22. Hukuk Dairesi 2017/15650 E. , 2018/22790 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; dava dilekçesinde müvekkilinin, ... akdinin davalı tarafından haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini, her gün 05.30-06.00 ile 08.30,09.00 saatleri arasında günlük 14-15 saat çalıştığını, çalıştığı süre boyunca fazla mesai yaptığını, ... akdinin haksız nedenle feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai, ulusal bayram genel tatil, hafta tatili ve yıllık izin ücret alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında davacının fazla çalışma süresi yönünden uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı davalı şirkete ait Diyaliz Merkezinde şoför olarak çalışmış olup mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, haftanın altı günü 06:00-20:00 arası, 1,5 saat ara dinlenmenin düşülmesi ile davacının haftalık 30 saat fazla mesai yaptığı hesaplanmıştır. Dosya içerisinde yer alan bir kısım imzalı puantaj kayıtlarında sadece işe giriş saati yazmakta olup 06.00 da işin başladığı ve haftalık öngörülen çalışma çizelgesinde de davacının 06.00-20.00 saatleri arasında çalıştığı görülmüştür. Davalı taraf davacının sürekli araç başında olmadığını, hastalar bırakıldıktan sonra şoförlerin serbest kaldığını günlük ... yerinde kalma ve araç başında olma süresinin 8 saati aşmadığını, her araçta izleme cihaz kaydı olduğunu, hangi aracın hangi zaman dilimin de nerede bulunduğunun izlendiğini ve bu itibarla davacının fazla mesai yapmadığını belirtmiştir. Dosya kapsamında dinlenen davacı tanıklarından ..., “Kendisi ... yerinde şoför olarak görevliydi. Davacı diyaliz hastalarını getirip götürüyordu. Evlerinden alıp bırakıyordu. yine diyaliz merkezinde çalışan işçileri evden alıp ... yerine getirip götürüyordu. Davacının mesaisi sabah 04.45 gibi başlıyordu. Saat 21.00"a kadar sürüyordu. Hafta içi ve cumartesi bu şekilde çalışıyordu. Pazar günleri ise tatildi. Resmi tatillerde ve ulusal bayramlarda çalışıyorduk. Dini bayramlarda da çalışıyorduk. Çalıştığımız ... yeri diyaliz merkezi olduğundan çalışmamız kesintiye uğramıyordu. Davacı bahsettiğim servis işleri dışında diyaliz merkezi ile ilgili işler olduğunda getir götür işleri yapıyordu ve sefere çıktığı bu durumlar haricinde de bu ... yerinde bekliyordu. Kendi evine yada özel işlerine ... yerinden izin almadığı sürece gitmiyordu “,... ” Kendisi ... yerinde şoför olarak görevliydi. Davacı diyaliz hastalarını getirip götürüyordu. Evlerinden alıp bırakıyordu. yine diyaliz merkezinde çalışan işçileri evden alıp ... yerine getirip götürüyordu. Davacının mesaisi sabah 05.00 gibi başlıyordu. Saat 20.30-20.45"e kadar sürüyordu. Hafta içi ve cumartesi bu şekilde çalışıyordu. Pazar günleri ise tatildi. Resmi tatillerde ve ulusal bayramlarda çalışıyorduk. Dini bayramlarda çalışıyorduk. Çalıştığımız ... yeri diyaliz merkezi olduğundan çalışmamız kesintiye uğramıyordu. Davacı bahsettiğim servis işleri dışında diyaliz merkezi ile ilgili işler olduğunda getir götür işleri yapıyordu ve sefere çıktığı bu durumlar haricinde de bu ... yerinde bekliyordu. Kendi evine yada özel işlerine ... yerinden izin almadığı sürece gitmiyordu dedi. “ şeklinde, davalı tanıklarından Vejdi Yıldız “Kendisi ... yerinde şoför olarak görevliydi. Davacı diyaliz hastalarını getirip götürüyordu. Evlerinden alıp bırakıyordu. yine diyaliz merkezinde çalışan işçileri güzergaha uyarsa evden alıp ... yerine getirip götürüyordu. Asıl görevi hasta servis şoförlüğüydü. Normalde personel servisi değildi. Davacı saat 06.00-06.20 saatleri arasında hastaları diyaliz merkezine getirirdi. Her hastanın diyaliz seansı 4 saat sürerdi. ... yerinde 3 tane şoför görev yapardı. Hastanın diyaliz seansı bittiğinde kendisini getiren şoför tekrar evine götürürdü. Akşam davacının mesaisi şöyle sona eriyordu: Saat 19.30 gibi hastayı evine götürmek üzere diyaliz merkezinden ayrılıyordu. Son 7-8 ay ise 1 gün 19.30"da ayrılıyordu, diğer gün 15.30"da diyaliz merkezinden ayrılıyordu. Davacı bu sisteme 1-2 ay dahil olmuş olabilir, tam hatırlamıyorum. ... yerinde sadece 1 tane şoför servis faaliyeti dışında sabit tutulurdu. Biz diğer 2 şoföre hastanın diyaliz seansı bitinceye kadar serbest olduklarını, istedikleri yere gidebileceğini söylerdik. Hafta içi ve cumartesi bu şekilde çalışıyordu. Pazar günleri ise tatildi. “ şeklinde, ... ise “Kendisi ... yerinde şoför olarak görevliydi. Davacı diyaliz hastalarını getirip götürüyordu. Evlerinden alıp bırakıyordu. Yine diyaliz merkezinde çalışan işçileri güzergaha uyarsa evden alıp ... yerine getirip götürüyordu. Asıl görevi hasta servis şoförlüğüydü. Normalde personel servisi değildi Davacı saat 06.00-06.30 saatleri arasında hastaları diyaliz merkezine getirirdi. Her hastanın diyaliz seansı 4 saat sürerdi. ... yerinde en son 3 tane şoför görev yapardı. Hastanın diyaliz seansı bittiğinde kendisini getiren şoför tekrar evine götürürdü. Akşam davacının mesaisi şöyle sona eriyordu: Saat 19.30-20.00 gibi hastayı evine götürmek üzere diyaliz merkezinden ayrılıyordu. ... yerinde 2 tane şoför servis faaliyeti dışında sabit tutulurdu. Hafta içi ve cumartesi bu şekilde çalışıyordu. Pazar günleri ise tatildi.” şeklinde beyanda bulunmuştur . Dosya içeriği ve özellikle tanık beyanlarına göre davacının 06.00-20.00 saatleri arasında çalıştığı kabulünde hata bulunmamaktadır ancak yapılan işin niteliği gereği davacının ara dinlenme süresinin 1,5 saat olarak kabul edilmesi uygun olmamıştır. Bu nedenle mahkemece öncelikle davalı tarafça dosyaya sunulduğu belirtilen araç takip sistemine ilişkin ... kaydı çözümlenmeli, taraf tanıkları ayrıntılı olarak tekrar dinlenip davacının diyalize günlük ortalama kaç hasta getirip götürdüğü, hastaların hangi ilçelerden alındığı ve diyalizde kaç saat kaldığı hususları belirlenerek kısacası davacının günde kaç saat fiilen çalışıp kaç saat serbest zaman kullandığı netleştirilerek normal çalışma saati haricinde makul bir ara dinlenme süresi belirlenmeli ve ayrıca davalı tanık beyanlarında şoförlerden bir tanesinin sabit tutulduğu belirtildiğinden davacının da sabit tutulan şoförlerden olup olmadığı öyle ise ne tür aralıklarla sabit tutulduğu da belirlenerek davacının fazla mesai ücreti belirlenmesi gerekirken fazla çalışmanın yazılı şekilde kabulü ile sonucuna gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 22/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.