MAHKEMESİ:... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
TÜRK MİLLETİ ADINA

KARAR
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere, temyiz kapsam ve nedenlerine göre davacının (karşı davalı) aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Asıl dava; 5510 sayılı Yasa"nın 56/2.fıkrası uyarınca boşandığı eşi ile birlikte yaşadığının tespit edilmesi nedeni ile ölüm aylığının kesilmesine ilişkin davalı Kurum işleminin iptali ile kesilen aylıkların ödenmesi gereken günlerden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi istemine ilişkindir.
3- Birleşen dava; Kurumun aynı konu nedeniyle başlattığı icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince ; “ A- Asıl 2015/27 esas sayılı dava dosyası yönünden;
1- Davanın REDDİNE,
B-Birleşen ...2. İş Mahkemesinin 2015/6 esas 2015/281 karar sayılı dava dosyası yönünden;
1-Birleşen 2015/6 Esas, 2015/81 Karar sayılı davanın kabulü ile
Davalının ... 2. İcra Müdürlüğüne 2014/13091 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20"si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,” karar verilmiştir.Bölge Adliye Mahkemesince; “Davacı (birleşen dava yönünden davalı) vekilinin istinaf başvurusunun HMK"nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, ” karar verilmiştir. Hüküm, davacı (karşı davalı) tarafından temyiz edilmiştir.Genel bir kavram olarak, “likid (...) alacak”; “tutarı belli (muayyen), bilinebilir, hesaplanabilir alacaktır” Likit bir alacaktan söz edilebilmesi için; ya, alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması, ya da, borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilecek durumda olması gerekir. Bu koşullar yoksa, likit bir alacaktan söz edilemez (YHGK 17.10,2012 gün ve 2012/9-838-715 sayılı ilamı).
Somut olayda, likit bir alacak söz konusu olmadığından ve alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, HMK 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, karar verilmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle İlk Derece Mahkemesinin hüküm fıkrasında bulunan “Asıl alacağın %20"si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine” cümlesinin tamamen silinerek hükümden çıkartılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ BU ŞEKLİ İLE ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde davacı birleşen davalısı ..."a iadesine 25/06/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.