3. Hukuk Dairesi 2013/20701 E. , 2014/7021 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA 7.AİLE MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/09/2013
NUMARASI : 2013/612-2013/1174
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili, Ankara 7.Aile Mahkemesi"nin 2008/365 esas sayılı dosyasında ziynet ve ev eşyalarına ilişkin olarak görülen davada fazlaya ilişkin haklarını saklı tuttuklarını, bu dava sonuçlanınca saklı tutulan kısmın tahsili için davalı hakkında icra takibi yapıldığını, davalının icra takibine ve borca itiraz ettiğini, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamını ve davalının % 40"dan az olmamak üzere icra-inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, icra takibinin haksız yapıldığını ortada muaccel olmuş, kesin ve likit bir alacak bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile Ankara 28.İcra Müdürlüğünün 2008/13946 sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Somut olayda, davacının Ankara 3.Aile Mahkemesi"nin 2006/689 esas sayılı dosyası ile boşanma davası açtığı, dava açarken, ziynet eşyalarının elinden zorla alındığını ve 17.11.2000 tarihli çeyiz senedine konu ev eşyalarının davalı kocanın uhdesinde kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 750,00 TL"nin tahsilini talep ettiği, boşanma davası sırasında 25.10.2004 tarihinde alınan Bilirkişi Raporunda çeyiz eşyalarının değerinin 3.485,00 TL, ziynet eşyalarının değerinin ise 7.633,22 TL olarak belirlendiği, mahkemece yapılan yargılama sonucu tarafların boşanmasına hükmedildiği, ziynet ve çeyiz eşyalarının bedeli hakkındaki davanın ise tefrikine karar verildiği anlaşılmıştır.
Tefrik edilen ve Ankara 7.Aile Mahkemesi"nin 2008/365 esasına kaydedilen davada, önceki davada alınan 25.10.2004 tarihli Bilirkişi Raporu çerçevesinde taleple bağlı kalınarak 750,00 TL"nin davalıdan tahsiline hükmedilmiş ve hüküm 15.4.2009 tarihinde kesinleşmiştir.
Davacı ise hükmün kesinleşmesinden önce 27.10.2008 tarihinde Ankara 28. İcra Müdürlüğü"nün 2008/13946 sayılı icra dosyası ile, Ankara 7. Aile Mahkemesinin 2008/365 E. sayılı kararına göre fazlası saklı tutulan çeyiz ve ziynet eşyalarının 25.10.2004 tarihli Bilirkişi Raporuna göre geri kalan bedeli olan 10.728,22 TL"nin, boşanma davasının açıldığı 01.04.2002 tarihinden itibaren 19.478.22 TL işlemiş faizi ile birlikte toplam 30.207,00 TL"nin tahsili amacıyla icra takibi başlattığı, davalı borçlunun 11.11.2008 tarihli borca ve takibe itirazı ile icra takibinin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama sonucunda mahkemenin 29.12.2011 tarih, 2011/1636 E-2011/1894 K. sayılı Kararı ile, davanın kabulü ile itirazın iptali ve takibin devamına, alacağın % 40"ı tutarındaki icra-inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, davalının temyizi üzerine işbu karar, Yargıtay 6.Hukuk Dairesi"nin 22.01.2013 tarih, 2012/19301 E-2013/641 K sayılı Yargıtay İlamı ile bozulmuştur.
Yargıtay 6.Hukuk Dairesi"nin 22.01.2013 tarih, 2012/19301 E-2013/641 K.sayılı Yargıtay İlamına göre; "Davacı tarafından icra takibine konu edilen miktar, kesinleşmiş bir ilama dayalı olmayıp, önceki davada alınan bilirkişi raporu çerçevesinde talep edilmiştir. Davalı ise gerek takibe itirazında, gerek davadaki savunmasında talep edilen çeyiz ve ziynet eşyalarının değerinin kesinleşmediğinden söz ederek yeniden inceleme yapılması talebinde bulunmuştur. İcra takibinde dayanılan bilirkişi raporunda, talep edilen kalemlerinin değeri dava tarihi olan 1.4.2002 tarihi itibariyle belirlenmiştir. İcra takibi ise 27.10.2008 tarihinde yapılmış, itirazın iptaline ilişkin işbu dava ise 20.05.2009 tarihinde açılmıştır. Önceden görülüp kesinleşen davanın kısmi bir dava olduğu da gözetildiğinde, takip tarihinden yaklaşık altı yıl öncesi için saptanan değerlere göre talepte bulunulması ve yine bu değerler nazara alınarak hüküm kurulması mağduriyetlere yol açacaktır. Bu durumda mahkemece kesinleşen davada varlığı kanıtlanmış çeyiz ve ziynet eşyalarının yıpranmalar da gözetilerek takip tarihi itibariyle değerlerinin belirlenmesinden sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir." Bozma nedenine göre davalı vekilinin sair temyiz itirazları incelenmemiştir.
Mahkemece Yargıtay Bozma İlamına uyulmuş ve ilam doğrultusunda, 16.07.2013 tarihinde Bilirkişi Raporu alınımıştır.
16.07.2008 tarihli Bilirkişi Raporu ile, dava konusu ziynet ve çeyiz eşyalarının yıpranma ve eskime payı da dikkate alınarak, icra takip tarihi olan 27.10.2008 tarihi itibariyle değerleri hesaplanmış olup, çeyiz eşyalarının toplam 2.432,00 TL, ziynet eşyalarının toplam 14.668,94 TL olduğu tespit edilmiştir.
Mahkemece, 19.09.2013 tarihinde davanın kabulü ile Ankara 28. İcra Müdürlüğünün 2008/13946 sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiştir.
Mahkemece hükme esas alınan 16.07.2008 tarihli Bilirkişi Raporunda, ziynet ve çeyiz eşyalarının icra takip tarihi itibariyle sadece değer tespitleri yapılmış olup, davacının davalıdan alacaklı olduğu bedele ilişkin, Ankara 7.Aile Mahkemesinin 2008/365 E-2008/1050 K.sayılı kararı ile hükmedilen 750,00 TL alacak miktarı mahsup edilmemiş, faiz hesaplaması yapılmamış, kararın hüküm kısmında, davalının sorumlu olduğu asıl alacak ve faiz miktarı ayrı ayrı gösterilmemiştir.
BK.m.101 gereğince “Kural olarak, muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur.”
Somut olayda, davalı davacının 27.10.2008 tarihinde başlatmış olduğu icra takibi ile temerrüde düşürülmüş olup, davacının 16.07.2008 tarihli Bilirkişi Raporu ile tespit edilen ziynet ve çeyiz eşyası bedeline, 27.10.2008 icra takip tarihi itibariyle faiz işletilmesi gerekmektedir. Davacı alacaklı icra dosyasında, talep etmiş olduğu alacak miktarına boşanma davasının açıldığı 01.04.2002 tarihinden itibaren yasal faiz işletmiş olup, mahkemece bu husus üzerinde hiç durulmadan ve faiz hesabı yapılmadan davanın kabulü yönünde hüküm kurulmuş olup, bu husus usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.
O halde mahkemece yapılacak iş, asıl alacak miktarı belirlenirken 16.07.2008 tarihli Bilirkişi Raporu ile tespit edilen çeyiz ve ziynet eşya bedelinden Ankara 7.Aile Mahkemesinin 2008/365 E-2008/1050 K.sayılı kararı ile hükmedilen 750,00 TL alacak miktarı mahsup edilmeli, asıl alacak miktarına 27.10.2008 icra takip tarihi itibariyle yasal faiz işletilmeli ve mahkeme kararının hüküm kısmında, davalının sorumlu olduğu asıl alacak ve faiz miktarı ayrı ayrı gösterilerek, infaza ve Yargıtay denetimine elverişli hüküm kurmak olmalıdır.
Yukarıda belirtilen husular dikkate alınmadan, eksik araştırma ve inceleme sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 07.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.