16. Hukuk Dairesi 2020/10304 E. , 2021/1786 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı, ... Mahallesinde bulunan ve 1966 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne 04.10.2015 tarihli fen bilirkişisi raporu ve ekindeki krokide (C) harfiyle gösterilen 1.255,06 metrekarelik kısmın davacı adına kayıt ve tesciline, (D) harfiyle gösterilen 3.118,79 metrekarelik kısımda davacı tarafın mülkiyet hakkı olduğunun tespitine, (A) ve (B) harfleriyle gösterilen kısımlar yönünden davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından ( C) ve (D) harflerine yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava, imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK’nın 713/1. ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. ve 17. maddeleri gereğince açılan tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Bu nitelikteki davalarda, 4721 sayılı TMK"nın 713/3. maddesi gereğince Hazine yanında ilgili kamu tüzel kişiliklerine de husumet yöneltilmesi zorunludur. Dava, Hazine ve ...’na karşı açılmışsa da, hüküm tarihinden önce yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun uyarınca Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı"nın da ilgili kamu tüzel kişiliği olarak davada yer alması gerektiği mahkemece gözden kaçırılmıştır.
Öte yandan Mahkemece (C) ve (D) harfi ile gösterilen çekişmeli taşınmazlar üzerinde, davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de zilyetlik araştırması yapılırken taşınmazların niteliğinin belirlenmesinde en önemli delil hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde hava fotoğraflarından yararlanılmamış, taşınmazların niteliğinin ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklinin ve süresinin tespiti yönünden ziraat mühendisi bilirkişinin hüküm vermeye elverişli olmayan yetersiz ve soyut içerikli raporu ile yetinilmiş, bu hususta 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamış, çekişmeli taşınmazlar üzerinde davacı lehine zilyetlikle kazanım şartlarının oluşup oluşmadığı somut olarak ortaya konulmadan hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca; Mahkemece öncelikle davacıya, davasını Hazine ve ... Belediye Başkanlığının yanında yasal hasım konumunda bulunan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığına yöneltmesi için süre ve imkan tanınmalı, bu yolla taraf teşkilinin sağlanması halinde, anılan belediye başkanlığından savunma ve delilleri sorulmalı, bildirdikleri takdirde delilleri toplanmalı ve bundan sonra dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait dava konusu taşınmazların bulunduğu yere ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve tespit tarihine en yakın ortofoto ve uydu fotoğrafları getirtilerek dosya arasına konulmalı ve bundan sonra mahallinde fen bilirkişisi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi ve üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulunun katılımıyla yeniden keşif yapılmalı yapılacak bu keşif sırasında dinlenilecek davada yararı bulunmayan yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından, çekişmeli taşınmazların öncesinin ne olduğu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa zilyetliğin hangi tarihte başladığı, ve hangi tasarruflarla sürdürüldüğü, kimden kime, nasıl intikal ettiği, taşınmazlarda imar-ihyaya ne zaman başlanılıp tamamlandığı, imar-ihyanın tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar Kadastro Kanunu"nun 14. maddesinde belirtilen sürenin geçip geçmediği etraflıca sorulup, maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, dinlenen bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki doğduğu takdirde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişkinin giderilmesine çalışılmalı ve yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli; hava fotoğraflarının uzman jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi tarafından streoskopik yöntemle incelenmesi suretiyle taşınmazların önceki ve şimdiki niteliğinin, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı; ziraatçı bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazların eğimini, niteliğini, toprak yapısını, bitki örtüsünü, taşınmazların imar-ihyasının hangi tarihte başlanıp tamamlandığını, üzerindeki ekonomik amaca uygun zilyetliğin hangi tarihten beri ve hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü ve kullanım durumunu kesin olarak belirleyen, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, önceki ziraatçi bilirkişi raporunu da irdeleyen ve sınırındaki taşınmazlarla mukayeseli değerlendirmeyi içeren, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; HMK"nın 290/2. maddesi uyarınca birlikte keşfe götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla raporlarda belirtilen hususların somutlaştırılması için, taşınmazlar ve çevresini tüm yönleriyle gösterecek şekilde taşınmaz ve çevresinin yakın plan fotoğrafları çektirilip fotoğraflar üzerinde çekişmeli taşınmazlar kabaca işaretlettirilmeli; fen bilirkişisine, keşfi takibe ve yerel bilirkişi ile tanık sözlerini denetlemeye elverişli rapor ve kroki düzenlettirilmeli dosya kapsamından taşınmazların değerlerinin keşfen belirlenmek suretiyle eksik harcın tamamlatılmadığı ve TMK"nın 713/4. ve 5. fıkraları gereğince tescil davalarında yapılması gereken yasal ilanların da yapılmadığı anlaşılmış olup anılan maddeler gereğince yasal ilanlar yapılarak, üç aylık yasal ilan süresinin dolması beklenilmeli ve keşfen belirlenecek değer üzerinden eksik harç tamamlattırılmalı bundan sonra 3402 sayılı Kadastro Kanun"un 14. maddesinde öngörülen zilyetlik yoluyla belgesizden edinilebilecek 40-100 dönümlük miktar sınırlaması da dikkate alınmak suretiyle, tüm deliller birlikte değerlendirilerek zilyetlikle kazanma şartlarının davacı taraf lehine oluşup oluşmadığı kesin olarak belirlenmeli sonucuna göre karar verilmelidir.
Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin; eksik araştırma ve incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.