Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5169
Karar No: 2016/2241
Karar Tarihi: 01.03.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/5169 Esas 2016/2241 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/5169 E.  ,  2016/2241 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : .... ... ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/09/2014
NUMARASI : 2014/404-2014/268


Taraflar arasında görülen davada .... ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 18/09/2014 tarih ve 2014/404-2014/268 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 01/03/2016 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili Av. .... .... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin Fransa"da bulunan bir şirkete sattığı kuru gıda maddesi emtiasının taşınması işinin davalı tarafça üstlenildiğini, bu amaçla emtianın davalı şirkete teslim edildiğini, ancak davalı nakliye firmasının emtiayı .... .... . ... . .... Paris - Fransa adresindeki şirkete değil başka bir firmaya teslim ettiğini, emtianın ortadan kaybolduğunu, müvekkilinin ticari itibarının zedelendiğini, bunun yanında nakliye parası için davalıya verilen toplam 7.136 TL"lik senedin de icra konulduğunu ileri sürerek davalı şirketin kendi hatası nedeniyle Fransa"da kaybedilen malların tutarı olan 26.488,65 Euro = 66.221,62 TL"nin 28.12.2010 tarihinden itibaren ticari faizi ile davalıdan alınmasına, 10.000 TL manevi tazminatın ticari faizi ile davalıdan alınmasına, 30.05.2011 vadeli 2.136 TL"lik ve 30.07.2011 vadeli 5.000 TL"lik toplam 7.136 TL"lik senedin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yanlış adrese teslim olgusunun afaki ve varsayımsal olduğunu, davalı ve alt taşıyıcının davacı tarafın talimatlarına uygun olarak emtiayı alıcısına teslim ettiğini, hak düşürücü süre içerisinde hasar ihbarı yapılmadığını, manevi tazminat talebinin şartlarının oluşmadığını, senet iptali talebi ile aynı konuda .... 15. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/324 esas sayılı dava açılmış olduğunu, navlun alacağının takas mahsuba konu olamayacağını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı tarafından dava konusu kuru gıda emtiasının alıcı .... .... firmasına teslim edilmek üzere davalıya teslim edildiği, ancak emtianın taşıma senedinde belirtilen .... .... firmasına değil .... firmasına teslim edilmiş olduğu, emtianın satışına ilişkin FOB teslim şekli öngörülmüş ise de davalı tarafından davacıya navlun faturası düzenlenmiş olması ve bu faturaya istinaden davacıdan fatura bedeli kadar toplam 7.136 TL tutarında iki adet senet alınmış olması karşısında malın taşınması sürecinde davacının emir ve talimat verme yetkisine haiz olduğunun kabulü gerektiği, davalı tarafça taşınan emtianın taşıma senedinde belirtilen alıcı adresine teslim edilmesi gerekirken farklı bir adresteki 3. kişiye teslim edilmesi nedeniyle gerçekleşen zarardan sorumlu olduğu, zira CMR"nin 12. maddesi çerçevesinde davacı veyahut alıcı tarafından alıcı değişikliğine yönelik herhangi bir emir ve talimat verildiği husunun usulüne uygun delillerle kanıtlanamadığı, .... .... firması ile .... firması arasında bağlantı bulunduğu iddia edilmiş ise de fiilen mal teslimi yapılan .... firmasının gönderileni temsilen hareket ettiği hususunun davalı tarafça kanıtlanamadığı, davalının bilirkişilerce piyasa rayiçlerine uygun bulunan 58.706,84 TL zarar bedelinden sorumlu olduğu, öte yandan navlun bedeli olarak davacı tarafından davalıya verilen senetlerin bedelsiz kaldığı, zira malın fatura bedeli içerisinde navlun bedelinin de bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 58.706,84 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek değişik oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, .... 27. İcra Müdürlüğü"nün 2011/16964 esas sayılı takibe konu 30.04.2011 keşide tarihli, 30.04.2011 vadeli 2.136,15 TL bedelli ve 30.04.2011 keşide tarihli, 30.05.2011 vadeli, 5.000 TL bedelli bonoların iptaline, davacının fazlaya ilişkin maddi tazminat talebi ile manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dava, CMR Konvansiyonu"na tabi taşıma sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda anılan gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
CMR"nin 17. maddesi uyarınca, taşıyıcı malları teslim aldığı andan, malların teslim edileceği zamana kadar malların tamamen veya kısmen kaybolmasından ve hasara uğramasından sorumlu olacaktır. CMR"nin 20. maddesi gereğince de, malların teslimi için kararlaştırılan tarihi takip eden 30 gün içinde teslim edilmemesi veya teslim tarihi kararlaştırılmadığı durumlarda taşıyıcının malları teslim aldığı andan itibaren 60 gün içinde yükün teslim edilmemesi yükün kaybolduğuna kesin kanıt oluşturur. Bu hükümler karşısında somut olay irdelendiğinde, davacı tarafça, davalıya, dava dışı alıcısına ulaştırması için teslim edilen emtianın, alıcısı yerine başkasına teslim edildiği dosya kapsamına göre sabit bulunduğuna göre, artık dava konusu emtianın kaybolduğunun ve davalının bu kayıp nedeniyle sorumlu bulunduğunun kabulü gerekir.
Bu sorumluluk dolayısıyla istenebilecek tazminat ve tazminatın hesaplanması CMR"nin 23-28. maddelerinde düzenlenmiştir. CMR"nin 23. maddesi hükmü uyarınca öncelikle emtianın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerinin teslim edilmesi gerekmektedir. Ayrıca belirlenen bu değer hiçbir şekilde taşınan emtianın brüt ağırlığının kilogram başına belirlenen özel çekme hakkı ile çarpımı sonucu ile elde edilecek miktarı geçemeyecektir.
Bu itibarla mahkemece, CMR Konvansiyonu"nun 23. maddesi gereğince hükmedilmesi gereken tazminatın tespitinde yükün taşınmak üzere kabul edildiği yer ve zamandaki kıymetinin esas alınması, taşıma senedinde ayrı bir değer gösterilmediğinde 23/3. maddede belirtilen sınırlı sorumluluğun gözetilmesi, 29. maddeye göre de ancak hasarın taşımacının kendi kötü hareketinden veya davaya bakan mahkemenin hukukuna göre kötü harekete eşdeğer sayılan bir kusurundan ileri gelmiş ise sorumluluğunu kaldıran veya sınırlayan hükümlerden yararlanamayacağının gözetilmesi gerekirken bu hükümler değerlendirilip, tartışılmadan, taşınan emtianın piyasa rayiçlerine uygun olduğu bilirkişilerce belirlenen değerden davalının sorumlu bulunduğu belirlenerek eksik inceleme ile hüküm kurulmuş olması doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün yukarıda yazılı nedenle davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilnesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 01/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

































Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi