya içerisindeki bilirkişi raporları arasındaki çelişki de giderilip, ayıplı olduğu ileri sürülen aracın boya kalınlık değerinin orjinal fabrikasyon boya kalınlığı değerleri arasında kalıp kalmadığının, fabrika orjinal boyası dışında aracın farklı bir boyaya maruz kalıp kalmadığı ya da ikinci bir boyamanın yapılıp yapılmadığı, ayrı ayrı belirlenip itirazlar da karşılandıktan sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, açıklanan hususlarda gerekli inceleme ve araştırma yapılmadan, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir...." gerekçesiyle karar bozulmuştur.
    Mahkemece; bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, dava konusu aracın motor kaputu ile bagaj kaputunda ve bagaj kapağında yapılan ilave boya işlemleri bulunduğu, aracın gizli ayıplı olduğunun belirlendiğini, davacının araçtaki ayıplar nedeniyle 6502 sayılı Kanunun 11.maddesindeki haklarını kullanabileceğini davacının sözleşmenin feshini talep ettiği belirlenerek davanın kısmen kabulü ile aracın davalıya iadesi ile 41.793,30 TL"nin iade tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının kasko ve sigorta için ödediği bedeli isteyemeyeceğinden bu talepleri yönünden reddine karar verilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Eldeki davada; davacı, dava konusu aracın gizli ayıplı olduğu gerekçesiyle sözleşmenin iptali ve araç bedeli ile araç için ödenen tüm vergi kasko giderleri iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, hükme esas teşkil eden bilirkişi raporunda ; aracın motor kaputunda ve bagaj kapağında tespit edilen ilave boya işlemlerinin üretimden kaynaklı gizli ayıp olduğu,piyasa koşullarında motor kaputunda ve bagaj kapağında yapılan ilave boya işlemlerinden dolayı araçta 4000,00 TL değer kaybı yaratacağını,tespit edilen kaporta aksamındaki boşlukların eşit olmaması ve kaçıklıkların üretimden kaynaklı ayıp olduğunı,bu ayarsızlıkların giderilmesinin araçta değer kaybı yaratmayacağını ,araçta kaporta aksamında tespit edilen ayarsızlıklar ve ilave boya işlemleri maldan yararlanmayı etkilemeyeceği mütalaa edilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile satış bedelinin iadesine hükmedilmiştir.
    6502 sayılı Yasanın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki, tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır. 6502 sayılı Yasa 11/3. maddesinde "Ücretsiz onarım veya ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır." düzenlemesi mevcuttur. Yine aynı Yasanın 83/1. maddesi ile Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda hüküm bulunmayan hållerde genel hükümlerin uygulanacağı düzenlemesi yapılmış olup, bu düzenleme ile paralel mahiyette olan Türk Borçlar Kanunu"nun 227/4. maddesi hükmü ile de sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir." düzenlemesi kanun koyucu tarafından öngörülmüş olup, birbirini tamamlayan bu iki hüküm ile yasa koyucu temel hukuk prensibi olarak iyiniyet kurallarının hayata geçirilmesini hedeflemekte ve her ne kadar seçimlik yasa ile sayılmış ve bu seçimlik hakların içerisinde herhangi birini tercih etme bakımından tüketici serbest bırakılmış ise de, bunun sınırı olarak iyiniyet kuralları ve tarafların hak ve menfaatler dengesi nazara alınmak suretiyle sözleşmenin ayakta tutulması sağlanırken varlığı tespit ve kabul edilen ayıp nedeniyle tüketicinin bir kayıp veya zarara uğramasının da önüne geçilmesi hedeflenmiştir. Başka bir ifade ile, her iki düzenlemede de esas olarak, kullanılan seçimlik hakkın ortaya çıkaracağı sonucun karşı taraf için orantısızlık yaratması ve durumun bunu haklı göstermemesi gibi özünde Türk Hukuk sisteminin temelini oluşturan hakkaniyet ilkesine dayanmakta olup; somut olayın yapısı ve bu ilkenin uygulanırlığı noktasında takdir hakkını da hakime yüklemiştir. Somut olayda da iadesine hükmedilen araç bedeli ile ayıp nedeniyle doğan değer kaybı dikkate alındığında Mahkemece,davacının seçimlik haklarından bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanmasının TMK’nin 2 ve TBK’nin 227/4 maddeleri gözetilerek hakkaniyete ve taraflar arasındaki hak ve menfaatler dengesine aykırı olacağından araçtaki ayıp nedeniyle seçimlik hakkından bedel indirimi seçeneğini değerlendirmemesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bozulmasını gerektirir.
    SONUÇ;Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 6100 sayılı HMK"nin geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nin 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/06/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi