16. Hukuk Dairesi 2015/10730 E. , 2017/5004 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 112 ada 84 parsel sayılı ....607,01 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, taşınmazı kimin kullandığı belli olmadığından bahisle Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenine dayanarak dava açmıştır. Yargılama sırasında ... ve ..., irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenine dayanarak ayrı ayrı davaya katılmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın reddine, taşınmazın tespit gibi Hazine adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili ve müdahil ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu 112 ada 84 parsel sayılı taşınmaz, taşınmazı kimin kullandığı bilinemediğinden bahisle Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., dava konusu taşınmazın babası ..."ye ait olduğu, ölümüyle mirasçılarına intikal ettiği ve terekenin taksimi ile taşınmazın kendisine düştüğünü iddia ederek, taşınmazın adına tescili istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında davacı ..."in kardeşi olan ..., taşınmazın davacı ... ile kendisine ait olduğu iddiasıyla, taşınmazın eşit hisseler ile adlarına tescil istemiyle, ... ise, taşınmazın babası ... ... ait olduğu, ölümüyle mirasçılarına intikal ettiği iddiasıyla taşınmazın ... ... mirasçıları adına miras payları oranında tescili istemiyle davaya katılmışlardır. Mahkemece ....06.2003 tarihinde yapılan ilk keşifte dinlenen yerel bilirkişi ... ...; davacı ..."in gösterdiği taşınmaz bölümünün (26.06.2003 tarihli fen bilirkişi raporunda taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 840,00 metrekarelik bölümü) babasına ait olduğunu, ölümüyle mirasçılarına intikal ettiğini, mirasçılar tarafından terekenin taksim edilmesiyle bu taşınmazın davacıya isabet ettiğini, davacının ...-30 yıldan beri taşınmazda zilyet olduğunu, taşınmazın geriye kalan kısmının ise müdahil ..."in babası... ..."e ait olduğunu, ... öldükten sonra taşınmazı müdahil ..."un kullanmaya devam ettiğini beyan etmiş, müdahil ... tanıkları .... ..., ... ... ve ... ... ise, dava konusu taşınmazın tamamının müdahil ..."un babasına ait olduğunu, ölümüyle mirasçılarına intikal ettiğini ve taşınmazın ... yılı aşkın süreden beri ... ailesince kullanıldığını beyan etmişlerdir. Mahkemece ....06.2004 tarihinde yapılan ikinci keşifte dinlenen yerel bilirkişi ... ....; dava konusu taşınmazın tamamının davacı ... ile kardeşi müdahil ... ait olduğu, ölümüyle birlikte davacı ve müdahilin kullanmaya devam ettiği, taşınmaz üzerindeki zilyetliğin 50-60 seneden fazla olduğunu belirtmiş, müdahil ... tanıkları ... ..., ... ... ve ... ... de yerel bilirkişi ... ...."nin beyanına katılmıştır. Mahkemece, keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişkili olduğu, taşınmazın kime ait olduğunun ispatlanamadığı kabul edilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; taşınmazın hangi bölümünün kim tarafından, ne şekilde kullanıldığı kesin olarak belirlenmemiş, keşiflerde dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanları arasındaki çelişki giderilmemiştir. O halde doğru sonuca ulaşılabilmesi için; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 31. maddesi uyarınca hakimin davayı aydınlatma ödevi bulunduğu ve mevcut araştırma ile taraflar arasındaki uyuşmazlığın aydınlatılamadığı gözetilerek, taşınmaz başında yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, aynı yöntemle seçilecek taraf tanıkları, ziraat bilirkişi ve teknik bilirkişi huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından; dava konusu taşınmazın öncesinin ne olduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler, gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeli, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, teknik bilirkişiden keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli rapor alınmalı, ziraat bilirkişisinden dava konusu taşınmazın niteliği ve kullanım durumunu belirleyen ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Mahkemece açıklanan çelişki üzerinde durulup giderilmeden yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 03.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.