Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/19937
Karar No: 2017/6099
Karar Tarihi: 26.04.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2015/19937 Esas 2017/6099 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2015/19937 E.  ,  2017/6099 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, davalı ile internet aracılığıyla tanıştığını, kendisinin de mutsuz evliliği nedeniyle davalıyla arkadaşlıklarının ilerleyerek görüşmeye başladıklarını, davalının evlenmek istediğini belirttiğini, daha sonra davalının evli olduğunu öğrendiğini, eşinden boşanması için kendisinden para istediğini, para verdiği takdirde boşanıp evleneceklerine ikna ettiğini, banka hesabından para çekerek davalının hesabına 25.000,00 TL aktardığını, davalının boşanması için bir defa daha para istediğini, 05/06/2009 tarihinde 4.266,00 TL daha gönderdiğini, paraları alan davalının gelmez olduğunu ve kayıplara karıştığını, hile ile dolandırıldığını belirterek 29.266,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, davacının iddialarının doğru olmadığını, kendisinden ekonomik anlamda faydalanmaya çalıştığını, davacının ödemeleri kendisine yaptırdığını, yapılan harcama var ise de gönül ilişkisi kapsamında yapıldığını, davacının ortak hayat kurma iradesiyle baskı altında kalmadan yaptığı harcamaları talep etmesinin yerinde olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; manevi tazminat istemine ilişkin davanın reddine, alacak davasının kısmen kabulü ile 27.166,40 TL"nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; Dairemizin 2014/3218 esas 2014/10449 karar sayılı ilamıyla “10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas 1992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca kısa karar ile gerekçeli kararın çelişik bulunması hali bozma nedeni oluşturmaktadır. Anılan içtihadı birleştirme kararı gereğince, kısa kararla bağlı olmaksızın ve dosya münderecatına göre mahkemece bu hususlar gözönünde tutularak vicdani kanaate göre karar verilmelidir. Bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyulduktan sonra bu kez taraflar arasında gönül ilişki yaşandığı, davacının davalıya para verdiği, sebepsiz zenginleşme kurallarına göre
    davalının aldıklarını iade etmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 27.166,40 TL’nin dava tarihinden başlayacak yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının, davalının evli olduğunu öğrendiği, ilişkisini sürdürdüğü gibi boşanmasını temin etmek için davalıya para verdiği, başlangıçta davacının da evli olduğu gerekçesiyle manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Kural olarak kişinin davranış özgürlüğü, hukuk ve genel ahlak kuralları ile sınırlıdır. Evliliğin tarafların ortak ve hür iradeleri Medeni Kanun’un belirlediği ilkeler çerçevesinde yapılması gerektiği düzenlenmiştir. Medeni Kanun ve diğer kanunlarda evliliği temin maksatlı diğer tarafın boşanmasına yönelik bir bedelin istenebileceğine dair bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu ad altında ödenen paranın genel ahlaka ve kamu düzenine aykırı olduğu belirgindir. Genel ahlaka ve kamu düzenine aykırı olarak ödenen parada eksik borç niteliğindedir ve dava yoluyla talep edilemez.
    Somut olayda; her iki tarafında evliyken birbiriyle görüşmeye başladıkları, davalının boşanmasını sağlamak için davacı tarafından davalıya para gönderildiğini iddia edildiği, davalının da gönül ilişkisi nedeniyle davacının harcama yaptığını savunduğuna göre mevcut ödemelerin genel ahlaka, kamu düzenine aykırı olduğu ve eksik borç niteliği taşıdığı anlaşılmaktadır.
    O halde; mahkemece, davacı tarafından davalıya yapılan ödemelerin eksik borç niteliği taşıdığı belirlenmekle, davanın tamamen reddine karar verilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi