Ceza Genel Kurulu 2015/817 E. , 2016/25 K.
"İçtihat Metni"Kararı Veren
Yargıtay Dairesi : 8. Ceza Dairesi
Mahkemesi : Asliye Ceza
Karşılıksız yararlanma suçundan sanığın beraatine ilişkin, Asliye Ceza Mahkemesince verilen 03.10.2013 gün ve 881-485 sayılı hükmün katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesince 16.12.2014 gün ve 31351-31552 sayı ile;
“02.07.2012 tarihinde kabul edilip 28344 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan ve tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesinin 1. ve 2. fıkrası hükümleri birlikte ele alınıp değerlendirildiğinde; ‘yapılan değişiklikle amaçlananın bu kapsam dâhilindeki suçlar bakımından kurum zararının ödenmesi halinde, olayın sanık ya da sanıklar hakkında ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilerek işin esasına girilmesinin önlenmesi’ olduğu gözetilerek, öncelikle sanığın kurum zararını giderip gidermediği sorularak, gidermediğinin tespiti halinde suça konu tutanakla ilgili olarak herhangi bir bilirkişi incelemesi yaptırılmadığından, öncelikle sayacın bulunduğu yerde keşif yapılarak, tutanak öncesi ve sonrasına ait tüketimle kurulu gücün birbirleriyle uyumlu olup olmadığı ve sayaca bir müdahalede bulunup bulunulmadığı hususlarında bilirkişiden rapor aldırılarak kaçak tüketim olup olmadığının ve tutanak tarihindeki normal tarifeye göre vergisiz ve cezasız miktarın tespit ettirilmesinden sonra, söz konusu miktar da belirtilmek kaydıyla, sanığa makul bir süre verilerek zararı tamamen tazmin etmesi halinde hakkında karşılıksız yararlanma suçundan cezaya hükmolunmayacağı hususunda usulüne uygun bildirimde bulunarak, ödenmesi halinde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına, ödenmemesi halinde ise delil değerlendirmesi yapılarak sanığın hukuki durumunun tayini gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
İstanbul 39. Asliye Ceza Mahkemesi ise 16.04.2015 gün ve 61-184 sayı ile;
“...Beraat hükmünün ceza verilmesine yer olmadığına kararına göre sanık lehine olduğu, beraat kararı verilebilecek durumlarda CMK"nun 223/9. maddesinde de belirtildiği gibi ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilemeyeceği, mahkememizin 2011/881 Esas, 2013/485 Karar sayılı dosyasında bu hususun değerlendirildiği, ayrıca Bedaş tarafından tutulan 19.04.2011 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağında sayaca herhangi bir fiili müdahaleye rastlanılmadığının bildirildiği, sanığın borcunu ödemiş olmasının veya belirtilen sürede ödeyecek olmasının sonuç cezayı etkilemeyeceği” gerekçesiyle direnerek önceki hükmünde olduğu gibi sanığın beraatine karar vermiştir.
Bu hükmün de katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 30.09.2015 gün ve 273814 sayılı “bozma” istekli tebliğnamesi ile Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Özel Daire ile yerel mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanığa katılan kurum zararını gidermesi halinde 6352 sayılı Kanunun geçici 2/2 maddesi uyarınca hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine dair bildirimde bulunarak hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden beraat kararının verilmesinin isabetli olup olmadığının belirlenmesine ilişkin ise de; Yargıtay İç Yönetmeliğinin 27. maddesi uyarınca öncelikle direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.
Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre şeklen direnme kararı verilmiş olsa dahi;
a) Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak,
b) Bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak,
c) Bozma sonrasında yapılan araştırma, inceleme ya da toplanan yeni delillere dayanmak,
d) İlk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş olan yeni ve değişik gerekçe ile hüküm kurmak,
Suretiyle verilen hüküm, özde direnme kararı olmayıp, bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir hükümdür. Bu nitelikteki bir hükmün temyiz edilmesi halinde ise incelemenin Yargıtay’ın ilgili dairesi tarafından yapılması gerekmektedir.
İncelenen dosyada; sanığın beraatine ilişkin verilen ilk hüküm Özel Dairece, 6352 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesi gereğince, sanığa süresi içinde doğan zararı giderdiği takdirde hakkında ceza verilmesine yer olmadığı kararı verileceği hususunda bildirimde bulunularak sonucuna göre hukuki durumunun takdir ve tayininin gerekli olduğunun gözetilmemesi isabetsizliğinden bozulmuş, yerel mahkemece önceki kararda yer almayan "...Beraat hükmünün ceza verilmesine yer olmadığına kararına göre sanık lehine olduğu, beraat kararı verilebilecek durumlarda CMK"nun 223/9. maddesinde de belirtildiği gibi ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilemeyeceği, mahkememizin 2011/881 Esas, 2013/485 Karar sayılı dosyasında bu hususun değerlendirildiği, ayrıca Bedaş tarafından tutulan 19.04.2011 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağında sayaca herhangi bir fiili müdahaleye rastlanılmadığının bildirildiği, sanığın borcunu ödemiş olmasının veya belirtilen sürede ödeyecek olmasının sonuç cezayı etkilemeyeceği" şeklindeki yeni ve değişik gerekçeyle direnme kararı verilmiştir.
İlk hükümde yer almayan bu yeni ve değişik gerekçe Özel Dairece denetlenmemiş olup, Özel Daire denetiminden geçmemiş olan bir konunun ilk kez Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmesine kanuni imkân bulunmamaktadır.
Bu itibarla, yerel mahkemenin son uygulaması direnme kararı olmayıp, yeni hüküm niteliğinde olduğundan, dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere Özel Daireye gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
Asliye Ceza Mahkemesince verilen 16.04.2015 gün ve 61-184 sayılı karar yeni hüküm niteliğinde olduğundan, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19.01.2016 tarihinde yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.