Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2500
Karar No: 2021/1479
Karar Tarihi: 24.05.2021

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/2500 Esas 2021/1479 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/2500 E.  ,  2021/1479 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki maddi tazminat davası üzerine, Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından davanın usulden reddine ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından davacı vekilinin itirazının kabulü ile davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından süresi içinde temyizi istenilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili; davalının trafik sigortacısı olduğu aracın davacının idaresindeki araca çarpmasıyla oluşan kaza sonucunda, davacının alınan kurul raporuna göre % 13 oranında malul kaldığını, davalı tarafından 18.000,00 TL. tazminat ödenmişse de bu bedelin gerçek zararı karşılamadığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL. sürekli işgücü kaybı tazminatının avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 11.02.2020 tarihli ıslah dilekçesiyle taleplerini 92.336,00 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili; 03.08.2018 tarihinde ibraname karşılığında davacıya 18.665,77 TL. ödediklerini, maluliyet ve kusura itiraz ettiklerini, tazminattan müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini de belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Uyuşmazlık Hakemi tarafından; KTK"nun 97. maddesi gereği davalı sigortacıya başvuru sırasında sunulması gereken usulünce düzenlenmiş maluliyet raporu sunulmadığından, davanın usulden reddine dair verilen karara davacı vekilinin yaptığı itiraz üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından; davacı vekilinin itirazının kabulü ile hakem kararının kaldırılmasına ve davanın kısmen kabulüne, 74.336,00 TL. sürekli işgücü kaybı tazminatının 25.05.2019 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazla isteğin reddine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine; özellikle, 2918 sayılı KTK madde 111 gereği, davadan önceki ibranın makbuz hükmünde olmasına; kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik ile eki cetvellere uygun biçimde davacının maluliyet oranını belirleyen uzman bilirkişi heyeti raporunun karara esas alınmasında bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen diğer tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
    İtiraz Hakem Heyeti tarafından davaya konu edilen kazanın oluşumunda davalıya sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu kabul edilerek karar verildiği ve bu belirlemenin de kaza tespit tutanağına göre yapıldığı görülmektedir. Kazanın oluş biçiminin tereddüte mahal vermeyecek biçimde belli olduğu durumlarda, hakimin (hakemin) kusur oranlarını kendisinin belirlemesi kabul edilebilirse de, bu belirleme yapılırken olayın oluş biçimine etki eden tüm unsurların değerlendirilmesiyle belirleme yapılması gerekeceği gözetilmelidir.
    Davaya konu kazaya ilişkin olarak düzenlenen kaza tespit tutanağı incelendiğinde; kazanın 7,3 metre genişliğindeki çift yönlü ve görüşün de açık olduğu düz yolda meydana geldiği; araçların ilk çarpışmasının, davacının seyrettiği yönde bulunan banket içinde gerçekleştiği; davalıya sigortalı araç sürücüsünün sola dönüş yapmak için davacının seyrettiği yöne ait yol bölümüne girmesi nedeniyle kazanın meydana geldiği ve sürücünün asli kusurlu olduğu şeklinde kusur tespiti yapıldığı görülmektedir. Bununla birlikte; davacının, karşı yönden gelen araç trafiğini kontrol imkanı verecek nitelikteki düz yolda seyri sırasında, karşı yönden gelip sola dönüşe geçen aracı görünce emniyet şeridine geçtiği ve burada 13 metre fren yapmasına rağmen çarpışmanın gerçekleştiği de tutanaktan anlaşılmaktadır. Tutanaktaki tüm bu tespitlerden, meskun mahalde gerçekleşen kazada davacının aracını uygun hız sınırlarında kullanıp kullanmadığının ve bu durumun kazaya etkisinin tespiti gerekliliği doğmaktadır.
    Açıklanan vakıalar karşısında; davacının kaza anındaki hızının ve uygun hızla seyrini devam ettirip ettirmediğinin tespiti ile hızının yüksek olması halinde bu durumun kazaya etkisinin saptanmasında zorunluluk bulunduğu da gözetilerek, konusunda uzman makine mühendisi bilirkişiden anılan hususları karşılayan kusur raporu alınıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    3-Davacının hak kazanabileceği sürekli işgücü kaybı tazminatının usulünce hesap edildiği 10.02.2020 tarihli aktüer raporuyla, davadan önce davalının ödediği bedel düşülmeden 92.336,00 TL. tazminat hesap edilmiş; İtiraz Hakem Heyeti tarafından, ödeme ve ibra belgelerinin verilen sürede sunulmadığı gerekçesiyle, davacının kabulünde olan 18.000,00 TL. güncellenmeden (doğrudan) hesap edilen tazminattan düşülerek belirlenen miktar hüküm altına alınmıştır.
    Davadan önce 18.665,77 TL"yi (davalı savunmasına göre) alan ve bu dönem zarfında parayı kullanan davacı tarafın sebepsiz zenginleşmesinin önlenebilmesi için, davalının davadan önce yaptığı ödemenin, ödeme tarihi ile zarar hesabının yapıldığı tarih arasındaki süre için hesaplanacak yasal faiziyle birlikte güncellenmesi ve hesaplanan tazminattan düşülmesi gerekir. Açıklanan bu hususu temin için de, davalı yana gerektiğinde ihtaratlı biçimde kesin süre verilmesi, davalının ihtar gereklerini yerine getirmemesi halinde davacının kabulündeki bedelin (18.000,00 TL.) güncellenmiş değerinin düşülmesi gerekirken, yazılı biçimde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    4-5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13. maddesi ve karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT"nin 17/2. maddesi gereği, davacı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin, tarifeye göre belirlenen nispi vekalet ücretinin 1/5"i tutarında (maktu ücretin altında kalmamak kaydıyla) olması gerektiği gözetilmeden, fazla vekalet ücretine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine; (2), (3) ve (4) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA; dosyanın, hakem dosyasının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi"ne gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 24/05/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi