22. Hukuk Dairesi 2018/13632 E. , 2018/23119 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünde kadroya geçmeden önceki dönemde geçici işçi olarak çalıştığını ancak bu hizmetlerinin kıdeminden sayılmadığını, geçici işçilikte geçen çalışmaların kıdeminden sayılarak derece ve kademesinin tespiti ile yeni derece ve kademesi dikkate alınarak ilk kadroya geçişlerinden itibaren ücret farkı alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının geçici işçi olarak işe başlayıp kısmi süreli ... sözleşmeleri ile çalıştığını, 26.10.2000 tarihli protokol gereğince daimi işçi olarak kadrosuna geçinceye kadar bir tam yıl çalışmadığını, dolayısıyla idare ile ...-... Sendikası arasında akdedilen toplu ... sözleşmesinin ilgili maddelerinde düzenlendiği şekliyle kademe ve derece yükselmesinin şartlarını sağlayamadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Bozma ilamına uyulan Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Mahkemenin 18.12.2014 tarih ve 2013/827 esas-2014/697 karar sayılı kararı, Dairemizin 30.10.2017 tarih ve 2017/8866 esas-2017/23538 karar sayılı bozma ilamı ile davacının derece ve kademesinin yeniden belirlenmesine ve varsa fark alacaklarının hüküm altına alınmasına yönelik olarak bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ve ek rapor alınarak temyize konu karar verilmiştir.
1-Somut uyuşmazlıkta, davacının taleplerinin toplu ... sözleşmesinden kaynaklanan talepler olduğu açıktır. Ancak, davacının sendika üye kayıt fişi dosyaya getirtilmemiş olup davacıya ilişkin ücret bordroları da dosyaya sunulmadığından sendika aidatı ödenip ödenmediği de belirlenememektedir. Bu nedenle, eksik inceleme ile değerlendirme yapılması hatalı olmuştur.
2-Taraflar arasında davacıya uygulanması gereken derece ve kademenin belirlenmesi noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, hükme esas alınan bilirkişi raporunun derece ve kademenin belirlenmesi konusunda hatalı tespitler içerdiği, raporun denetime elverişli olmadığı anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporu incelendiğinde, davacının fiilen çalıştığı gün sayısı 3602 gün olarak belirlenmiş ve 365’e bölünmesiyle 9,87 yıl bulunmuş olup bu sürenin hatalı olarak 5 derece ve 11 kademeye tekabül ettiği ifade edilmiştir. Diğer yandan, bilirkişi raporunda davacının 01.03.2008 tarihi itibariyle ... derece ve kademesinin neden 3/12 olarak tespit edildiği anlaşılamamaktadır. Ayrıca, bilirkişi raporunda her yıl için belirtilen derece ve kademe üzerine yeniden (5 derece ve 11 kademenin) ekleme yapılması suretiyle sonuca gidilmesi yerinde olmamıştır. Bu bakımdan rapor denetime açık değildir. Yapılması gereken ..., davacının fiilen çalıştığı gün sayısına tekabül eden derece ve kademe bulunduktan sonra, davacının ifa ettiği işe göre toplu ... sözleşmesi hükümleri de dikkate alınarak belirlenen derece ve kademenin toplu ... sözleşmesinin 106 ve 107. maddelerinde belirlenen koşullara göre arttırılmak suretiyle tespit edilmesidir. Yıllara göre bu uygulama yapılarak davacının fiilen bulunması gereken son derece ve kademe belirlendikten sonra, bulunan derece ve kademenin, İdarece uygulanan derece ve kademe ile karşılaştırılması sonucunda fark ücretlerin tespiti mümkün olabilir. Mahkemece, denetime açık olmayan bilirkişi raporuna itibar edilerek fark alacaklara hükmedilmesi isabetli olmamıştır.
3-Taraflar arasında davacının derece kademe tespitinin doğru yapılıp yapılmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davalı işyerinde yürürlükte bulunan toplu ... sözleşmesi hükümleri gereği davacının tam bir yıl çalışmasının karşılığı 1 kademe, 2 yıl çalışmasının karşılığı da 1 derecedir. Davacının düz işçi olması nedeniyle işten ayrılış tarihi olan 14.02.2011 tarihi itibariyle yürürlükte olan ve 01.03.2009-28.02.2011 yılları arasını kapsayan toplu ... sözleşmesi hükümleri gereği pozisyon derecesinin üst sınırı 8 derece olarak belirlenmiştir. Ancak, kararda davacının derecesi “9.” derece olarak kabul edilmiş olup “düz işçi” olan davacının pozisyon cetveline göre 01.03.2011 tarihi öncesinde en fazla “8.” dereceye yükselmesi mümkün iken davacının 01.03.2009 tarihinden itibaren “9.” dereceye yükseltilmesi nedeniyle hesaplamalar hatalı olmuştur.
4-Diğer yandan, Toplu ... Sözleşmesinin 96. maddesinde yapılan işe göre değişik oranlarda yıpranma primi ödemesi yapılacağı ancak bu ödemenin raporlu, izinli olunan süreler için geçerli olmayacağı düzenlenmiştir. Davacı düz işçi olup anılan toplu ... sözleşmesi düzenlemesine göre %15 oranında prim hesaplanması yerindedir. Ancak, davacının raporlu ve izinli olduğu süreler belirlenip bu dönemler dışlanmadan hesap yapılması hatalı olmuştur. İşyeri ve resmi kayıtlara göre davacının izinli, raporlu gibi fiilen çalışmadığı günler belirlenerek bu dönemler için hesaplama yapılmadan yıpranma primi alacağının belirlenmesi gerekir.
5-Bunun yanısıra, bilirkişi raporunda fark alacaklar hesaplanırken Toplu ... Sözleşmesi eki cetvellerin dikkate alındığı görülmekle birlikte hesaplamada dosyaya sunulmuş olan davacının isminin yer aldığı terfi ve ücret artışına ilişkin cetvellerin de değerlendirilmemesi hatalı olmuştur.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, 24.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.