1. Ceza Dairesi 2019/2943 E. , 2020/60 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama
HÜKÜM : 1-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında; İşlediği kasten yaralama suçu bakımından her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından beraat,
2- Sanık ... hakkında; 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçu bakımından her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından beraat.
3- Sanık ... hakkında; Mağdur ... ve ..."ya karşı işlediği kasten yaralama suçları bakımından
TCK"nin 86/1, 3-e, 87/1-d-son, 29, 62, 53, 63 maddeleri uyarınca ayrı ayrı iki kez 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası,
4-Sanık ... hakkında; Mustafa"ya karşı işlediği kasten yaralama suçu bakımından:
TCK"nin 86/2, 3-e, 87/1-c-son, 29,62/1, 53/1 maddeleri uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Temyizin kapsamına göre, sanıklar...,..., ve ... hakkında mağdurlar ... ve ...’a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs ve sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçlarından verilen beraat hükümleri ile sanık ... hakkında mağdurlar ... ve ...’ye yönelik kasten yaralama, sanık ... hakkında mağdur ...’ya yönelik kasten yaralama suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine hasren yapılan incelemede;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’nın mağdurlar ... ve ...’ye yönelik eylemleri ile sanık ...’in mağdur ...’ya yönelik kasten yaralama suçlarının sübutları kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde sanık ...’nın mağdurlar ... ve ...’ye yönelik eylemleri dışındaki tüm suçların niteliği tayin, takdire ve bozma nedeni saklı kalmak kaydıyla tahrike ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, sanıklar ...ve ... hakkında kasten öldürmeye teşebbüs, sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçlarından elde edilen delillerin hükümlüğüne yeter nitelik ve derecede olmadığı kabul ve takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde düzeltme ve bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ... müdafiinin sübuta, vekalet ücretine, sanık ... müdafiinin sübuta, meşru savunma hükümleri uygulanması gerektiğine, ek savunma alınmadığına, Cumhuriyet savcısının sanıklar ...ve...‘ın kasten öldürmeye teşebbüs ve sanık ...’nın 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçlarının sübuta erdiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,
A- Sanıklar ... ve ... hakkında mağdurlar ... ve ...’a yönelik kasten öldürmeye teşebbüs ve sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçlarından verilen beraat hükümlerinin incelenmesinde,
Beraat eden ve duruşmalarda kendisini vekil ile temsil ettiren sanık ... "nın lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, ancak; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, "Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 3000,00TL maktu vekalet ücretinin Hazine’den alınarak kendisini vekille temsil ettiren sanık ..."ya ödenmesine" ibaresinin hüküm fıkrasının ilgili bölümüne eklenmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN sanık ... hakkında kurulan beraat hükümleri ile sanıklar ... hakkında kurulan beraat hükümlerinin tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
B- Sanık ... hakkında mağdurlar .... ve ...’ye yönelik kasten yaralama, sanık ... hakkında mağdur ...’ya yönelik kasten yaralama suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde ise,
a-Oluşa ve dosya kapsamına göre, sanık ..."nın mağdur..."u iki bıçak darbesiyle, mağdur ..."yi ise yine iki bıçak darbesiyle ayrı ayrı yaşamsal tehlike geçirmesine neden olacak şekilde yaraladığı olayda; suçta kullanılan aletin cinsi, hedef alınan vücut bölgeleri, darbe sayısı, eyleme son veriliş şekli ve yaraların nitelikleri dikkate alındığında sanığın eyleme bağlı ortaya çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu ve sanığın, mağdurlar ... ve ..."ye yönelik eylemlerinden TCK"nin 81, 35, 29. maddeleri gereğince cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, suç niteliğinde hataya düşülerek yazılı şekilde kasten yaralama suçlarından hükümler kurulması,
Kabule göre de,
Sanık ... hakkında mağdurlar ... ve ...’ye yönelik kasten yaralama suçundan kurulan hükümde, mağdurların yaşamlarını tehlikeye sokan bir duruma neden olunması sebebiyle cezada arttırım yapılırken, 5237 sayılı TCK"nin 86/1. maddesi ile temel ceza belirlenip aynı Kanunun 86/3-e ve 87/1-d maddeleri uyarınca artırım yapıldıktan sonra belirlenen cezanın 5 yıldan az olması durumunda 87/1-son maddesi uygulanarak cezanın 5 yıla tamamlanması gerektiğinin gözetilmeyerek doğrudan TCK’nin 87/son maddesi uyarınca 5 yıl hapis cezasına hükmedilmesi,
b-1-Sanık ... hakkında mağdur ...‘ya yönelik kasten yaralama suçundan kurulan hükümde, mağdurun yüzünde sabit iz oluşacak ve basit tibbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralanması sebebiyle uygulama yapılırken, 5237 sayılı TCK"nin 86/1. maddesi ile temel ceza belirlenip aynı kanunun 86/3-e ve 87/1-c maddeleri uyarınca artırım yapıldıktan sonra belirlenen cezanın 5 yıldan az olması durumunda 87/1-son maddesi uygulanarak cezanın 5 yıla tamamlanması gerektiğinin ve neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama niteliğindeki yüzde sabit izin Dairemiz içtihatlarına göre basit tibbi müdahale ile giderilemeyecek nitelikte kabul edilmesi gerektiğinin gözetilmeksizin, temel cezanın TCK’nin 86/2. maddesi uyarınca belirlenmesi ile doğrudan TCK’nin 87/son maddesi uyarınca 5 yıl hapis cezasına hükmedilmesi,
2-Sanık ..."in mağdur ..."ya yönelik kasten yaralama eyleminde, mağdur sanık ...’nın bıçakla saldırısından ibaret haksız hareketi dikkate alınarak, TCK"nin 29. maddesi uyarınca makul bir indirim yapılması gerektiği gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucu alt sınırdan indirim tatbiki suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini,
c-Sanıklar Mustafa ve ... yönünden, 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı Kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin iptal edilen bölümlerinin nazara alınması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar Mustafa ve ... müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden hükümlerinin tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, 14/01/2020 gününde oy birliği ile karar verildi.