16. Hukuk Dairesi 2017/3515 E. , 2017/5267 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
1998 yılında yapılan kullanım kadastrosu sırasında... Köyü çalışma alanında bulunan 133 ada 55 parsel sayılı 10.233,13 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kadastro tutanağının beyanlar hanesine; 6831 sayılı Yasa’nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhi verilerek ve edinme nedeni sütununda ise ... ve ...lu’nun zilyetliğinde olduğu açıklanarak zeytinlik vasfı ile Hazine adına tespit edilmiş, sonradan malik hanesi çizilerek davalı hale getirilmiştir. Aykaç Boy ve müştereklerinin ... ve ...lu aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı el atmanın önlenmesi davası davaya konu parsel hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. ... Kadastro Mahkemesi’nin 2003/16 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonunda çekişmeli taşınmazın zeytinlik vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilmiş, bu karar Yargıtay 16. Hukuk Dairesi tarafından onanarak 06.02.2006 tarihinde kesinleşmiş ve taşınmaz Hazine adına tescil edilmiştir. Davacı ... ve ...lu mirasçıları, 14.02.2013 tarihinde çekişmeli taşınmazda kullanıcı oldukları ve 6292 sayılı Yasa’dan kaynaklanan satın alma haklarını kullanabilmeleri için lehlerine kullanıcı şerhi verilmesi istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davanın taraflarının ... Kadastro Mahkemesi"nin yukarıda anılan 2003/16 Esas ve 2004/16 Karar sayılı dava dosyasında da taraf olarak yer aldıkları; bu kararın, 06.02.2006 tarihinde kesinleşmekle davacılar yönünden kesin hüküm teşkil ettiği, davacıların... kadastro mahkemesinde savunma olarak ileri sürebilecekleri hususları ileri sürüp... kadastro mahkemesinin kararı ile taşınmazın Hazine adına tescili yapılırken zilyetliğinin davacılarda olduğu yönünde hüküm kurulmadığı, dolayısıyla taşınmazın Hazine adına tescili yapılmış olmakla, davacılar yönünden kesin hüküm oluşturulan.....kadastro mahkemesinin kesinleşmiş bulunan kararına rağmen, kayıt maliki davalı Hazine mülkiyet hakkını sınırlayıcı şekilde taşınmazın davacılarının zilyetliği altında bulunduğu şeklinde hüküm oluşturulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Çekişmeli taşınmazın kadastro tutanağının incelenmesinde beyanlar hanesinde 6831 sayılı Kanun"un 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığı yer almaktadır. Taşınmazın tapuya tesciline esas alınan ....Kadastro Mahkemesi"nin 2003/16 Esas ve 2004/16 Karar sayılı ilamı ile bu ilamın onanmasına dair Yargıtay 16. Hukuk Dairesi’nin 24.10.2005 tarih, 2005/9501-9805 Esas, Karar sayılı ilamında; "çekişmeli taşınmazın 1947 yılında yapılıp kesinleşen orman tahdit hattı içerisinde bulunduğu, 2/B çalışmaları sonunda 1977 yılında Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılıp, bu işlemin 1979 yılında kesinleştiği, orman sınırları dışına çıkarılma tarihi ile tespit tarihi arasında 20 yıllık yasal sürenin dolmadığı, bu nedenle davalılar yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı" hususuna vurgu yapılmıştır. Söz konusu tescile esas karar ve sonrası oluşan tapu kaydı incelendiğinde, beyanlar hanesinde herhangi bir şerh bulunmadığı, "zeytinlik" vasfı ile tapuda Hazine adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca, dosya kapsamına alınan bilgi ve belgelere göre çekişmeli taşınmazın, 5831 sayılı Yasa"nın 8. maddesi ile 3402 sayılı Yasa"ya eklenen Ek-4. maddesi kapsamında 2/B alanlarında yapılan kullanım veya güncelleme kadastrosuna konu olmadığı da anlaşılmaktadır. Taşınmaz 2/B alanında olmakla beraber, kullanım kadastrosuna tabi tutulmayan yerlerde 6292 sayılı Kanun gereğince satın almaya esas olmak üzere zilyetlik şerhi verilmesi olanağı bulunmadığından mahkemenin buna ilişkin kabul ve gerekçesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, kadastro tutanağının beyanlar hanesinde yer almasına, .....kadastro mahkemesinin taraflar arasında hüküm oluşturan ilamı ile de kaldırılmasına karar verilmeyip, hatta gerekçede vurgu yapılmasına rağmen oluşan tapu kaydında 2/B şerhine yer verilmemiş olması nedeniyle, tutanaktaki şerhin tapuya yazılma isteğinde ileride doğabilecek haklar bakımından davacının hukuki yararı bulunmaktadır. Hal böyle olunca; çekişmeli taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine; "6831 sayılı Yasa’nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılmıştır" şeklinde şerh verilmesine karar verilmesi gerekirken davanın tümden reddine karar verilmesi isabetsiz olup, davacılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine,
06.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.