10. Hukuk Dairesi 2015/13840 E. , 2017/361 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamda belirtildiği gibi, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Davacı vekili, davacının prim borcu olduğundan bahisle kurum tarafından gönderilen ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesini talep etmiş, mahkemece, 7 günlük dava açma süresi geçtiğinden dolayı davanın reddine dair karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanun"un 58. maddesinde, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında, tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir. Anılan madde ile, Kurum alacakları için 6183 sayılı Kanunun 55. maddesi hükmü uyarınca düzenlenip tebliğ edilen ödeme emirlerine karşı 7 gün içerisinde dava açabilme olanağı bulunmaktadır.
Öte yandan, 11.09.2014 tarihli Mükerrer Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 64"üncü maddesi ile 5521 sayılı Kanunun 7"inci maddesinin üçüncü fıkra olarak “31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile diğer sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talepleri hariç olmak üzere, dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat edilmesi zorunludur. Diğer kanunlarda öngörülen süreler saklı kalmak kaydıyla yapılan müracaata altmış gün içinde Kurumca cevap verilmezse talep reddedilmiş sayılır. Kuruma karşı dava açılabilmesi için taleplerin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması şarttır. Kuruma başvuruda geçirilecek süre zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin hesaplanmasında dikkate alınmaz.” hükmü eklenmiştir.
Davacının, 12.09.2014 tarihinde tebliğ olan ödeme emirleri ile ilgili olarak Kurum’a 22.09.2014 tarihinde başvurduğu ve 60 gün içinde Kurum’dan bir cevap gelmemesi üzerine ise, 28.11.2014 tarihinde ilgili ödeme emirlerinin iptalini istediği eldeki davada, uyuşmazlık konusu husus, 6552 sayılı Yasa ile 5521 sayılı Yasanın 7. maddesine ekli 3. fıkra içeriğine uygun olarak yapılan Kurum’a başvuru üzerine, Kurum’un verdiği red cevabı ya da Kurum’un 60 gün içinde bir cevap vermemesi halinde oluşan zımni red halinde 7 gün içinde dava açılması halinde davanın süresinde açılıp açılmadığına ilişkindir.
Yukarıdaki bilgiler ışığında, 6183 sayılı Kanun kapsamındaki takiplerde, davalı kurumun düzenleyip tebliğ ettiği ödeme emri ile iradesini ortaya koyması ve uyuşmazlık çıkarması karşısında, davacı-borçlunun, 6552 sayılı Yasa ile 5521 sayılı Yasanın 7. maddesine ekli 3.fıkra kapsamı dikkate alınmaksızın ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde yetkili iş mahkemesine başvurabileceği gibi yine ödeme emrinin tebliğden itibaren 7 gün içinde 6552 sayılı Yasa ile 5521 sayılı Yasanın 7. maddesine ekli 3.fıkra kapsamında Kurum’a müracaat edebilir. Bu halde, Kurum’un red kararı ya da 60 gün içinde cevap vermeyerek zımni red halinde 7 gün içinde yetkili iş mahkemesi dava açması halinde dava süresinde sayılır.
Mahkemece, davacının, süresinde Kurum’a başvurusu ve zımmi reddin gerçekleşmesinin ardından 7 gün içinde yetkili iş mahkemesine dava açtığı nazara alındığında, davanın süresinde açıldığı gözetilerek davanın esasına girilip sonuca göre karar verilmesi gerekirken, aksi yönde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 23.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.