Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4590
Karar No: 2019/5143
Karar Tarihi: 14.11.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/4590 Esas 2019/5143 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen itirazın iptali davasında davacı banka, rehin sözleşmesine istinaden kullandırılan kredilerin ödenmemesi üzerine ihtarname keşide edildiğini, ancak başlatılan takibe davalının haksız itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptali ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili ise takibin doğru olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, davacının gayri nakdi depo talebinin yerinde olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, istinaf kanun yoluna başvurulması sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi, rehin sözleşmesinde yeralan kayıtlara rağmen rehin konusu taşınır, rehin verenin münhasır egemenliğini sona erdirecek şekilde alacaklıya teslim edilmemişse rehin hakkının doğmuş olduğunu söylemenin mümkün olmadığı gerekçesiyle davacının istinaf talebinin reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile davanın reddine karar vermiştir. Kanun maddeleri olarak Türk Medeni Kanunu'nun 939. maddesi ve İcra ve İflas Kanunu'nun 67. maddesi kararda geçmektedir.
19. Hukuk Dairesi         2017/4590 E.  ,  2019/5143 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davası hakkında Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nden verilen davanın kısmen kabulüne yönelik 2014/414 esas ve 2016/697 karar sayılı ve 14.12.2016 tarihli hükme karşı taraf vekililerince istinaf kanun yoluna başvurulması sonucunda Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi tarafından verilen davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulmasına ilişkin kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine, temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    - KARAR -
    Davacı vekili, davalı ile aralarında akdedilen 08.08.2012 tarihli genel kredi sözleşmesi ile 01.09.2010 tarihli rehin sözleşmesi bulunduğunu, genel kredi sözleşmesine istinaden kullandırılan nakdi ve gayri nakdi kredilerin ödenmemesi üzerine ihtarname keşide edildiğini, sonuç alınamaması üzerine davalı hakkında menkul rehninin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını, ancak başlatılan takibe davalının haksız itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptali ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, taraflar arasında imzalanan rehin sözleşmesinin geçerli olmadığını, hesap kat ihtarnamesinin geçerli adrese gönderilmediğinden temerrüdün oluşmadığını, kullanılan kredilerin bir kısmının ödenip bir kısmının yeniden yapılandırıldığını, kredi borcunun %75’inin ... Fonu A.Ş. tarafından garanti edildiğini ancak davacı bankanın anılan kuruma başvuru yapmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, ihbar olunan ... Fonu’nun kefaletinin gereğini yerine getirememiş olmasının davalı firmanın vergi ve SGK borçlarından kaynaklandığı, davacıya bu nedenle kusur izafe edilemeyeceği, davacıya kullandırılan kredi türünün işletme ya da yatırım kredisi olmasıyla alınan teminat türü arasında illiyet bağı bulunmadığı, taraflar arasında imzalanan rehin sözleşmesinin geçerli olduğu, rehin konusu menkullerin davacı bankaca teslim alınarak 01.09.2010 tarihli makbuzla yediemin deposuna teslim edildiği, davacının gayri nakdi depo talebinin de yerinde olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükme karşı taraf vekilleri istinaf kanun yoluna başvurmuşlardır.
    Bölge Adliye Mahkemesi"nce, taraflar arasında işletme rehni değil menkul rehninin mevcut olduğu, 01.09.2010 tarihli emtia rehni sözleşmesi ve aynı tarihli yediemin makbuzu gözetildiğinde geçerli bir menkul rehni sözleşmesinin bulunduğu ancak, Mahkeme gerekçesinde benimsenen bilirkişi kurulu raporunda irdelenmeyen ... Gümrük Müdürlüğü tarafından gönderilen belgeler konusunda bir açıklama bulunmadığı, rehne konu malın sözleşme ve yediemin makbuzu tarihi olan 01/09/2010 tarihinden sonra 04/10/2010 tarihinde Türkiye"ye girdiği ve davacı alacaklıya teslim edilmediği, TMK"nın 939. maddesi gereği rehin hakkının rehin edilen taşınırın alacaklıya teslimi ile doğacağı, rehin sözleşmesinde yeralan kayıtların tek başına rehin zilyetliğini sağlamaya yeterli olmayacağı, rehin sözleşmesindeki kayıtlara rağmen rehin konusu taşınır, rehin verenin münhasır egemenliğini sona erdirecek şekilde alacaklıya (Bankaya) teslim edilmemişse rehin hakkının doğmuş olduğunu söylemenin mümkün olmadığı gerekçesiyle davacının istinaf talebinin esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkmesinin kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın maddi hukuka ve muhakeme hukukuna uygun olmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2017/200 esas ve 2017/427 karar ve 05.07.2017 tarihli hükmünün ONANMASINA, dosyanın Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi"ne gönderilmesine aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 14/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi