Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/13738
Karar No: 2018/23280
Karar Tarihi: 25.10.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2018/13738 Esas 2018/23280 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2018/13738 E.  ,  2018/23280 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ : ... ... Mahkemesi

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, ... Çalışma Genel Müdürlüğünün 21.06.2013 tarihli yetki tespiti konulu yazısının... ... Orman Ürünleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. şirketine de gönderildiğini ve bu şirket tarafından 01.07.2013 tarihinde ... ... Mahkemesinin 2013/112 esas sayılı dosyasında yetki tespitine itiraz edilerek yetki tespit kararının iptalinin istenildiğini, ... ... Mahkemesi’nin 02.08.2013 tarihli kararı ile... ... Orman Ürünleri Sanayi ve Ticaret A.Ş."nin bu talebini reddettiğini ve yapılan temyiz incelemesi sonucu Yargıtay tarafından mahkemenin bu kararının öncelikli olarak bu şirkete ait diğer işyerleri açısından işkolu tespiti yapılması gerektiği gerekçesi ile bozulduğunu, Yargıtay ilgili dairesinin bozma kararı gereği ... ... Mahkemesinin 2013/240 esas sayılı dosyasında davanın yeniden görüldüğünü ve müvekkili sendikanın davalı işyerinde toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkili olduğuna karan verildiğini ve bu kararın kesinleştiğini, sendikanın toplu ... sözleşmesi yapmak üzere ..."ndan gerekli yetkiyi aldığını ve davalı işveren ile toplu ... sözleşmesi görüşmelerine başladığını ve fakat davalı işveren tarafından talep edilen ücret zamları ve ek ikramiyeler kabul edilmediğinden anlaşma sağlanamadığını, anlaşmazlık üzerine müvekkili sendika tarafından 27.01.2015 tarihinde grev kararı alınarak 213 işçinin greve çıktığını, gelinen aşamada davalı şirketin grevin kırılmasına yönelik birçok hukuk dışı çabada bulunduğunu ve maalesef 15.05.2015 tarihinde müvekkili sendikanın grevin kaldırılmasına karar vermek zorunda kaldığını, bu aşamada müvekkili sendika tarafından yapılan araştırma neticesinde davalı şirketin grev sırasında grev kırmaya yönelik hukuk dışı eylemleri gibi yine grevin kaldırılma tarihi olan 15.05.2015 tarihi ile müvekkili sendikanın yetki talebinde bulunduğu 18.05.2015 tarihleri arasındaki hafta sonu olan Cumartesi ve Pazar günlerinde yine tamamen muvazaalı olarak ve sendikal örgütlenmeyi engellemek üzere sendika üyesi işçileri işten çıkartarak ve sendika üyesi olmayan işçileri işe alarak işlem yaptığının öğrenildiğini, gerek davalı şirketin kayıtları, gerekse de diğer davalı Bakanlık kayıtlan ile ... kayıtları incelendiğinde davalı şirket bünyesinde 15.05.2015 Cuma günü toplam çalışan sayısının 347, müvekkil sendika üyesi işçi sayısının 222 olduğu ve yetki açısından müvekkil sendikanın yeterli çoğunluğu sağladığının açıkça görüleceğini, müvekkil sendikanın 18.05.2015 Pazartesi yaptığı yetki talebi başvurusu üzerine davalı Bakanlıkça yapılan inceleme neticesinde ise 18.05.2015 tarihi itibariyle davalı işyerinde 369 işçinin çalıştığı, 173 müvekkil sendika üyesinin olduğunun görüldüğünü, davalı şirket tarafından l6-17.05.2015 tarihlerinde işten çıkartılan 49 işçinin tamamının sendika üyesi olduğunu, davalı şirket tarafından işten çıkartılan işçilerin yerine işe alınan 71 işçinin tamamının da müvekkili sendikaya üye olmayan işçiler olduğunu, davalı şirketin yaklaşık olarak 110 gün devam eden ve akabinde 15.05.2015 tarihinde biten grev dönemi ve çıkarttığı tüm işçilerin müvekkili sendika üyesi işçiler olduğu da dikkate alındığında grevden çıktığı dönem itibariyle herhangi bir kapasite artırımı gerekiyor ise işçi çıkartmasının kabul edilmesinin hayatın olağan akışına ters olduğu da ortada iken davalı şirket tarafından yapılan işçi çıkış ve giriş işlemlerinin muvazaalı olduğunun açık olduğunu, ayrıca davalı şirketin yetkilisi olan ve hakkında grev kırmaya yönelik eylemleri nedeniyle suç duyurusunda bulunulan şirket yetkilileri tarafından işçilerden istifa yazıları alındığı ve kendilerine bu kişiler tarafından “şimdi istifa edin, biz sizlerin kıdem tazminatlarınızı 1 ay sonra ödeyeceğiz ve bir ay sonra tekrar işe başlayacaksınız” denildiğini, davalı şirket yetkilisi ..."nın ıslak imzasına havi yazının da açıkça davalı şirketin grev kırmaya ve sendikal faaliyetleri engellemeye yönelik eylemlerine delil teşkil ettiğini ileri sürerek davalı ... Bakanlığının 21.05.2015 tarih ve 10495 sayılı olumsuz yetki tespitinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalılar, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
    İstinaf Başvurusu :
    İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalılar istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
    Bölge Adliye Mahkemesince davalıların yerinde görülmeyen istinaf başvurularının HMK"nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı, davalılar temyiz başvurusunda bulunmuştur.
    Gerekçe:
    Toplu ... sözleşmesi kavramı ..."nın 53. maddesinde düzenlenmiştir. “Toplu ... sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” başlıklı maddenin birinci fıkrasına göre “İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu ... sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”
    Toplu ... sözleşmesi yetkisi ise, toplu ... sözleşmesi ehliyetine sahip kuruluş veya kişinin belli bir toplu ... sözleşmesi yapabilmesi için Kanunun aradığı niteliğe sahip olmasını gösterir(GÜNAY, ...: ... Hukuku Yeni ... Yasaları, ..., 2013, s. 942).
    6356 sayılı Sendikalar ve Toplu ... Sözleşmesi Kanunu"nun “Yetki” başlıklı 41. maddesinin birinci fıkrasına göre “Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu ... sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu ... sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”
    6356 sayılı Kanun"un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” başlıklı 42. maddesine göre ise “Toplu ... sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir. Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı ... günü içinde bildirir. İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir. Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz…”
    Yine aynı Kanun"un “Yetki İtirazı” başlıklı 43. maddesine göre de, “Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı ... günü içinde mahkemeye yapabilir. İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde üçünden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz. İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı ... günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve karar temyiz edildiği takdirde Yargıtay tarafından on beş gün içinde kesin olarak karara bağlanır. 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı ... günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde üçünü üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır. İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”
    Bu genel açıklamalar ışığında temyiz itirazlarının değerlendirilmesi gerekmektedir.
    1-Somut uyuşmazlık ... tarafından yapılan olumsuz yetki tespitinin iptali istemine ilişkindir.
    6356 sayılı Kanun’un 43. maddesinin 4. fıkrasına göre “42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı ... günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir.”
    Açık kanuni düzenleme gereğince, olumsuz yetki tespitine itiraz davalarında, mahkemece resen işkolu barajını aşan ve aynı işkolunda kurulu sendikalara davanın ihbarı gerekmektedir. Buna göre mahkemece, .... ... Sendikası ile ... Ağaç ... Sendikasına davanın ihbarı gerekirken, bu husus gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    2-Kabule göre de, ilk derece mahkemesince olumsuz yetki tespitinin iptaline karar verilmiş ve bölge adliye mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma eksik ve hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır.
    Öncelikle belirtmek gerekir ki, 6356 sayılı Kanun’un 42. maddesinin 2. fıkrasına göre “Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı ... günü içinde bildirir.” Aynı maddenin 4. fıkrasına göre de “Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.”
    Diğer taraftan “Toplu ... Sözleşmesi Yetki Tespiti ile Grev Oylaması Hakkında Yönetmelik”in 7. maddesinin son fıkrasına göre de “Yetkili işçi sendikasının tespitinde, sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin olarak yetki tespit başvurusu tarihinden önce Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmamış bildirimler dikkate alınmaz.”
    Bu açıklamalara göre Mahkemece, Mayıs 2015 döneminde ... sözleşmesi feshedilen ve işe yeni alınan işçilere ilişkin sigortalı hizmet döküm cetvelleri ile işe giriş ve işten ayrılış bildirgelerinin dosyaya getirtilmesi, belirtilen işçiler yönünden işe giriş ve işten ayrılış bildirgelerinin Sosyal Güvenlik Kurumuna veriliş tarihinin belirlenmesi ve bu suretle yetki tespiti başvuru tarihi itibariyle çalışan sayısının duraksamaya yer vermeyecek şekilde saptanması gerekmektedir. Mahkemece yapılacak bu araştırmadan sonra muvazaa iddiası değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
    Anılan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme sonucunda ilk derece mahkemesince yazılı şekilde hüküm tesisi ve bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi kararı hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.10.2018 tarihinde oybirliğiyle olarak karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi